+1
Beyler öncelikle anlattıklarımda 1 kelime yalan olmadığına dair yemin ederim.
Ramazan ayıydı son günlere yaklaşmıştık artık. Evi yavaş yavaş bayram telaşesi kaplamış haldeydi. Yıllar yılı ramazan aylarında yaptığımız herşey bu ramazan da geçerli idi. Akşam iftarı açar. Annem masayı toplarken biz babam ve ben çaylarımızı yudumlar daha sonra babam ile ben camiye teravih namazına giderdik. Geldiğmizde ise çöpleri hazırlayan annem indirmem için elime tutuştururdu. Yine bir akşam çöpleri verdiğinde kapı ardına kadar açık merdivenden aşşağı inip çöpleri bıraktım. Sanırım o zaman girdi eve bu muallak fare. Fareyi 3 gece de çıkarttık geceleri bölüm bölüm yazıcam..
1. Bölüm: Evde Fare Var: Annem sahur a yakın kahvaltılık birşeyler hazırlar iken mutfak dolaplarının altından tıkırtılar geliyordu. Panik yapmış olacak ki hemen beni çağırdı ve sesleri dinlememi söyledi. ilk duyduğumda fare olduğunu anlayamadım dışardan geliyordur dedim fakat değildi fare oradaydı..
2. Bölüm: Fare ile savaş: Ertesi gece bende şüphelerimde gerçeklik payı aramaya başladım. ve mutfak dolaplarının altına eğilerek baktım o da neydi fazla büyük olmadğını gördüğüm bir 4 ayaklı. zütümü kemirecek korkusuyla olduğum yerde sıçrayıp içeri kaçtım. ve ev ahalisini haberdar ettim. Geçmiş ten tecrübeli olduğmuzdan evde mukavva ve fare yapıştırıcı gibi şeyler vardı annem ile onları hazırlayıp stratejik noktalara yerleştirdik. Ve beklemeye başladık...
3. Bölüm: Ananı gibtim faresi: Sabah kalktığımızda gördüğümüz manzara bizleri adeta şok etti. O da neydi fare yapışkanlara yapışmış fakat kendini kurtarmış tı. ve bu yolda tüylerini feda etmişti .. bunun böyle olmayacağına karar verip babamla kafa kafaya verdik. o fareyi bu gece öldürecektik.. Gece olduğunda 1 kez daha kafasını gösterdi bizlere. Annem panikle sıçradı. Babam artık yeter deyip ekipmanları hazırladı. Ekipmanlar: 1 Fırça 2 terlik vs şeyler idi. Farenin saklandığı yer mutfak dolabının altı idi. Taktiğimiz basit ama oldukça etkili idi. Ketıl da kaynattığımız suyu babam dolabın altından farenin zütüne vuracaktı. fare acıyla kaçışırken bende onun kafasına fırçayı indirecektim. 1. deneme ıska 2. ıska 3. ıska derken 5. 10. denemede farenin kafasına indirdim ama tık yok kaçmaya devam etti. fırçayla olmayacağını anlayıp terlikleri ayağıma geçirdim. yine aynı şekilde babam suyu attı farenin zütü tutuştu ve acıyla koşturmaya başladı tam önümden geçerken Roberto Carlos havalarında tam 4 ayağının ortasına tekmeyi geçirdim. tavana uçtuğuna dair size yemin ederim. Tavana kafasını vurdu ve düştü. O henüz havada iken babamla göz göze geldik ve zaferimizi kutlarcasına bakıştık fakat o da neydi. Fare zütünün üstüne düştü ve kaçmaya devam etti.. Tekmeyle de olmayacağını anlayıp fırçayı aldım elime. Bu sefer ki hedefim fareyi vurarak öldürmek değildi onu fırça ile tutacaktım. Ve 6. deneme de dediğimi yaptım fare artık fırçamın altında idi. Babam bu görevi benden devr almak istedi bende kabul ettim artık fare babamın ayakları altında idi. Ve annemi mutfağa çağırdık. Babam zaferin de mutluluğu ile o muhteşem kelimeyi söyledi.. (Bağırarak) "Ben adamı giberim, gibimi de kirletmem" dedi ve farenin kafasına ayağıyla bastı. Fonç diye bir ses çıktı bu zaferin sesi idi. 1 er bardak su içtik ve ertesi gün oruç tutmak üzere yataklarımıza çekildik..
