Tarikatlara cemaatlere hizmet devri bitecek salmazlar *

Şırnak'ı da o oylarla aldı cehabe yazıklar olsun

Zaten adam %37 olan oya RAĞMEN böyle sevgi gördüğünü anlatmış yani ilçenin aksine ibbde imamoğlu'na atma potansiyellerine dikkat çekmiş

Tüm imkanlar AKP'nin elinde ama CHP oy çaldı yersen.

AKP'nin en iyi yaptığı şey düşman yaratmaktır. SÜREKLi bir düşmana ihtiyaçları var kitlelerinin en kaygılıları tarafından bile kötünün iyisinden aşağı algılanmamak için.

Birçok AKP'li gibi korkutma politikasını uygulayanlardan mısın yoksa buna inanan anayasamızdan bihaberlerden misin? Anayasada kapı gibi duruyor terörizmle ilgisi bile olan hiçkimse bir seçime Gi-RE-MEZ. Hiç duydun mu bilmiyorum Yüksek Seçim Kurulu diye bir kurumumuz var ha işte o buna izin VER-MEZ. Onlar adayları ONAYLIYOR. Hukuk ülkesi burası yol geçen hanı değil sokaktan çevirip kimse kimseyi aday gösteremez. Başka argümanlar bulun artık bu sıktı AKPli seçmenin bir kısmı hariç kanan yok buna

Kandil adayları diye iftira atıyorlar, bilmiyorlar ki adaylıkları YSK onaylıyor ve teröristler seçime Gi-RE-MEZ. Sormak lazım o vakit, YSK suç mu işliyor bunların adaylıklarını onaylayıp, masum olduklarını teyit edip? "Seçime girmek serbest, kazanmak yasak."

Bildiğiniz üzere birtakım AKP'liler CHP gibi bazı partilerin listelerinde teröristlerin aday gösterildiğini savunuyor. Anayasamızdaysa seçilme hakkına engel teşkil eden durumlar arasında hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik gibi suçların yanı sıra elbette "terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik", yani terörist olmak da var. Yani, terörist bir kimse seçime giremez, belediye başkanı adayı da olamaz belediye meclis üye adayı da. Aday adaylarının bu durumlarla ilişkisini denetleyip adaylıklarını onaylama görevi YSK'ya ait. Yani YSK, bu gibi suçları işlemedikleri teyit edilen kişilerin aday olmalarına izin veriyor, TERÖRiSTLERi SEÇiME SOKMUYOR. Şimdi bu "teröristlerimiz" aynı anda hem terörist hem masum olamayacaklarına göre iki ihtimal var:
1) Adaylar terörist ve YSK ve içişleri Bakanlığı görevini düzgün yapmayıp, teröristlerin aday olmalarına izin veriyor, bunu onaylıyor, ki böyle yaparak suç işliyor.
2) Adaylar terörist değil, seçimi etkilemek adına birtakım siyasiler iftiraya başvuruyor, itibar zedelemek istiyorlar.

Ancak bazı AKP'lilere göre bu adaylar Schrödinger'in teröristleri, yani adaylık başvurusuna gelince masumlar, YSK tarafından seçime girebilecekleri onaylanmış suç işlememiş kişiler elbet tabii seçime girsinler sıkıntı yok, ama aynı zamanda da teröristler ve seçimi kazanmamaları gerek bu yüzden de halkın onlara oy vermemesi gerek, yani YSK'nın görevi seçmene yükleniyor.

"Seçime girmek serbest; kazanmak yasak."

Unutmayın, suçlular seçime giremez. Seçime girme hakkı teyit edilmiş kişiler gayet de kazanmayı da hak eder.

Teröristler seçime giremez amk burası hukuk devleti her önüne gelen seçime giremez. Başka argüman kalmayınca tabii Akp artık buna başvurmak zorunda kaldı: iftira.
Eğer teröristler seçime girebiliyorsa bu onlar kadar ysknın da içişleri bakanlığının da suçudur. Onlar onaylıyor adaylıkları amk

"Seçime girmek serbest kazanmak yasak"

Güney Amerika'da doğsa Katolik Hristiyanlık propagandası yapacak adam öldükten sonra kimin nasıl yargılanacağını belirliyor vay be kaç kere öldün panpi

Suç olup olmadığını bırak büyük bir huur çocukluğu amk
Geçen bi kız ilişkisi abisine söylenmekle tehdit edildiği için intihar etmişti

Adam ölmüş de dirilmiş beyler biliyor bunları dağılın.

F(2)=(2006-1)/5, f(4)=(2006-2)/5 olur buradan anlıyoruz ki x bir çift sayıysa: f(x)=(2006-x/2)/5. x yerine 2012 yazarsan f(2012)=(2006-1006)/5=200

itü mü pnp?

adam akp ironisi yapıyor sakin reyiz. akplilere göre Türküm demek ırkçılık olduğundan

Rica ederim panpa.

Panpa ciddili yardım edicem.
Bildiğim kadarıyla "It's not like... " kalıbı bu ifadeyi karşılıyor.
Bu konuda umudum yok değil. = It's not like I have no hope about this.
iyi bir arkadaş ama hatası da yok değil. = (S)he's a good friend but it's not like (s)he never makes mistakes.

Bu aynı zamanda "değil ya" gibi de kullanılabiliyor.
Bırak gitsin, yardım edecek değil ya! = Let him go, it's not like he's going to help anyway!

Çok emin olmamakla birlikte umarım doğrudur panpa. Muhabbetin kalanını da biraz atarsan daha iyi yardımcı olabilirim.

Yazdıklarımı çürütecek nitelikte güzel bir yanıt olmuş panpa

"c" harfi ceee diye okunacak diye uluslararası bir kanun yok, istersen c diye istersen s diye istersen ğ diye oku, bu bir dilin yazıldığı gibi okunurluğunu bozan bir neden değildir, o dilde istenildiği gibi okunur, önemli olan, dilin kuralları çerçevesinde tutarlı olmasıdır. "ea"yı "ö" diye okuyabilirsin, "a" diye de okuyabilirsin, senin diline kalmış, ama kendi fonetik kurallarının açıklayamayacağı şekilde bi yerde öyle bir yerde böyle okursan "yazıldığı gibi okunur" diyemezsin artık. Örneğin ingilizcedeki "heard"ün "hörd," "heart"ın ise "hart" diye okunmasını ingilizcenin hiçbir fonetik kuralıyla açıklayamazsın. Ya da "face"in "feys," "surface"ın "sörfıs" diye okunmasını. Bu sadece bize göre değil, ingilizlere göre de dilleri yazıldığı gibi okunan bir dil değildir. Yoksa neden "heceleme yarışmaları" yapsınlar? Öğrencilere bir kelime söylerler, öğrenci de kelimenin nasıl yazıldığını harfi harfine bilmeye çalışır, böyle bir yarışma neden bizde yapılmaz? Veya Almanya'da veya Japonya'da? Çünkü dilleri yazıldıkları gibi okunan dillerdir bu yarışma bize saçma geliyor, herkes bir kelime söylenince nasıl yazıldığını biliyor zaten.

Panpa tam emin olmamakla birlikte kendi görüşümü söyleyeyim. Benim bildiğim bir dilin yazıldığı gibi okunup okunmaması harflere hangi sesleri yükledikleriyle değil, kendi içerilerindeki tutarlılıklarıyla ilgilidir. Yani dediğin gibi ingilizlerin "x"e "ks," Azerilerinse "h" sesini yüklemesi iki dil için de yazıldıkları gibi okunabilirliklerini bozan bir neden değildir, önemli olan bu harfi her yerde, bulunduğu her kelimede aynı şekilde telaffuz etmektir, istersen "x"e "ğ" de. Yani mesela Almancada "sch" bizdeki "ş"dir ve bu bütün"sch"ler için geçerlidir schwer schüle schlecht... , ama ingilizcede bu kuralı çiğneyen örnekler çok, örneğin "ea" nasıl okunur? "hear"da "iı," "heard"de "ö," "heart"ta ise "a" diye. Sorun "ea"yı "ö" veya "a" diye okumaları değil, bir yerde öyle bir yerde böyle okumalarıdır. Mesela filmlerde falan görürsün, ana dili ingilizce olan ülkelerde "heceleme yarışması" yaparlar, çocuklara bir kelime söylerler çocuk da kelimenin nasıl yazıldığını harfi harfine bilmeye çalışır, bu yarışma neden Almanya'da veya Türkiye'de yapılmaz? Çünkü zaten okuma yazma bilen her çocuk bir kelimeyi duyduğunda, (istisnalar olabilir, çok zor, yabancı dillerden geçmiş kelimeler vs.) nasıl yazıldığını zaten bilir. Bu yüzden bence yazıldığı gibi okunan dil diye bir şey vardır naçizane görüşüm

balık ağıyla denizaltı avlamışlar panpa

Türkçe çevirisi:
Tarih: 22 Haziran 1998
Yer: Sokcho, Gangwondo açıkları
Sonuç: Güney Kore galibiyeti

Taraflar: Güney Kore - Kuzey Kore

Kuvvetler:
Güney Kore - 1 balık ağı
Kuzey Kore - 1 denizaltı, 9 personel

Kayıplar:
Güney Kore - 1 balık ağı
Kuzey Kore - 1 denizaltı (ele geçirildi), 9 ölü

bırak pnp

yan etkileri neler doktor bey

orduya al beni

水
olan