Evet beyler yaklaşık iki sene geçti hâlâ hal hatır soranlar var. Kendi durumum hakkında değilde farklı bir konu hakkında açıklama yazayım dedim daha doğrusu yazdırayım dedim. Beni bu siteye yönelten yeğenim saydığım çok samimi devre arkadaşımın oğlunun benimle olan sohbetiydi ki bu cümleleri yazan yine kendisi * Ben anlattım o yazdı, hikayemi bir şekilde anlatma imkanı bulduğuma baya sevinmiştim ki sonrasında mesajlarınızı bana ileten yeğenim sayesinde tekrar bi yazdırayım dedim. Beni soranlara sonsuz teşekkür ediyorum şu an mutluyum hayat bir şekilde akıp gidiyor. Kör kurşunlardan hayalleri koparılan komutanlarım, arkadaşlarım ve askerlerimin ruhlarını yad ediyorum.Iyi ki varsınız.

bildiğim kadarıyla sorun olmuyor;Kaldı ki Harp Okulunda okuyan bi tanıdığım bir sene okulda kalmıştı. Bunu KHO SıkçaSorulanSorular cevabından da bulabilirsin

Benden bu kadar paşalar,affola gönül isterdi ki hepsini yazayım ama işte araya bir çok şey girdi.
Hani Allah şahit;Aklımda bitirmek vardı bitirmeden de rahat edemezdim bugün de hoş olmasa da bir şekilde son verdim.

Hepiniz hakkınızı helal edin...

Abi eski fotoğraflar yok diyorsanız,hikayenin adını google aratıp görseller şeyine basarak bulabilirsiniz.

Hepiniz Allah'a emanet olun ve hakkınızı helal edin.

Şu parçada burada kalsın,şehit olan ve olacak olan silah arkadaşlarımın ruhlarına önce dua sonrada bu parçayı armağan ediyorum.

https://www.youtube.com/watch?v=fiyLTdMzY8M

Bu arada Güray Teğmen bildiğim kadarıyla 2002 yılında şehit oldu onun da ruhu şad olsun.
Gurur duyduğum gazilik unvanını almama vesile olduğu için bende yeri ayrıdır.

Başta terörle mücadele olmak üzere vatan için kendilerini feda eden askerlerimizin,polislerimizin,öğretmenlerimizin,korucularımızın ve vatandaşlarımızın ruhları şad mekanları cennet olsun.

http://www.imgim.com/9204incis3140551.jpg
http://www.imgim.com/7362inciw8523153.jpg

ilk başta hani dirseğinizi bir yere vurursunuz bi şey hissedersiniz ya
ilk önce o oldu ardından müthiş bir acı hissetmeye başladım.
Halit diye bi astsubayımız vardı, Güray teğmeni o çekti.

Ama ben cidden bağırmamak için kendimi zor tutuyorum, kolumu
hatta kolu geçin parmağımı en ufak hareket ettirmemle acı ikiye üçe katlanıyor.
Sıhhiyeci geldi, sardı bezle kan kaybı olmasın diye.

30 dk sonra da destek geldi, çatışam baya şiddetlendi.
Beni 4 kişi aldı bizden 15-20 dk uzaklıkta bulunan
operasyon için geçici kurulan üs bölgesi gibi
yere zütürdüler,bir de Ağrılı asker vardı.

Helikoptere bindik önce Elazığ Asker Hastanesine zütürüldük.
Kurşun içeride kaldığı için orada ameliyat ettiler oradan da
GATA'ya sevk ettiler.
Gözlerimi açtığımda annem ile babam bir de akrabalar vardı işte.
Ondan sonra zaten Tabip Albay geldi hakkımda sağlık rapor yazdı.

Emekli olmamın sebebi de kendi isteğimden öte ayrı zaman da
sol kolumda uyuşukluk ve duyu ekgibliği vardı.
Zaten 2004 yılında ameliyat oldum, Kalçamdan bi kemik alıp
oraya taktılar bildiğim kadarıyla.

Şimdi Allah'a şükür pek sıkıntım yok ki zaten uyuşukluk ve duyu ekgibliği büyük oranda
geçti,izi hala var.

Lan ne olduysa işte tam Kayacık bölgesini içine alan
mevkide birden üzerimize doğru keleş atmaya başladılar.
Zaten refleks olarak kendimi yere attım.

Diğer askerler de mevzi aldı ama yukarıdan atış geldiği için
karşılık vermemiz baya zor oldu.
Telsiz ile durumu anca 2-3 dakika sonra bildirdik.

O ara da karşı taraftan pkm ile yoğun bi atış atmaya başladılar.
Lan ben telsizden direktif veriyorum,şu bölgedeyiz
aman gelirken dikkatli olun.

Biz de artık toparlandık, emin bir şekilde ve kendimize gelmiş bir biçimde karşılık veriyoruz.
Lan çatışma devam ederken baktık bunlar roket atar da atıyor.
Meğerse, bunların saklandığı mağaranın oradan geçerken nöbetçiler bizi fark edince
panikleyip üstümüze ateş atmaya başlamış.

Ağrılı bir askerim vardı baktım yan tarafa geçerken yanlış hatırlamıyorsam
sol bacağından vuruludu yere düştü.Bi feryat bastı.

ben tabi hemen bağırdım
"Kimse hareketlenmesin"
"Ağrılı(Valla ismini hatırlamıyorum bu sebeple böyle yazdım) hareket etme"dedim.
Şimdi hareket ederse teröristler yoğun olarak adama sıkacaklar.

Yusuf Teğmen bana baktı hiç unutmam"komutanım koruma atışı yapalım ben yaralıyı alayım"dedi.
O demese ben yapacaktım ya ad askerlerden biri emri dinlemeyip askeri almak için hamle yapacaktı.
Şimdi onun bulunduğu mevzi yeri daha yakın ben de kafamı onaylar şekilde salladım.

Askerlere bağırarak durumu izah ettim ve şimdi dememle
askerler mevziden güvenli bir şekilde nişan alıp üst hedefe doğru
bilinçsiz ama kuvvetli atış yaptı.

O ara Yusuf Teğmen yerinden sıçarı askerin oraya gitti askere eğilmeden
ayağından tutup kayaya doğru çekti.
iki de bir telsizden de geliyoruz diyorlar.

20 dk geçti geçmedi, Güray teğmen karşı taraftan görüntü veren birisine
net nişan almak için hafiften mevzinin dışına çıkınca vuruldu.
Vuruldu dediğim çok tehlikeli bir yaralanma değil ama yere düşünce herhalde
kafasını çarptı ki baygınlık geçirdi.

Ben de onu çekeyim derken sol kolumdan vuruldum.

Yaz ayında olduğumuz için gündüz aşırı derece zorluyor geceleri de
serinlik var.
Operasyonda baka baka gidiyoruz en son dinlenmek için bizim taburun bölüklerine
ve yine tabur komutanına durumu ilettim.

2 saat dinlenip tekrardan harekete geçeceğiz.
Normalde komandoların bir felsefesi vardır
"Gündüz dinlen gece yürü"
Örneğin pkk büyük saldırılarda hiç bir zaman gündüz hareket ederek görüntü vermez.
Geceleyin sınırı geçer, grupla birleşir ve bir sürü taktik ile görünmeden Türkiye topraklarına
girer ardından baskın yapar ya da kendi aralarında gruplara ayrılıp
dağlarda gezer, köylere iner propaganda yapar.

Geçtik, oturduk.
Konserveden yiyoruz, mağara gibi ama fazla derin olmayan bir yere girdik.
Amaç ateş yakıp, çay yapmak.
Hani iki saatlik molada en iyi moral ve mutluluk kaynağı çay.

Uyumak isteyen uyuyor 1 er saatlik nöbet değişimi yaptırdık.
Kalabalığız işte,2 tim var bir de ben.

Neyse dinlendik, Allah şükür sorunda olmadı
Yine içlere doğru harekete ediyoruz
Yine zirveye doğruda Z çizerekten ilerliyoruz.

Güray Teğmen, Yusuf Teğmen ve ben
ana koldan gidiyoruz, diğer iki tim komutanızda ikinci ana koldan
timiyle birlikte gidiyor.

Bize verilen bilgiye göre 1.taburun 2.bölüğünün timi
sıcak temas sağlamış telsiz ile irtibat kuramıyoruz..
Kayacık mevkii var,o böglede temas sağlanmış.
Zaten hafiften silah sesleri geliyor.

Biz Kayacık mevkiine üst bögleden,
diğer kol ise alt bölgeden gidiyor.
Zamanla yarışıyoruz, çünkü silah sesleri arttıkça çatışmanın şiddetini
az çok tahmin edebiliyoruz bide KATO dağı çok dik ve sarp kayalıkları
içinde barındırıyor.

Yine bölgeye norman Jandarma Komandolar helikopterle takviye edilmiş.
içimiz o yönden rahat;Yani çatışma bölgesine inmişler.
Hatta telsiz konuşmalarında helikopterin alt gövde kısmına mermilerin
isabet ettiği bu sebeple tugaya döneceğini bildirdiğini duydum.

Yine Bolu Komad. Tugayınında bi grup tarafından taciz edildiğini
ardından kaçtıklarnı bildirdiler.Bu arada yine bu Bolu'ya saldıran grubun
kaçış güzergahlarına topçu atışları yapılıyor.

Biz 30 dk boyunca durmadan hızlı adımlarla bölgeye intikal gerçekleştirmeye çalışıyoruz.
Bu terör grubu kaçamayacağını biliyor çünkü 3 tabur KATO dağını çembere almışız.
Bu durumu biliyorlar;Bu sebeple yarma yapıp kaçmaya çabalıyorlar.

Şimdi bizim asıl amacımız çatışmaya takviye olarak gitmek.
AMA çatışma bölgesine Jandarma Komandolar indiği için
etrafı süze süze tedbirli gitmeye çalışıyoruz.

Zaten bölgeye Jandarm Komando timleri inince iletişimi sağladık.
Muhsin Teğmenimiz vardı, Jandarma Tim komutanı onunla konuştuk.
Çok şükür yaralımız yok şehidimiz yok.

Ya biz ilerlerken haber geldi, çatışma bitti ama teröristler
gruplar halinde farklı yönlere kaçıyor dikkatli olun.
Şimdi bunu bir çok kere yaşadığım için ve yaşamış tanıdıklarınız varsa
pkk kaçamayacağını anladığı zaman agresif olurlar, yaralıları geride bırakırken
ellerine el bombası verirler asker gelince pimi çek işi bitir diye.

Biz KATO dağının Kayacık mevkine giden patikadan yavaşça ilerliyoruz.
Yaralımız da şehidimizde yok Allah'a şükür, öte yandan saldıran grupta 20 kişi en fazla.
Bu sefer tabur komutanlarımız bize haber verdi.
Mağaralara falan iyi bakın ama dikkatli olun.

Şimdi pkk nın ikinci hamlesi budur, kendilerine bi grup seçer bunları
dışarı salar ki güvenlik unsurlarını oyalasın.
Diğer grupta mağralara girer,lan nasıl bize karşı korku ve öfke duyuyorlarsa
bir hayvanın bile giremeyeceği mağaralara veya oyuklara girip saklanırlar.

Şimdi en son nerede kaldık tam hatırlamıyorum.
Baya da uzun oldu açıkçası girmeyeli.

Yıl 1999 ,benim görev yerim değişmedi ama
Üsteğmen olduğum için tim yerine bölük sorumluluğu aldım.
Yine doğuda şiddetli çatışmalar yaşanıyor,biz de alınan operasyon
kararları ile bölgeye gönderiliyor, operasyon bitene kadar görevi icra ediyoruz.

Zaten 99 yılı pkk'nın daha çok konvoya veya arama tarama faaliyeti yapan
güvenlik unsurlarına pusu atması ile geçiyor.
karakol baskınları olağanca minimum seviyede kaldı ki ayrı zaman da
sivillere yönelikte saldırılar yaşanıyor.

Şimdi Şırnak-Beytüşşebap'ta güvenlik unsurlarına saldırı olmuş.
Şehit sayımızı hatırlamıyorum ama yaralı 15 den fazlaydı.
Bize emir geldi,bu saldırıyı yapan grup Irakta bulunan kampa kaçacak.

Şimdi bu hainler ayrı bir önem arz ediyor çünkü Irak kampından gelmişler
(alınan istihbarat doğrultusunda)
Bu durumdan dolayı bölge giriş-çıkışa kapatıldı.

Yine orada bulunan geçici görevlendirme ile giden komando birlikleri
bölgeye sevk edildi.
Öte yandan bize ve Bolu Dağ Komd. ya operasyon sebebiyle emir geldi.
5-6 tabur bölgeye gideceğiz(toplam) bu saldırıyı yapan grup 40 kişiden oluşuyor
ama öte yandan dağ kadrosu ve şehir kadrosunun da bulunduğu ve yine
bölgede kalan diğer unsurlarında toplanması ile 100 den fazla örgüt elemanı var.

Şimdi aralarında bölge ve şehir kadrosunun önemli kişileri de bulunuyor diye
bilgi verilince bu kadar adam operasyona görevlendirildi.

Bu olaydan iki gün sonra Çakırsöğüt Tugayına oradan da Beytüşşebap Komando Alayına geçtik.
Şimdi 6 taburdan 3 tabur KATO Dağına 3 tabur da Komtik Dağına.

Bizim tabur ve Kayseri Komando Tugayından gelen taburlar KATO,
Bolu'dan gelen taburlar da Komtik Dağına operasyon başlattı.
Yine Jandarma Komandolar da vardı, öte yandan köy ve şehir giriş çıkışlarıda
Polis Özel Harekatçılara bırakıldı.

iki farklı yaralanma olayım var bu sebeple bazılarına düşmemi anlatmış olabilirim.
Ama meslekten ayrılmama sebep olan o anı değil.

Başlıyorum.

Dediğim gibi sorusu olan mesaj atsın zaten iki gün buradayım cevaplarım.

Bu arada MSB ye başvurdum;Askeri öğrenci seçiminde gözetmen emekli subay-astsubaylar
alınacakmış.

Askeri okullar hakkında merak etmeyin;
1)Kapatılmadı, Milli Savunma Üniversitesi adı altına birleştirildi.
Yani eskiden KHO, Kara Kuvvetlerine bağlıyken,HHO Hava Kuvvetlerine hakeza DHO Deniz'e bağlı iken şimdi MSB'ye bağlı olacak.

2)Bu sene veyahut en geç seneye liselerden öğrenci alımlarına başlayacaklar

3)Üniversite mezunu olan kardeşlerim lütfen ama lütfen üzülmeyin.
Sözleşmeli subay astsubay alımları oluyor başvursunlar,ÖKK ya kadar yolu var ayrıca sistem değişmemiş ise Yarbaylığa kadar yolu var.

4)Üniversite okuyanlar için ara sınıftan alımlar vardı şuan ne alemde hiç bir fikrim yok.

Ya baya mesaj birikmiş, kimisi teşekkür kimisi de soru sormuş.
Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Yarına kadar şunu okuyun.
(Mesajlardan bi kardeşimiz atmış okumadığım için gerçek-yalan diyemeyeceğim)

(bkz: 2011 yılında gittik askere)

Yarın açık açıkta söylüyorum kesinlikle saat 21.00 da(en geç 21.30) en fazla 5 bölüm atarım.
Bir iki fotoğrafla noktayı koyarım.

Helal edin kusuruma bakmayın

Beyler kusuruma bakmayın verdiğim tarihte gelemedim ama bugün gerçekten yazacağım akşam 9 gibi.

Sözüm sözdür, bugün yazamamın özel sebebi var.

erbaş ve er alımları bitti diye biliyorum ama personeli temin sitesinden öğrenebilirsin.
Bu arada kara kuvvetleri için konuşuyorum deniz ve hava yı bilmiyorum

24 ocak demiştim de mi? aynen öyle o tarihte geleceğim.

Direk Yaralandığım operasyonun başından alıp bitireceğim.
Kaldığım yerden devam etmeyeceğim tekrardan yazıyorum yaralandığım
çatışmanın operasyonundan başlayıp bitireceğim.

Bir kaç resim buldum onları da kullanacağım.
SAYGILAR

geleceğim

Bu arada bir kaç şeyden haberim oldu ama gidemedim ne yazık ki.
Askeri filmde Harun komutanımız geçmiş;ben onu hiç görmedim ama daha önceki bölümde de bahsetmiştim onun şehit olduğu olayda başka bir komutanımız vardı bana o anlatmıştı.

Geçmiş bazen özlenilecek kadar güzelliklerle dolu be aslanlar.

https://www.youtube.com/watch?v=8THbs6XbOPc

Aslanım;orayı pek bilmem ama Kuzey Irak'a ait olan bir tepeye ait hatta bir kaç tepeye ait diye biliyorum. Yine aynı zaman da bizim zamanımızda var mı yok mu bilmiyorum şunu söyleyeyim ama Kekliktepe bölgesinin ilerisinde diye biliyorum.

Bizim zamanımızda orada ki tepeye helikopterin inmesi için alan yapılmış ve iki tane bölüğü oraya konuşlandırmışlardı.

Allahın belası Tuşimiya !

Cudi Dağının gizemli yerlerinden birisi burası.Ne anılar geçti be;abartmıyorum bildiğiniz teröristlerin mekanı.
Dar, yarı inişli yarı çıkışı;sarp kayalıklarla doldurulmuş ve tabi sayısız mağaralara ev sahipliği yapan yer.

Gece hele ki kışın ise üfff kendini sobanın yanında hayal etmenin verdiği bir zevk ve tabi vatan için çekilen çile.
Gece uygun mağara bulursak içinde güvenliği alırız;sonra nöbet sırası ardından varsa araç-gereç çayımızı.
Bir iki bardak sınırımızdır;yanında bazen askeriye gofreti.

Unutmam Caner Üsteğmenin mağarada terörist leşini görünce hem korkmuş hem de sinirli bir şekilde sövmesini. Böyle tatlı anılar bıraktı bize o yıllar;tabi acı anılarda, içimizden birisini boş bir hayal seline kapılan hainler aldı ya ona yanarım.

Garip bir şey;kucağında hele kışınsa vurulmuş bir askerin yarasını kan kaybetmesin diye bastırırken kanın kokusunu ve sıcaklığını hissetmek.

Teker teker gittiler;ona üzülüyorum. En çok üzen ne mi? rafa kaldırılan hayaller ve hayatlar yoksa karşı tarafın zayiatı zerre umurumda değil umurumda olanlar anadolunun yiğit çocukları;hayatları ve hayalleri bunlar mühim! Mesaj gönderen güzel kardeşim cevabını buraya yazdım..

Bir kere duyum almıştık o bölgeden ama köyden uzaktı.

Tavsiyem gözü açık olsun Allah kavuştursun

Ocağın 24 nde buradayım.

Bu saatte maziler geldi aklıma, ozlemisim açıkçası buraya yazmayida anlatirken bir kişinin dinlemesi bile bir anlam benim için.

Bakıyorum da geçmişe ne çileler cekmisiz be diyorum kendime.
Özlemedim de değil hani ama işte hayalleri ellerinden alınan genç yiğitler bu mazide yer alınca insan ne yapacağını bilmiyor.

Onların son sözlerini son feryatları...

Buyrun geceye şöyle bırakayım.

https://youtu.be/AQWgp4Xav-E

Ben buradayım hiç bir zamanda burayı unutmam!

Mesajlarınıza cevap veremiyorum sebebi ise yoğun olmam.
Merak edenler için çıkartılan ve KHK ile de resmiyet kazanan yasa ile geri döndüm.
Uzun süreli değil fakat görev sürem 3-4 yıl olabilir belki daha az.

Şuan batı bölgesindeyim;ve denetleme görevini icraa etmekteyim bu sebeple yoğunuz.
Şunu anladım ki askerlik değişmiş ama ruh hep aynı ruh.

Hikayelerime devam edecek misin diyen kardeşlerim var mesajlara göz gezdirirken 3-4 tane gördüm bu sorudan..

Yıllık iznimi aldığım gün yeniden burada olacağım o zamana kadar girebildiğim kadar gireceğim ve mesajlarınızı özellikle askeri okul mesajlarınızı cevaplayacağım...

Burada paylaştığım fotoğraflarımın internet adreslerine tıklayınca hata veriyor;bunu en yakın zamanda ortadan kaldırmaya çalışacağım gerekirse en baştan yükleyeceğim.

Bu arada Barış Astğm. geri dönmüş öyle yazmıştı birisi;kendisine selamlarımı iletiyorum.
Hepinizi seviyorum.