• 1 / 1 / 6 entry
  • 6 başlık
  • 133.09 incipuan

gokyuzuneagirgelenkus "Zeminin tavan olmadığından emin misiniz?"

  • 0
    şampiyon fenerbahçe
    Buraya yazıyorum son hafta Galatasaray yenilecek ve Fenerbahçe şampiyon olacak.
    ···
  • 0
    tayyibin oğlu olsaydın
    Tayyibin oğlu olsaydın hırsızlık yapmış yapmamış ben keyfime bakarım mı derdin?
    Yoksa böyle baba olmaz olsun herkese gerçekleri anlatıcam mı derdin?

    Birinci şıkkı düşünürken kul hakkını unutmayalım...
    ···
  • 0
    neden aramıştı beni
    “Nasılsın?” dedi üstüne utanmadan. Bu kelimeyi uzun zamandır kimseden duymuyordum. ilk duyduğum kişi ve son duyduğum kişi aynıydı nedense. Hep Afife derdi bana nasılsın diye. Bu seferde mizacını bozmamış, ilk nasılsını yüzüme savurup atmıştı. “iyim” diye karşılık verdim. Kurala göre sen nasılsın demem gerekiyordu fakat o cesareti kendimde bulamıyordum. iyim dediğime şükretmesi gerekirdi. Hatta “merhaba” dememe dahi sevinmeliydi Afife. O ses tonu aynı güzellikle ve aynı tonla; “Uzun zamandır görüşemiyoruz. Hayat nasıl gidiyor?” demişti. Beklediğim soru gelmişti ama onun beklediği cevabı verecek miydim?...
    ···
  • 0
    neden aramıştı beni
    Güneşli bir günde, evimde kitap okumakla geçirdiğim zaman çalan telefonla son bulmuştu. “Merhaba” dedi bir ses. Sesinin tonu, ses güzelliği, gözümde canlanan kişi. Direk tanımıştım bir telefon uzağımda olan insanı. Yıllar önce yurt dışına okumaya gitmek için beni kendi başıma bırakan Afife’ydi. iyi de neden beni arama gereği duymuştu? Soru işaretleri dolu beynime bir soru daha sormaya cesaret edemiyordum artık. Elimde olsa Afife’yi günlerce bekletir, bu sorunun cevabını bulmak için uğraşırdım. Çünkü ben bir merhaba dahi demeyi kendime yakıştırmıyordum. “Ne merhabası efendi! Kapat telefonu yüzüne. Ne hali varsa görsün!” diyordum içimden. Bir yandan da içimde merak uyanıyordu, içimi kemiren. Zor da olsa diyebilmiştim. “Merhaba…” ...

    Devdıbını isteyenler?
    ···
  • 0
    hayat antolojisi
    Hayat bazen bir annenin şevkatli kollarıydı sonsuz huzur bulacağımız. Ya da yetimhanede büyüyen bir çocuğun duvarına çizdiği anne figürüydü. Bazen ise hayat korkmadan denize balıklama atlayan bir çocuktu. Bazen de bir metrelik havuza korkarak ayaklarını sokmaktı. Hayat, insanı değiştirmeye yeter miydi bilmiyorum ama, ağlatacak kadar acımasızdı. Bazen de güldürecek kadar sevecen. Hayat dudağında ki iki kelimeydi çoğu zaman, ya da başka bir iki kelimeydi dudağını kanatan…

    Devamı daha var isteyen arkadaşlar buyursunlar
    ···
  • 0
    hayat antolojisi
    Bitmeyen bir masaldı hayat. Ruhunda raks eden bir kelebek yüreği kadar narin, karşı komşun Haydar kadar iriydi. Boynu bükük bir çocuktu hayat, bazen altında son model arabası olan bir zengin. Bir süreliğine aldığın nefesti hayat, bazen de sonsuza kadar süren bir yokuş. Hayat bazen çok güzel bir kızdı, gözlerine bakamadığımız. Ya da arkasından sövüp durduğumuz godomanlardı. işte bu yüzdendir hayat karmakarışıktı. Yağan bir yağmurdu bazen, ya da daha sert olan doluydu. Bazen kaskatı kesilmemizi sağlayan dondurucu soğuktu. Bazen ise yaz aylarında açan çiçeklerdi kokladığımız. Hayat, bazen yanı başında çeşme olduğu halde susuz kalmaktı…

    Devam ???
    ···