kuzenim elifin 4 tane okuldan kız arkadaşı sertifika programı için bursdan geldiler rica ile bende kalıyorlar benim evim 1+1 55m2 ben salonda kalırken kızlar 4 kişi benim yatak odamda kalıyorlar ev tak gibi kokuyor aq tespitlerime göre kızlardan 2 tanesi adet oluyor zaten tuvaletin çöpündeki kanlı pedlerden belli oluyor 2 gündür burnumun direği kırıldı kızlardan soğudum kokuyorlar aq gir duşa yıkan ama yıkanmıyorlar daha 3 gün bende kalacaklar ev kanlı apış arası kokuyor

rahşan hanım bu dünyadan göçüp giderken son mal varlığı olan suadiyedeki evinide vakfedip aramızdan ayrılmıştı bu insanlar mütevaziydi devleti koltukta kalmak için satmadı ama halkda bu insanı anlayamadı devletçiydi halkçıydı tüğü bitmemiş yetimin hakkını sağa sola peşkeş çekmedi güzel insanlardı egenin akşam rüzgarları kadar güzel insanlar

gençler askerlik arkadaşım biç artunç nişanlısıyla bana geldiler 3 gün kalacaklar gelir gelmez benim odayı kapayıp bi posta attılar aq benim çatı katı 1+1 hiç utanmaları yok aq gibim kalktı çat çat sesleri duyunca artunç zütü benim motoru alıp iş görüşmesine gitti o sırada sena banyoda koltuk altlarını jiletle alıyodu üstünde klagib beyaz sütyen vardı kapıda açık ha ev 40m2 olduğundan görünüyor çüküm yine kalktı bütün gee takıldık bi şişe viski zütürdük ben kanepede yatıyom kapıyı çektiler benim yatakta yine çatır çatır gibişiyolar çok ayar oldum şimdi

sene 2004 çanakkale'de lise 1 de okurken sınıfımızda melis diye bir kız vardı biz erkekler olarak 7 kişi takılırdık birde melis gelirdi bizimle maç yapar knıght onlinede çar kasardı o zaman 80 lvl roguesi vardı melis büyük kalçalı kimsenin sevgili olmak sitemeyeciği bi kızdı yani güzel deyil burak grubumuzun en biniydi çok güzel bi sevgilini vardı aybüke diye burak bi gün melisin kızlığını bozmuş işde ondan sonra 1 ay içinde melisi benim dışımda grubumuzdaki 6 erkekte gibti ben melisi beyenmiyodum melis de +8 chitin set vardı onu bana hiç bişey yokken hediye etti ben melise aşık oldum o gün yaptığı hareket çok hoşuma gitmişti bizim erkek grubu dağıldı o sıra birlikte takılmamaya başladık meliste 1 ay bounca sadece benimle takılıyordu melislerde 2 tane bilgisayar olduğundan birgün okultan kaçıp birlikte ex kasmak için onlara gittik anne baba çalışıyor ev boş melis gömleği çıkarttı üstünde dantelli beyaz atlet altında siyah sütyen gözüküyor etek zaten çok kısa ben bi ara kosp kurup melisin yatağa uzandım sonra 1-2 dakka sonra melis geldi öle durup duruken öpüşmeye başladık o gün melise 1 kez ilişkiye girdik daha sonra lise 1 boyunca melisle adet dönemi dışında hergün cinsel ilşkiye giriyoduk temmuz ayında melisin ailesinin tayini çıktı ve konyaya taşındılar en cinsel ilişkimizi konyaya taşınmadan 1 saat önce girdik ve melisle sosyal medya kullanmadığından msn dönemi bittikten sonra irtibatımız kesildi melis bu süre içersinde cinsel tercih değiştirmiş hormon hapları kullanmış göğüslerini kesitmiş ve erkek olmuş bugün çanakkaleye gezmeye geldi birader bi dal sigara vercenmid iye yanıma oturdu sonra 1-2 dakka taşak geçtikten sonra melis olduğunu açıkladı pala bıyık bırakmış kollar kıllı erkek gibi ama yarak yok galiba şok oldum aq ben bunumu gibtim daha önce diyerek akşam takılalımmı dedi telefonumu verdim eve gelir gelmez telefonumu kapadım çok canım sıkkın aq

harmoni herry'e kütüphanede sakso çekmiş diyola

ahanda bugün Hogwarts kabalistik fakültesi mezunu bir genç atanamadığı için intihat etti nerde kaldı zümrüdüanka yoldaşlığı

otobüste 15 dakikadır gidiyoruz ve arka sıradaki 5 liseli kız ped tartışmasına girdi son durum herkez molpedin yırtıldığına kanaat getirdi orkid plastik gibiymiş ama soy yıllarda kendini geliştirmiş kotex ilk çıktığında en iyisiymiş şimdi pamuksuluğunu kaybetmiş tampon konusu açılırken kızlar topluca otobüsten indi

kendimi %10 türk hissediyorum deyip kayseriyi küçümsedi

Alman film dünyasında emin adımlarla ilerleyen Sibel Kekilli, Stern dergisine verdiği demeçte “Kendimi yüzde 10 Türk hissediyorum, memleketim Kayseri ile hiçbir bağım kalmadı” dedi

“Duvara Karşı” filmiyle Alman sinema sektörüne iddialı bir giriş yapan Sibel Kekilli, Stern dergisi için modellik yaptı. Valentino, Dior, Gauche ve Calvin Klein tasarımlarıyla objektif karşısına geçen 31 yaşındaki Türk asıllı Alman oyuncu, çekim sonrası derginin sorularını yanıtladı.

Berlin’deki Funkhaus’un koridorlarında verdiği pozlarla “dünyaya ne kadar mesafeli ve ne kadar dahil olduğunu” yansıtan Kekilli, “Duvara Karşı” filmiyle yakaladığı ün yüzünden özel hayatının altüst olduğunu da söyledi:

“Filmdeki Türk geleneklerine aykırı uyuşturucu, çılgınlık ve ciks unsurları, gerçekten oyunculuk mesleğini yapıp yapmayacağım konusunda belirleyici oldu. Bir anda içinde bulunduğum sinema dünyasını tanımadığımı fark ettim. Sadece içgüdülerimi dinledim. Onlar da bana tefeci zihniyetlilerden uzak durmam gerektiğini hissettirdi. Sürekli, insanların kafalarında yer edinmem gerektiğini duyuyordum. Ancak ben doğru zamanda insanların kafalarına girmek istedim ve bunu başardım.”

BEN DE HERKESi BEĞENMiYORUM

Sibel Kekilli, doğru yolda olduğunu ise iki yıl önce Almanya’da aldığı ödül sayesinde anladığını belirtti: “2010 yılında bana Alman film ödülü verilince, kendi kendime ‘Evet, doğru işi yapıyorsun’ dedim. Ödül töreninde sahneye çıktığımda tefeci zihniyetlilere yaptığım ‘Ben, kadın, oyuncu, sağlam projelerde yer almak istiyorum’ çağrısı, çeşitli tepkilere neden oldu. Kimi beğendi, kimi ‘Bu deli mi?’ dedi. Olsun, ben de herkesin yaptığı işi beğenmiyorum. Takdir peşinde koşanlar genelde ona ulaşamazlar. Sonuç itibariyle herkes istediğini düşünüyor. Doğrusu da zaten bu... ”

BENiM MEMLEKETiM HAMBURG-OTTENSEN

Almanyalı Türk rollerini canlandırarak çeşitli ödüller aldığını dile getiren Sibel Kekilli, röportaja ilginç açıklamalarla devam etti: “Kendimi Türk’ten ziyade Alman olarak görüyorum. Yüzde 10 Türk hissediyorum. Ailemin memleketi olan Kayseri’ye en son 15 yıl önce gittim. Köyde elektrik yoktu ve alaturka tuvalet kullanıyorduk. Bugün o tecrübeleri edindiğim için mutluyum. Ama Kayseri ile ailemin memleketi olması dışında hiçbir bağım kalmadı. Benim memleketim Hamburg-Ottensen.”

AYILARDAN KORUNMAK iÇiN ELLERiMi ÇIRPARDIM

“Tatort Kiel” dizisindeki rol arkadaşım Axel Milberg ile tanıştığım ve defalarca tatil yaptığım Finlandiya-Rusya sınırındaki yerde vakit geçirmeyi çok seviyorum. Derin sessizlik beni düşünmeye yeltendiriyor. Ormanda yürüyüş yaptığım zaman ayılardan korunmak için ellerimi çırpardım. Kısmet işte. Axel ile o bölgede çekim yaparken tanıştık ve beni rol arkadaşı olarak görmek istediğini söyledi. Beni o tavsiye etti ve sayesinde dizide yer aldım.

ERKEKLER KOLAY BiR AV OLDUĞUMU SANIYOR

Rol aldığım “Tatort Kiel” dizisinde kameraya yansıyan halim, küçük ve zayıf bir kızı anımsatıyor. Bu yüzden erkekler kolay bir av olduğumu sanıyor. Geçmişim de bunda büyük rol oynuyor. O klişeden artık kurtulmak istiyorum. Çok sempatik davrandığınızda insanlar sizi küçümsüyorlar ve kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istiyorlar. Bense sürekli küçük bir kız olmadığımı yansıtmaya çalışıyorum. Bu yüzden mesafeli bir tutum içindeyim.

ALMAN HESABI KASINTISI CANIMI gibIYOR

Sibel Kekilli, röportajda Türk ve Alman erkeklerinin centilmenliğini de kıyasladı: “Türk erkeklerinin en beğendiğim huyları, kadınları yemeğe davet etmeleri ve hesabı kendilerinin ödemeleri. Almanlar, yarıya yarıya ödeme kasıntıları yüzünden canımı sıkıyor.”

deyip ingilizce öğretmenlerine geçirmiş serkan twitterde bencede haklı öğrenciye her türlü hakereti üstü kapalı öğrenciye savurup öğrencinin onurunu gururunu derse olan ilgisini kıran öğretmenler enaz %50'idi 10 sene öncesi 10 sene önce öğrenciye eğitim vermek için sopayla öğrencilerin ellerine ıslak sopayla vuran öğretmenler vardı derste kızların bacaklarına beyaz gömlek altından sırıtan sütyenine kilitlenen bu kızlara pozitif ayrımcılık yapan öğretmenlerimiz varı ben okul hayatım boyunca öğretmenlerimden okuma ayzma dışından bişey öğrenmedim ilk okul öğretmenimiz dayakçıydı herkez nefret ederdi korkardı sinmişti orta okulda hem dayak ham hakaret lisede hakaret dahay pgibolok baskı onur guru kırıcı gelecek hayatta çöpçü bile olamayacan tarzında eleştiriler vardı ben hiç bir öğretmenime hakkımı helal etmiyorum ilk okul 5 sınıfa kadarki sınıfımızda 30 öğrenciden 5'i bugün hapiste liseyi bitiren 6 kişi var üniversiteyi bir tek ben bitirdim ilk okul arkadaşlarımın içinden sonra ogrotmonlor çok kotsol maaşları çok kotu ders saatlerimz çok fazla ek ödemeler çok az e o zaman neden herkez öğretmen olup devlete kapağı atmaya çalışıyor 2.0 la mezun olan adamı öğretmen yapmauın bi zahmet aq nerde yaşıyoz öğrenciye ne kadatacak aq devlette öğretmenlik yapabilmek için minumum 3.25 lik mezuniyet istenmesi lazım öğretmenler devamlı surette denetime tabi tutulması lazım öğretmenlik yapacak seviyede olmayanlar işten atılması lazım

bu serkan twitterda doktorla gömerdi bende nediyo bu aq kapitalist pekekenti derdim bu sabah hastaneye gittim
dün saat 11:15 de sağlık ocağına gittim doktor odasında yok 1-2 kişi bekliyo bende geldim nerde doktor felan diyom kimse ses çıkarmıyo temizlik yapan dayıya dedim nerde doktor dedim üst kata bak dedi gittim bi baktım hemşirelerle makara muhabbet yapıp ramazan gününde kola pasta yapıyolar dedim doktor bey muayne olmaya geldim odama git geliyorum dedi emir kipi kullanıyo hur gibtirtçek belasını gittim doktorun odaya bekliyom bekliyom doktor yok hamşire geldi doktor nerde deim yemeğe çıktı hastaları öğleden sonra alacak ben delirdim kafam yanıyo gidip doktoru dövsem sinirim geçmeyecek sonra doktora şidde var deyip yine çalışmamak için sokağa dökülüyorlar öğleden sonra geldim anlat dedi ben halimi anlatmaya çalışırken dışardakilere gelin amca dedi odada 3 hasta olduk onların ilaçlarını yazıyor sen anlat diyo aq delirecek sonra ben derdimi anlatamadan siseme ilacını girdim git aczaneden al diyo hayvan züt lalesi benim vergimle 10 milyar maaş alıp bana köpek muamelesi yapıyor 6 yıl tıp okduudm yok uzmanlık okudum cart curt çekiyo çok sıkıntılı meslekmişde neymiş yatış yapıp duruyorlar aq onların bence haketmiyorlar aldıkları maaşları öğretmenik gibi doldurcaksın doktor kadrolarını 3000 tl ye onlarda çalışsın aq çalışmassan git özel sektörde neyaparsan yap çok yoruluyoz deyip muamele yapanı giberim inşaatlarda insanların zütü çıkıyor fabrikalarda insanlar montaj sehpasında robot olmuş demir çelik fabrikalarında insanlar lava düşüyor üstlerine 10 tonluk demir düşüyor binlerce vatlık elektirik akımına kapılıyorlar doktorlar yatıyo aq ülkesinde

kardeşim en fazla ülkenin gayrisafi milli hasılasının azalmasına benim içim yanıya gençlikte öyle paraları tatile yatırdığıma bakma ortalama memur kadar kazanıyorum ama ben otele gidince bana ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapıp türküm diye yüzüme bile bakmadan yapmacık ağızlarla malesef diyen zihniyetede bir yandan seviniyorum bana alanya turu attıran sonra alanyayı öğrendikten sonra anasına bacına sövdüğüm taksici haketti bodrumda siparişi ilk sen vermene karşın aynı üründe önce yabancınınki sipariş ediliyor oteldekiler yabancılara daha düşük fiyattan hizmet veririken parasını bastırıp girdiğimiz otelde sanki bizim tatil yapmaya hakkımız yokmuş muamelesi yapıyor resepsiyondaki kevaşe teekmisiniz derken oteldeki diğer kadınları gibmek içinmi geldin sapık herif muamelesi yapıyordu acımıyotum kardeşim 1- 2 sene böyle gitsinde görsünler yabancı sanıp 3-4 tl lik turkey yazan havluya 30 usd diyen işletmeci de batsın belki temizlik olur turizimde

sosyo grend adında çok orjina tv programı fikrim var sağ yanıma doğukan mançoyu koycam sol yanımada hafif kıllı iç anadolu çomarı üniversiiteyi 8-9 senede bitirmiş bir yazılımcı bulcam doğukan siyasileri yalamassa ben yalarım teknoloji konuşurken osmanlının süper gücüne geçip cumhuriyeti herkezden fazla sevicem ama en fazla siyasileri yalayıp kod yazın çocuklar dicem gökdelenin en tepesinde oturaam liberalizmin dıbına koyup 2 damaca su iççem herkez beni izlicek sadece türkiyedeki tek akıllı benim şimdi gibtirin gidin kod yazın aq çocukları

2009 yılında elime para geçti kafa dağıtmak için tek başıma tatile çıkim dedim rezervasyonsuz olarak gittim taksiyle 7 lüks otel gezdim ve türk olduğumum için beni otele almadılar sadece yabancılar için otel miş 2012'de rezervasyon yaptırıp 7 gün 8 gece bodrumda otele 4105 tl para verdim otelde sohbet ettiğim yabancılar otele 7 gün 8 gece herşey dahil 299 dolara rezervasyon yaptırıyorlar kendi vatandaşına 3.sınıf muamele yapıyorlar otellerde türklere ve yabancılara yapılan muamele aynı değil onalra daha fazla hürmet var aq her şekilde anlaşılyor 2011 den sonra birdaha türkiyedeki hiç bir otele 1 tl bile para kaptırmadım zütleri sıkışınca cep telefonuma %75 indiriml tatil mesajı yollamayı biliyorlar bence turizimciler haketti ama ülke kaybediyor malesef

girerse girsin aq ama beni çağırmasınlar 12 ay uzun dönem 2 ay da cezalı askerlik yaptım aq

5 yıl önce eylül ayı ucuz tatil paketleriyle antalyaya tatil yapmaya gitmiştim tataristanlı annesi rus babası tatar darya adında bi kızla tanıştım bizim türkçeyi çok az bilio 7 gün boyunca devamlı surette samimiyet ilerledi ve 7 gece darya parayı basmış ve 10 yıllık bordo şaeap satın almış gece 1 de odama geldi içeri aldım odam ucuz oda olduğu için denize bakmıyor balkonuna çıkmadık içeride klimayı açtık muhabbet türkçenin kötü olmasından dolayı yavaş ilerlerken darya dudaklarıma yapıştı soyunduk sevişecez benimki kalkmıyor belki alkolün etkisiyle ve heycanla çünkü daryadan beklemiyordum bunu afalladım sonra benimki kalktı olabildiğince sert ciks yapmaya çalışıyordum ve 6-7 dakika sonra boşaldım felan darya ya telefon geldi odasına döndü ben 3te 2 si dolu olan bordo şarabı içtim ertesi gün otelde çıkış yapıcam eşyalarımı toplarken daryanın pembe sütyeni yerde duruyor çantama koydum daryayla vedalaşmadan otelden ayrıldım 5 yıldır dolabımın arka kısmında sakladığımı sütyeni babam havlu araken bulmuş annemle-ablam ninem çekirdek yiuoz babam geldi odaya dolabındaki pembe sütyen kimin la diyerek gülmeye başladı yerin dibine girdim vücudum ısısı yükselmeye başladı hiç bişey açıklayamadan çıktım gittim hala çok garip hissediyom ne anladılar acaba

beyler annem evde sarma yapmış bende işe giderken sarma ile pasta zütürdüm dışardan yemekten bıktım artık öğlen herkez çıktı ben asma kata çıktım karnımı doyurdum patronun deri koltuğuna uzandım 15 dakka geçmeden kızlar burgerking paketi yaptıp dönmüşler sesimi çıkarmadım alt katta toplantı masasına geçtler yemeye başladılar biraz dedikodudan sonra bunlardan biri adet olmuş o wc ye gitti o sırada bütün kızlar ilk adet oldukları zamanı anlatmaya başladılar beyler ofisteki 7 kızın ilk regl anılarını biliyorum artık *

bütün boxer'larım yıkandığından dolayı dün 2 ay'lık sevgilim melisle buluşmaya giderken askerden kalan yeşil külodu giydim maaşı çektiğimden dolayı muhitine göre lüks sayılacak bi restorana zütürdüm ve 390 tl yi hiç ettim sonra melis ilk defa evine davet etti melisin evine gittik el yapımı çilekli likör içerken melisi ilk defa dudaktan öptüm o güne kadar hem bana karşı mesafeliydi öperken göğüslerini okşamaya başladım ses çıkarmayınca ellerimi kalçalarına koydum gömleğinin düğmelerini açmaya başladım melis hiç tepki vermeden devam ediyordu ve ben altımde yeşil asker külodu olduğnu hatırladım takım elbisenin altında yeşil asker külodu vardı melisin yanağından öptüm işi duygusallığıa zütürdüm ben bunları seninle evliliğimizin ilk gecesinden yaşamak istiyorum dedim kızın gözleri doldu hiç çaktırmadım sinirden 5 bardak likörü içtim ve kendi evime doğru yla çıktım aşırı sinirliyim sonra patronun arabayı yanaştıtıken komşunun dobloyo vurdum aq bi yeil külot bukadarmı uğursuz luk getirir

beyler not toplamak için okula gittim burçin diye bi kız vardı muhabbetim olan çok güzel bi kız bi gün önceden facebooktan yazdım tüm notları getirirmisin diye tamam dedi okula gittim notları almaya meraba felan biraz samimiyetim var yanaktan öpüştük işde burçin yanda oturan 4 kız var bunlardan bitanesi bak kadına taciz başladı dedi şok oldum aq hiç ses çıkarmadım burçin nereleri fotokobi çekceğimi gösterirken bunlar iyice yanıma geldi burçine notları verme işde erkeklere kendini kullandırtma felan demeye başlıyorlar burçin gülüyo takmıyo bunları kızlar bana sarmaya başladılar ne oluyoz kendi işine bak derken bunlar burası kadın alanı kadınların alanını terket demeye başladılar ulan kendimi çok kötü hissettim burçine gel birlikte kantinde halladelim dedim omzuna dokundum bunlar kadına taciz var diye beni iteleme ye başldılar urçin kızlaa defolun diyor kızlar beni kızlar benim kolumdan tutttu çıkarmaya çalışıyor sinirlenip sartım hepsini barınmaya başladım geri vites yaptılar birden taciz var diye bağırmaya başladılar aq insanlar toplandı sonra 4-5 tane daha femist geldi reglimizin kanıyla erkekleri boğacağız diye slogan atmaya başladılar aq hayatımda böyle sıkıntılı gün geçirmemiştim

liseli zaten savaş sırasında kıbrısın yarısı mersin ve adanaya kaçtı türkiye bölgeye anadoludan nüfus kaydırdı mevcut kktc nüfusunun %35'i anadoludan giden insanlar

beyler bugün ders çalışmak için bizim evin salonunda toplanan 12 kız az önce evden ayrıldı salonda 7-8 saat bukdar kızın bulunması parfümle karışık am kokusunu beraberinde getirdi şimdi bu am kokusunun içinde kızlardan kalan asiti kaçmış kolayı çekip kızlardan kalmış doritosları yiyorum .

NCE ONU ANLAMADAN; ONUN DÜŞÜNCELERiNi AYNA NÖRONLARI KULLANARAK BENiMSEMEDEN; O OLMAKTAN; VE SONRA ÇATLAKLARI YARARAK ONA ULAŞMAKTAN GEÇER. ÖNCE DÜŞMAN TANINMALIDIR!! ( Dikkat:Yazı bir ders niteliğinde olduğundan uzundur. Militarizm bir öğrenme sürecinin sonucunda uyanacağından okuyunuz, öğreniniz ve saldırınız... !)

Bu yazı okunurken çerçeveler bırakılmalı bir Çevreci gibi düşünülmeli; sonra da; onların hataları; avellikleri bulunmalı ve ideolojinin çürümüşlüğü ortaya çıkarılmalıdır.

Feminizmin içeriğini gösterip; çürüttükten sonra bu haftaki ideolojimisde; her takta ortaya çıkan çevreciler; ekolojistler.

Yine belirtelim ki ideolojilerin hepsini bitirdikten sonra Türkçülüğün bunların her birine karşıt önerisini sistematik olarak sunacağız.
---
Ecologism, Environmentalism--Ekolojistlik, Çevrecilik Nedir.?

Ekolojizm ve Çevrecilik insanın doğaya verdiği zararın önemini vurgular; endüstrileşmeden bunun hızla arttığını vurguladıktan sonra; endüstriyel büyümenin enflasyonel büyümesinin büyük bir aşamaya geleceğinden ve bu aşamanın iNSANLIĞIN ve diğer TÜRLERiN tamamen sonunu getireceğinden kesin ve sık bir şekilde söz etmektedir.

En güçlü argümanlar olarak herkesin bilebileceği; küresel ısınma; soyu tükenen türler; lokalize olmuş hava, su ve toprak-çevre kirliliğinden dem vurur. Ayrıca doğal kaynakların tükenme hızını "exaggerate" etmek yani aşırı abartmak gibi bir huyları vardır.

Ekolojizm şu ana kadar insan oğlunda "antropocentric" yani insan merkezci dünya görüşünün, aptal bir zihniyet olduğunu ileri sürer ve bunu sürekli yineler.
insan Merkezci görüş; dünyanın, doğanın ve onun içerdiği her şeyin; hayvanların, bitkilerin, doğal kaynakların sadece insana amade olduğu; onun için bir araç olarak var olduğunu savunan bir görüştür. Bu anlamda insan merkezcilik; insanı her şeyin merkezine koyar.

Bunun karşısına Ekolojizm, "ECOCENTRiC": çevre merkezciliği önermektedir. Bu görüşe göre insanların özel bir yanı yoktur; insan oğlu doğanın bir parçası olmaktan öte bir özellik barındırmaz. insan sadece bir hayvandır ve hiçbir şey insan için değildir; her şey, her şey içindir.

Ekolojizm'in Fraksiyonları :

Liberal Ekolojistler: Bu kanat insan merkezciliği göz ardı eder onu önemsemez; ona sinsice destek verir. Liberal bir kanat olduğundan insan merkezli "Liberal Piyasa Ekonomisi"nin tüm dertlere deva olacağını savunurlar. "Doğanın yozlaşmasına kirlenmesine kim sebep olduysa onlar bunun cezasını; belli tazminatlarla ödemelidir" derler ve "Green Techlonogy" yani yeşil teknolojiyi ön saflara sürerler.

Sosyalist Ekolojistler: Tahmin edileceği gibi bu kanat; doğanın kirliliğine neden olan şeyin; kapitalizm olduğunu ve sermayeciliğin belirli aşamalarının yozlaşmayı hızlandırdığını söylerler. Sosyalist bir devrim tüm doğanın kurtarıcısı olacaktır; böyle aptalca bir düşünce içerisindedirler. Halbuki silah ve çelik sanayine tüm kapitali ve kaynakları akıtan Lenin ve Stalini ise bu konuya mazur görürler... Neyse bu konuya Sosyalizm'de değineceğiz.

Radikal-Deep Ekolojistler: Eğer bu dünyaya karşı olan tavır ve tutumlarımızı değiştirmez; antropocentric görüşü bırakmaz isek bir "Dooms Day" yani mahşer günü ile karşılaşmamızîn kaçınılmaz olduğunu savunurlar. Ekolojistler endüstrileşmeyi sevmezlerken; Radikal Ekolojistler bizzat buna karşıdırlar; derin ekolojizm endüstri öncesi; ilkel "PRiMiTiVE SOCiETY" denen şeye geri dönmek ister.
Derin ekoloji hem Liberal hem Sosyalist Kanatları "sığı bir canavar" olarak nitelerler.
---
BU iDEOLOJiNiN ELEŞTiRiSi

Ekolojism de pek çok ideoloji gibi indirgemeci bir yanlışa düşerek her şeyi; insan merkezci görüşün karşıtı; çevre merkezciliğe indirger.

Endüstrileşmeye karşı olmak ise ayrı bir avellliktir; ne piyasa ekonomisinin yani kapitalizmin her türlü doğa sorununu çözeceği liberal ekolojizm; nede kapitalizmin kaldırılmasının her türlü doğa sorunu karldıracağı sosyalist ekolojism gerçekçidir.

Asıl akıl dışı olan: derin ve radikal ekolojizmin; endüstri öncesi bir toplum düzeyine; pastoral hayata geçme argümanıdır. Bu realiteden de dağlar kadar uzakdır.

Ekolojistler sürekli " kıyamet senaryoları" üreterek bizzat insan oğlunun potansiyelini küçümseme hatasına düşmüşlerdir.

Çere ile ilgili problemleri abartır; insanlığın sonunu getireceğinden aptallıkla bahsederler. En basit bir cevapla; dünya adlı gezegen yok olsa bile başka gezegenlerde kolonileşmek insanların kudreti dahilindedir.

Pek çok ideolojinin pratiği yoktur bunlardan ilki önceki dersimizde verdiğimiz gibi feminizmdir. Bir ikincide çevreciliktir. Çevreciler ota taka karşı olarak sürekli doğayı kurtarmayı savunur ama bunun nasıl bir sistematiğe oturacağını söylemezler; söyledikleri şey " ilkel topluma geri dönelim, bunları durduralım gibi " kalbur üstü saçmalıklardır.

Bir kere global dünya siyasetinde ve dünya ekonomisinde "PROBLEMS OF COLLECTiVE ACTiON" adlı büyük bir sorun vardır. Bu şu demektir: Kolektif Hareket Sorunu...

Her devlet çevre ile ilgili yatırımlarda bir başkasından atılım bekler bunun en büyük sebebi de şudur. Dünyadaki çevreye verilen zarar USA için %70 ise Türkiye gibi bir ülkede bu %3 tür. Türkiye gibi bir devlet kalkıp "gelin şu dünyayı temizleyelim, kurtaralım demez"; çünkü asıl zararı o vermemektedir. Hipotetik olarak Türkiye ya da Azerbaycan gibi ülkelerin böyle bir atılım yaptığını var saysak bile; bu lokal bile olamayacak bir atılım gerçekleştirecektir. TÜRKiYENiN HAVASI Türkiye'ye has değildir; sermaye devi ülkelerin yarattığı kirlilik ve her nevi hava kirliliği global etkidedir.

Şuan Hitler ile Nikita Khruschev aynı havayı solumaktasınız; hava akışkandır...

Şu halde küçük devletlerin böyle bir atılım yapamayacağı ve bu atılımların belli "fonlar" ile yapılacağı göz önünde bulundurulduğunda; bizim gibi gelişmekte olan ülkeler bu fonu hem sağlayamaz hemde kapital devlerin yardımı olmadan sağlamak istemeyecektir...

Ekonomisi ise bunun üzerine kurulu ülkeler zaten bu atılımda bulunmayacaktır bile. Bu yüzden kimse harekete geçemez ve Kolektif Harekete Geçme problemi vuku bulmuş olur.

Bu nedenle ekolojizmin real ve uygulanabilecek bir yanı yoktur.

Uygulanamayan bir ideoloji üzerine temellenmiş bir harekat asla amacına ulaşamaz.

-Turancı- Barış sadece savaş için bir Hazırlıktır

Teröristlerin teslim olma görüntülerini Tsk propaganda amaçlı yayınlıyor ancak bunun uygunsuz bir davranış olduğunun bilincindeyiz. Terörist teslim alınmaz öldürülür. Doğuda görev yapan yetkili bir subay olduğunuzu düşünün karı kılığında teröristler teslim olmak istiyor siz bunları herhangi bir sebepten ötürü teslim olacakları anda öldürseniz kim ne diyecek. Zaten askere macera lazım hemde bunu yaptığınız vakit teslim olduğu sırada uygunsuz ve şüpheli bir davranıştan ötürü yaptım derseniz askeri mahkemede dahi haklı olduğunuz bilinir. Medya baskısı zaten yok bu zamanlarda vurun gitsin.

doknma yazıp trend'e girmek isterdim ama taşakları nereye sokacağımı bilemedim *

gençler bugün sınavdayken aklıma geldi bu vangölü canavarı amerikan denizaltısı olabilir sonuçta haarp yoluyla ercişde deprep oldu ercişin van gölüne up uzun kıyı şeridi var büyük ihtimal amerikan denizaltısı vangölünde buda sınavda aklıma gelmiş bi komplo terisiidir

o esnaf lokantası değildir aq esnaf lokantasında 3 çeşit yemek yersin ki en lüks yemeğin içinde 1 tane et parçası yüzer onua sona saklayıp afiyetle yersin çıkışta 10 lira verir çıkarsın 60 lira ne esnafı aq sen mütahit lokantasına gitmişin öle esnaf lokantası olamz