• 0 / 0 / 70 entry
  • 6 başlık
  • 1 trend
  • 684.47 incipuan

fearless5752 oybirinci nesil silik

  • 0
    bir de ben anlatayım 18lik zamanlarımı
    Alper gelmişti dediği gibi de cidden gelmesi yarım saati bulmuştu. Üstüne evden çok uzağa gitmeyeceğini imajı veren ev koleksiyonuyla gelmişti. Belli ki çok duramayacaktı ben de çok tutamazdım onu parayı ve diğer evlerinin yedek anahtarını alınca yetecekti bana.
    -Yine mi Eda konusu be kanka
    +Aynen kardeş aynen bir sevdiremedim gitti kızı
    - Eda öğrenecek yakında ama bunları biliyorsun değil mi illa ki bir gün farkına varacak ailenin yaklaşımını
    + Helal la dıbına koyim ne güzel destek oluyorsun sanki bilmiyoruz dıbına koyim şuan tek istediğim gibtir olup yatmak
    -iyi lan iyi birşey demedik aq var mı başka birşey ararsın veya da olursa işte hadi züte mukayet ol
    + Eyvallah lan alper sende olmasan neyse gibtir git bu kadar konuşma yeter diyip gülerek yolladım alperi. Edayla akşamları çok konuşmuyorduk zaten gündüzleri neredeyse hep beraber geçiriyorduk. Sağ cebimden telefonu çıkarıp Edayı aramak geldi içimden. Tuşları tıkırdataraktan numarasına geldim ve bastım orta tuşa.
    +Canım napıyorsuun
    - iyiyim aşkım sen napıyorsun
    + iyi ya nolsun
    • ** özetle;
    +Ya ben bu gece Alperlerin eve geçeceğim şimdi
    - Birşey mi oldu Emre
    +Yok ya biraz kafa dinlemek istedim sınav şeyleri falan biliyorsun pek baskıya gelemiyorum bebeğiim babanla Meltemlere geçececeğini söyleyip gelsene sen de diye aradım bu gece sana çok ihtiyacım var
    - Konusayım bir izin alırsam tamam aşkım
    +Öpüyorum.
    Ve çat diyerek kapattım telefonu. insan yalnız kaldığı zamanın değerini bilirse kendini çok güzel geliştirebilir bence. Yüzleşmeye korktuğu şeyler, ertelediği planlar , gelecek planları vs bir ton şey için kaçınılmaz birşey bence insanın yalnızlığı. Neyse biraz yürüdükten sonra eve vardım. Evlerine yeni kiracı bulamamışlardı iyi ki yoksa bir ton insanla muhattap olmak gerekirdi. Kapının kilidini çevirip içeriye geçtim. Işıkları yakıp pencerelrden birini açtım içerisi baya baya havasızdı. içerisi öğrenci evini andıracak sadelikte ama yaşamı devam ettirebilecek nitelikte basit eşyalarla doluydu. Koltuğa kendimi attığımda telefonun mesaj titreşimine gözüm takıldı. Eda geliyorum yazmıştı. Tekele gitmenin zamanı gelmişti iyice geç olmadan almak lazımdı kapatıyorlardı erkenden..
    ···
  • 0
    bir de ben anlatayım 18lik zamanlarımı
    Fotoğraf ekleyemedim bir türlü başlığa ya linki giriyorum eklemiyor çıldıracam
    ···
  • +2
    bir de ben anlatayım 18lik zamanlarımı
    ~~Arkama bakmadan çıkmıştım evden bir hışımla. 18'e girişimi kutlayalı daha bir ay anca olmuştu. Her ergen gibi benim de kanım hızlı akıyordu o aralar. Tartışmalara dayanamıyor sanki oranın alfası benmişim gibi rollenmeye bayılıyordum. Yine bir akşam yemeği trajedisi yaşamıştık aslında... 2 saat öncesini düşünüyordum da şuan belki sıcacık yatağımda oturuyor olacaktım hala. Şimdiyse kuytu sadece oranın gençlerinin sigara veya daha büyük çaplı kaçamaklarını çevirdiği parkın banklarından birinde oturuyordum. Hava yıldızları zorla seçtirecek kadar kapalı seni bunaltmayacak kadar açıktı. Sigaramı sol elimde tutarken sağ elimle de telefonu tutuyordum. Olanlar kafamda canlanırken biranda telefonun titreşimiyle kendime gelmiştim. Beklemeden açtım;
    -Alo. Neredesin?
    -Ben- Her zaman ki parktayım ne zaman gelebilirsin?
    - Yarım saat içinde oradayım paran falan var mı evden ayarlayayım mi bir şeyler?
    -Ben- Ayarlayabilirsen on numara olur.
    - Hadi görüşürüz o zaman

    Tabi ki de konuşma böyle basit geçmedi size özetledim burada. Bu devirde kim bu kadar resmi ve düz konuşabilir ki en sevdiği kardeşim diyebildiği insanla. Yarım saat geçene kadar size olanları anlatayım ben de. Lise son öğrencisiyim. Malum sınav var. Evde tek çocuğum. Zengin sayılırız aslında hatırı sayılır ölçüde tarlamız falan var. Neyse bir de çok sevdiğim bir kız var. Kız biraz sıkıntılı annesi küçükken vefat etmiş. Babasıysa kötü biri olmasa da kızına karşı bir baba gibi davranan birisinden çok sanki ona çok uzak birisi gibi davranan bir yabancı kıızın gözünde. Ailem bu kızı biliyor. Ve onunla 3 yıllık bir ilişki sürecimde olduğunu da. Neyse bu kadarlık yeterli akşam ki olayları anlatabilmem için size. Dershaneden çıkıp gelmiştim yine sıkıcı ve rutin bir günden farkı yoktu aslında. Ailemle her ergen kadar tartışmalar yaşıyorum. Babamla aram çok iyi ama annem her şeye atlıyor falan böyle bir otorite kurma çabasında sürekli kuramamasına rağmen. Severim beni büyüten kadın hakkını yiyemem ama işte ergenken bazen salakça düşünebiliyoruz. Neyse odama geçip uzanacağım sırada içeriden babam seslendi. Gittim yanlarına oturdum.
    -Nasıldı oğlum günün?
    +iyi baba ne olsun gidip geliyoruz işte dersler falan
    -Dershaneden aradılar bugün
    + ee?
    - Sınavların kötüye gidiyormus bizimle senin hakkında görüşmek istiyorlarmıs
    + Cemaat ya baba kızla takıldığımı görünce çıldırıyorlar abartıyorlar
    -A- O orosbuyla bu kadar çok vakit geçirme demiyor muyum ben
    Böyle bir cümleyle konuşmaya girseydi anneniz siz napardınız. 3 yıl geçmiş hala kabullenilemeyen bir kız olmasına sesimi çıkartmazdım ama orosbu demeye ne hakkı vardı be dostlarım. Aksine bağırıp çağırmadım onları nasıl üzeceğimi iyi biliyordum. Sustum sadece karşısında bir süre öyle bakakaldım bu kadının nasıl benim annem olduğunu anlayamıyordum. Babam o sırada anneme birşeyler söylüyordu ama kadın sanki cin görmüş gibi o orosbu yüzünden böyle oluyor yalan mı o orosbu onu bu hale getirdi pasaklı şerefsizin biri olup çıktı bunlar en hafifleriydi gerisini duymamıştım bile evden çıkıp giderken. Babama çok üzülüyordum o kadını haketmiyordu. Kadın deliriyordu resmen normal değildi pgibologu bile bir süre sonra kadına yol vermişti sözde başka yere sevketmişti ama kimi kandıracaklar be..
    ···
  • 0
    böyle olacağını bilsem hiç başlar mıydım
    Akşam yazmaya devam edeceğim şimdi biraz işim var dışarı çıkacağım burda olanlar kendini belli edebilir mi
    ···
  • +2
    böyle olacağını bilsem hiç başlar mıydım
    Oldum olası bu emlakçılara çok yükleniyorlar diye düşünmüştüm ama o gün hakverdim millete. dıbına koyim bildiğin adamlar keklik arıyorlar resmen. Ev şöyle büyük şöyle yeni diye zütürdüğü evlere köpek bağlasan durmaz. Neyseki Ayhan amcanın tanıdığı bi yere gittik en sonda 1+1 bi apart tuttuk. Sonra akşdıbına Ayhan amcalara geçip güzel bi kebap faslı yapmıştık. Spotcudan da eşyaları falan ayarlayıp 3 4 gün sonrasında tekrar memlekete dönmüştük babamla. Bu arada Dilara ile samimiyeti ilerletmiştik hemen hemen hergün konuşuyorduk. Betül dediğim kızdan bi haber çıkmamıştı ama ileride onun da hayatıma gireceğini o zamanlar bilmiyordum. Evde tatlı bir telaş vardı. Öğrenci evi için hazırlanabilecek şeyler paketlenmiş. Kıyafet alışverişi ve temizlik ürünleri falan hazırlanmıştı 2 hafta içerisinde. Her gün dışarıda eski arkadaşlarla görüşerek geçiriyordum.
    ···
  • +1
    böyle olacağını bilsem hiç başlar mıydım
    devam edelim mi
    ···
  • +2
    böyle olacağını bilsem hiç başlar mıydım
    Garip bir duyguymuş ama öğrendikten sonra sanki hemen yarın başlayacakmış gibi tribe girmiştim o an ki kafayla. içeri gidip bizimkilere açıkladım adana diye. Babamın pek umrunda olmamıştı açıkcası ama annem biraz şaşırmış biraz üzülmüş gibiydi. Ee doğal olarak 15 saatlik uzağa gidecektik. Neyse biraz içerde oturduktan sonra tekrar geldim. Hatırlıyorum da insan ilk çevresine haber verir arar falan ama ben direk face profilimde güncelleme yapmıştım bölümü. Ardından Mert'i aradım direk haber verdim kızın yanında diye pek sallamamıştı ama akşam bizim mekana geçmek için sözleşip kapattık. Aklıma Dilara geldi o ara. Aramadan önce bir günde iki kızın böyle dönüş yapması kafamı şaşırtmıştı ölecem mi lan yoksa gibi saçma düşüncelere girmiştim. Aradım Dilarayı;
    D- Neresi fearless(bi yavaş amk alo de birşey de açar açmaz sorulur mu)
    B- Adana ya senin
    D- Aaa ciddden mi benim de Adana
    B- Hayırlı olsun en azından tanıdık bi yüz olacak sevindim.
    Yavşakça muhabbeti devam ettirip kapattım telefonu. Rehbere Sinemden hediye diye kaydedip tekrar bilgisayara yöneldim o gün kısaca böyle haber verme tebrikleri teşekkürleme tarzı olaylarla geçmişti. Kayıtlara kadar günlerim yavaş yavaş hazırlıklar ve Adana hakkında bilgi toplamayla geçmişti. Adana hakkında genel de kırıcı dökücü bi toplumu olduğunu okusam da büyüklerden duyduğum kadarıyla esnaf veya mahalleli olsun en ufak şeyde en içten şekilde yardımcı olduğunu söyleyince biraz rahat gibiydim. Durumlar biraz iyi olduğu için direk eve çıkmak istemiştim. Kayıtlara gelince bizi ordaki eski komşularımızdan biri olan Ayhan amca karşıladı otogarda. Otogara varınca simitci dayıları ve ufak çocukların ilk o halleri beni şaşırtmıştı nasıl bi yere geldim çocuktan simit almadım diye küfür etmişti
    ···
  • +2
    böyle olacağını bilsem hiç başlar mıydım
    Üniversite sonuçlarının açıklanmasını bekliyordum bilgisayar başında takılarak. Gerçi 3 tercihim vardı ikisi aynı şehirde diğeriyse bizim kültürümüze çok uzak bi yerdi. Telefonun çalmasıyla kendime geldim. Arayan Mert'ti. Mert'den biraz bahsedecek olursak kendisi binin tekiydi ama hani sizde de vardır kötü gün dostu diye tabir edip böyle olan arkadaşınız. O tercih bile yapmamıştı mezuna bırakmıştı. Açtım telefonu;
    M-Napıyon lan açıklanmadı mı hala
    B-Yok be olum boş boş takılıyorum sen napıyon
    M-Kızla buluşmaya gidiyorum da birşey farkettim cebimde bi 10 kağıt para var amk ne yapacam onu düşünüyorum
    B- Kanka biliyorsun bende de durumları
    M- Ya yarram sanki isteyen oldu hemen başladın
    işte biraz daha konuşup telefonu kapattım. Sövdüm bir de isteyen mi oldu diyor ee ne diye aradın başka sanki. Neyse face de takılıyorum o zamanlar şimdi ki kadar ölü durumda veya yaşlı kesimin ele geçirdiği devrin aksine lise aşklarının başlangıç yeriydi adeta. Baktım bizim okuldan bi kız istek attı bana. Halbuki samimiyetimiz de yok. Nerden esti acaba diye düşündüm kabul ederken. ismi Betül. Sarışın esmer dedikleri tarzda patriot füzelerine sahip bir içim su kız. Biz de tamam tipsiz değildik ama bi artımız da yoktu okulda kendi halinde bi tiptim. Biraz fotoğraflarında gezindikten sonra içerden annemin yemek hazır sesiyle karnımın zil çaldığını farkettim. Gittim etli nohut yapmış. Ekmeği bandıra bandıra yiyip geri odama çekilip kendimi yatağa attım. Garip bi heyacan vardı içimde. Nasıl bi hayat beni bekliyor diye. Eski ortamımı düşündüm. 3 5 kızlı erkekli bi grubum dışında pek de geride bırakacak bi çevrem yoktu. Öyle biranda herkesi anlatmayı istemedim zamanla yeri geldikçe açıklarım kimin ne olduğunu. Tam böyle eski anılarla boğuşurken telefonun tekrar çalmasıyla kendime geldim. Arayan numaraydı isim yoktu. Söve söve sessize çekip geri uzandım yatağa ardından tekrar çaldı tekrar sessize aldım tekrar çaldı derken açtım bu sefer;
    Anon- Merhaba rahatsız ediyorum ama ben Dilara
    B- Dilara?
    D- Ya hani Sinemlerle aynı ortamda takılmıştık geçen hafta. Numaranı Sinem'den aldım. Sınav sonucunu merak ettim de
    (ne ara açıklandı aq diye düşünürken)
    B- uyuya kalmışım ya ben bakayım ona hemen tekrar dönerim ben sana
    gibisinden birşeylerle kapattım telefonu. Bilgisayara geçip 2 saat uğraşın sonucunda sonucumu öğrenebilmiştim. ÇUKUROVA ÜNiVERSiTESi kısmını görünce bi yandan buruk bi sevinç bi yandan da tatlı bi heyacan sarmıştı içimi. Bakalım Adana nasıl bi yer sunacaktııı bana.
    ···
  • 0
    bugunun hasılatı beyler
    Yok artik
    ···
  • 0
    bugunun hasılatı beyler
    At yalani gibiyim inanani
    ···
  • +3
    lise sonda değişen hayatım
    Beyler devam etsek okuyacak arkadaş var mı
    ···
  • 0
    hayatımızdaki arkadaşlarımız arkadaşlarınız
    Aslında her bi arkadaşımız hayatımızda gemi rolünde. Limanlarımıza demir atıyorlar. Bazıları sevdiğimiz insanları hayatımızdan çekip zütürüyor uzaklara. Bazılarıysa dünyanızın en taktan zamanını canlandırıyor. Bazıları zamanınızı boşa yiyor. Bazılarıysa gerçekleri hatırlamanızı sağlıyor. Bazıları sizin en güzel mallarınızı alıp kaçıyor. Bazılarıysa size en güzel malları getiriyor. Bazıları gidene kadar işkence gibi geliyor size. Bazılarıysa geldiği andan itibaren neşelendiriyor sizi.
    Bazıları sadece iyi zamanlarınızda demir atar. Bazılarıysa her türlü zamanda. Ama işin özeti her biri o limandan ayrılacak. Yani hiç birine kendinizi tamamen adamayın vesselam
    ···
  • 0
    danla bilic efsane fotoları
    Yolla panpa
    ···
  • +2 -10
    lise sonda değişen hayatım
    Beyler 3 4 gundur gibimsonik şeylerle uğraşıyorum akşamları da memlekette arkadaslarla geciriyorum geldigimde de yazacak durumda olamiyorum yazamadim kusura bakmayin söz bu aksam kaldığımız yerden devam edeceğiz
    ···
  • +4 -14
    lise sonda değişen hayatım
    Beyler 2 gündür köydeyim köyde işler baya var babaya yardım etmekle geçiyor günüm yorgunluktan ve yogunluktan yazamıyorum akşama eve geçeceğim bi sıkıntı olmazsa 2 gün içinde 10 12 parta bitirmeyi düşünüyorum kusura bakmayin bekletmelerim için
    ···
  • +15 -1
    lise sonda değişen hayatım
    Ardini kovalayan gün de necoyla tavla atmaya gitmiştik. Tavlanin yanında o klagib muhabbetlerimizi yaparken konu Didemle geçirdiğimiz o geceye gelmişti. Ne diyeceğimi daha doğrusu nasıl diyeceğimi bilemedim necoya bile. Ulan soz konusu Didemdi o da benim kadar şaşıracakti. Necoya üstün körü bi şekilde olayı anlattım. "Kardeşim önceden yaşadığı bi iliskidendir" deyip kisa kesmişti. Pek şaşırmışa benzemiyordu. Şüphelenir gibi olsam da soz konusunun neco olduğunu düşününce yersiz olduğunu farkettim neco ve didem hakkındaki düşüncelerimin. Didemle aramiza biraz mesafe girmişti o günlerde. O anlam veremiyordu sorup duruyordu ne oldu falan gibisinden. En son dayanamayıp durumu bahsedince daha önce bilmediğim 2 yıllık iliskisinden bahsetti bana. Aman neyse ışte. Ygsden yaklaşık bi ay sonrasiydi. Derslere olduğunca yüklenmeye çalışıyordum arada firsat buldukça da didemle birlikte olmaya devam ediyordum. Ama son zamanlarda didemde bi farklılık vardi. Eskisi kadar yazmıyor yazsa da kısa cevaplarla gecistiriyordu. Durumu necoya açınca salak salak triplere girmemem gerektiğini zamanla geri toplayacağını söylese de ben kuruntulari olan bi insandim. Cumartesi akşamı yine klagib mekanimizda Didemle oturuyordum. Opusme falan derken didemin ansizin telefonu çalmıştı. Arayan kisinin ismi Merveydi ama o sebepsiz yere heyecanlanmisti. Telefonu actiginda "Efendim canim. Pek müsait değilim ben seni daha sonra arayayim mi " gibisinden geciştirici seyler soylemisti. Pek umursamamistim o an. Kalkip lavaboya gittiğinde telefonunu karıştırma fikri gelmişti aylar sonra ilk defa boyle bisey yapmıştım belki de yapmamam gerekiyordu ama iyi ki de yapmışım. Mesaj kismina girdiğimde 2. Veya 3. Konusmada merve ismi geçmişti. Daha önce böyle bi arkadasindan bahsetmeyisi ve az önce aramasindan dolayi bian kendimi mesajlarda bulmuştum. Mesajlar sevgi sözcükleriyle doluydu. Yukarilara çıktığımda mervenin aksam bize gel sonrasi gunse didemin harika bi aksam olduğunu uzun zaman sonra böyle zevk...
    ···
  • +17
    lise sonda değişen hayatım
    Eve geldikten sonraki gündü. Didem’le buluşma ayarlamıştık. Ama bu sefer farklı bi buluşmaydı. Ailesi şehir dışına çıkacakmış beni evlerine çağırıyordu. ilk seferinde pek aklıma birşeyler olacağı gelmemişti. Neco’ya bu durumdan bahsettiğimde o sokmuştu kafama “ooo hayırlı olsun ilkin olacak galiba kardaşım” dediiğinde ben de bi erkek olarak acaba olur mu lan gibisinden düşünmedim diyemezdim.Ama söz konusu Didem olduğundan bu fikir kafamda pek uzun süre durmadı tabi. Didem’in bi merakı vardı o zamana kadar “RAKI”. içmek istiyorum derdi bana hep. Bense pek sallamazdım o zamana kadar. Ne içeceksin be aq tak mu var gibisinden düşünürdüm. Ama o akşam için rakı istemişti benden. Kıramadım bilmiyorum neden. Belki erkeksi düşünceler belki de benim yanımda içmeyecek de kimin yanında içecek be dıbına koyim gibisinden düşüncelerden. Cuma günüydü. Devlet burslarımızı bi gün öncesinde yatırmıştı hesaplarımıza. O zamanlar bu kadar pahalı değildi tabi içki fiyatları. Bi 50lilik yeni almıştım. Yanına ufak bi kavun biraz beyaz peynir yoğurduyla falan tamamlamıştım mezesini. Dışarda malzemelerle bi parkta oturuyordum. Dikkat çektiğimden olsa gerek dayının biri yanıma gelip bu genç yaşta hayırdır be yeğenim gibisindne laflar bile atmıştı. Dayıyla biraz lafladıktan sonra Didem’in “hadi gel ama dikkatli ol apartmandakilere gözükmemeye çalış” gibisinden bi mesajıyla kendimi yolda bulmuştum. Apartmandan hızlı bi şekilde dairelerine gelmiştim bile. Selamlaşma ve biraz öpüşme faslından sonra birşeyler dikkatimi çekmeye başlamıştı. Didem farklı giyinmişti o gün. Biraz daha cesurdu daha önceki giyinişlerine göre. Kırmızı bi elbiseyle karşılamıştı beni. Dizinin bi karış üstüne gelen boyuyla. Acaba diyordum içimden ama yok ya o öyle biri değil diyerekten kandırıyordum kendimi. Neyse biraz muhabbet edip takıldıktan sonra işte akşam olmuştu. Artık hazırlık yapma vaktiydi. Güzel bi yemek hazırlamıştı o gün bana. Yemekten sonra içelim dedi geç vakitlere doğru. iyi tamam dedim sadece. Saat 10 gibi masayı kurmaya başlamıştım. Hazırlıklar tamam olunca karşılıklı kadehlerimizi kaldırdık. Güzel geçiyordu ilk dakikalar. Ama içmeyi biliyor gibi davranıyordu. ilk defa içen birinin içişi yoktu işte. Şarkılarla bakışmalarla geçmişti ilk safhası. Sonra kalktı yanıma geldi. Benim onun için ne kadar değerli olmamdan falan bahsediyordu hafiften çakır olmuş haliyle. Öpüşmeye başladık biranda. Çılgınlar gibi öpüşüyorduk. Daha önce de öpüşme faslımız olmuştu ama ilk defa bu kadar abartılı yapıyorduk bu işi. Benim odama geçelim mi dedi fısıldayaraktan. Bacaklarını kavrayarak kaldırdım onu zütürdüm odasına. işte bu kısmı çok şey yapmayayım. işimiz bittikten sonra kafama takılan birşey vardı. Kan gelmemişti?..
    ···
  • +8 -1
    lise sonda değişen hayatım
    Bugün tarlaya zehir atma ve ardından direk çekme işiyle uğraştım az önce eve geldim duş falan aldım yemek yedikten sonra da buraya geldim arkadaşlar
    ···
  • +14
    lise sonda değişen hayatım
    Yarın kaldığımız yerden devam edeceğim. Fırsat buldukça yazabildiklerimi yazıyorum takipte kalan arkadaşlar kusuruma bakmasınlar biraz yavaş yazıyorum diye
    ···
  • +19 -1
    lise sonda değişen hayatım
    Aynı çocukluğu paylaştığınız birinin yoğun bakımda olmasını düşünmek bile sizi etkiledi belki. Ben ne yapmıştım da bunları çekiyordum acaba. Hani sevdiğiniz insanı kaybetmekten kardeşinizin annesini kaybetmesi kuzenin şimdi yoğun bakımda olması. Bunlar olabilecek şeylerdir belki ama 4 5 ay içerisinde ardarda yaşanması sıkıntıydı. Eyvallah güçlüydük belki de. Ama bu zamana kadar yüzleşmemiştik ki birşeyle. Neden aynı anda sınanmıştık. Daha neleri sunacaktı hayat. Bir güzel şey verirken on tanesi kötü olayla karşılık veriyordu. Değer miydi belki verdiği şeye karşılık aldıklarına değmezdi be aq nasıl değsin. Hangimiz tam anlamıyla mutlu olmayı başarabiliyorduk ki. Gibi düşünceler arasında yüzerken hastaneye varmıştık. içeri de bizim baba tarafı kapıya dizilmiş haldeydi resmen. Yüzlerde yorgunluğun çaresizliğin bir araya geldiği ifade vardı. O hastaneye girerken biranda beliren bi umut vardı. Sağlam cıkacaktık bu hastaneden. Bilmiyorum o kadar yaşanmışlığa rağmen nerden çıkmıştı. Ansızın kaplayıverdi içimi işte. Beklemekten başka bişe yapamıyorduk orda. Bekliyorduk bekledik gittik eve dinlendik geldik bekledik 3 gün böyle geçmişti. Güzel haberler almıştık. Odaya çıkaracaklarmış bizim kuzeni. Ama hastaneden çıkması zaman alacaktı. Yani sonuçta 3 gün yoğun bakımda kaldı aq. O ara necoyu aradım açtığım gibi sövmeye başladı.” dıbına soktuğum nerdesin sesin soluğun çıkmıyor. Senin sınava yetişebilmen için 400 liradan olduk senin şu yaptığna bak amk.” başıma gelen olayı anlatınca durgunlaştı tabi. Ama 400 lirasından olduğunu duyunca da beni de bi pişmanlık almadı değil. Ama kafaya koymuştum ona eşdeğer şekilde hediye veya parayla borcumu verecektim. Kuzen konuşabilir duruma geldiğinde onunla eskileri yad edip geçmiş olsunu diledikten sonra bizimkilerin de hadi gidelim artık fikirleriyle kendimizi eve dönüş yolunda bulmuştuk
    ···
  • +25
    lise sonda değişen hayatım
    Ne bi entry ne de bi şuku giriliyor partlara okuyan kardeşlerim şukularınızı ekgib etmeyin veya cügü de atabilirsiniz farketmez maksat boşa yazıyormuş gibi hissetmeyeyim. 3 saat emek verdikten sonra boşa yoruluyormuşum gibi hissetmeye başladım 5. parttan sonra
    ···
  • +24
    lise sonda değişen hayatım
    Sabah nükleer alarm sesimle uyandım yine. Garip bi heyacan vardı içimde. Her ne kadar pek umut verici bi sınav tablom olmasa da insan heyacanlanıyor işte. Bizimkiler çoktan kalkmışlar kahvaltı hazırlığı içindelerdi. Babamın belgelerini hazırladın demi hadi onları şuraya getir de son dakika golü yemeyelim annemin ne istersin kahvaltıda canım laflarıyla kendime geliyordum. Neco mesaj atmış uyanınca ara beraber kaçalım be kardeşim sınava diye. Babama söylediğimdeyse ilk başta biraz laf etse de pek birşey diyemedi. Kahvaltı faslını güzelce yapıp evrakları son kez kontrol ettikten sonra evden çıktım işte. Neco zaten aşağıda bekliyormuş inince farkettim. Adam lan bu Neco diye düşünürken “Hadi olum geç kalacaz boşa gidecek senin sınav da” gibisinden birşeylerle kendime geldim. Sınava giderken boş laflarla gevezelik yapıyordu. “ Yok etek giyen bi kız görürsen sınava odaklanmam gerektiğini o bacaklar karşısında nasıl odaklanacağını bilmiyorum ama “ gibisinden şeyler işte. Neco değişmişti her ne kadar adamlık seviyesi aynı kalsa da ettiği laflar yaptığı muhabbetler değişmişti işte be. Atladık bizim neconun toyotasına. Sınav yerimi çok taktan bi yere vermişlerdi. Varoş bi yerdi. Daha doğrusu insanları abdal ve çingenlerden oluşuyordu ağırlıklı olarak. Yeşil ışığın yanmasıyla Neco ayağını tekrardan gaza vermişti yetişmek için yapmıştı işte. Tam geçeceğimiz sırada bigibletin birisi karşımıza çıkınca vurmamız kaçınılmaz birşey oldu işte.O an garip bi duyguydu. Karşınızda vurduğunuz insanın yerde yatıyor olması. O an Neco her ne kadar benim için de yapmış olsa durmak yerine tekrardan gaza bastı ve okula yetişmem gerektiğini falan söylüyordu. Kalabalık toplanmadan çıkabilmiştik oradan. Yetişmiştim de sınava ama kafa mı kalmıştı aq. Birine vurmuştuk lan canlı kanlı insana vurmuştuk. Ölüp ölmediğini veya ağır durumda mı onu bile bilmiyorduk. Neco aşırı telaşlıydı tahmin edebiliyordu sonuçlarını. Sınava girmemeyi teklif ettim necoya küfürle karışık boşuna mı kaçtım ordan lan gibtir olup gireceksin o sınava tepkisine maruz kalınca teklifimi geri çekmiş oldum. Sınava girdiğimde içimdeki ne olacak lan Necoya düşüncelerini kenarıya atamıyordum o baskıyla sınavı yapmıştım. Sınavdan çıktığımda ise neco yoktu tabi ki de yerinde. Az çok tahmin edebiliyordum ne olduğunu ama ben napacağımı bilmiyordum o an. Para pulda yoktu sınava gireceğimizden. En son dayılardan birinden rica edip babamı arayıp gelip almasını söyledim. Neco nerde dediğindeyse bilmiyorum sanırım acil bi işi çıktı diyebildim sadece. Neyse Neco beni bıraktıktan sonra direk geri dönmüş olay yerine. Bilmiyorum vicdanı elvermedi veya zütü yemedi galiba diyebilirsiniz. Aynı şey ikisi bence. Düşündüğümüz kadar kötü birşey olmamış adam şans eseri ucuz yırtmış ufak bi kaç sıyrıkla atlatmış olan bigibletine olmuş adamın. Necoya sadece bigiblet masrafı girerkten kurtulmuştu olaydan işte. Sınavın nasıl geçtiğiyle ilgili soruları olumlu yönde cevaplayaraktan paslamıştım aileme geri. Babamın pikniğe gidelim demesiyle geri kalan günümüzün mutlu aile tablosuyla biteceğini düşünmüştüm. Öyle de olmuştu aslında güzel bi mangal yapmıştık daha doğrusu babam yapmış ben yiyici tarafını tutmuştum. Neyse güzel bi vakit geçirdikten sonra evin yolunu tutmuştuk. Size her ne kadar bahsetmesem de kuzenım vardı benim bi. Çocukluğumuzda yazları köyde beraber geçirdiğimiz kuzenim. Burak. Amcamın aramasıyla açtı telefonunu babam. Ne nerede ne zaman gibi kötü olayların habercisi olan tepkiyi verdikten sonra biraz konuşup telefonu kapatmıştı. Trafik kazası geçirmiş Burak. Yoğun bakıma kaldırılmış. Detayını öğrenemedim babam da sormamış o anki şeyle gittiğimizde öğrenecektik. 2 saatlik bi başka şehirdelerdi onlar. Eve gidip eşyaları alıp çıkmamız gerektiğinden bahsetti babam. Eve varıp eşyaları ayarlardıktan sonra tekrardan yola çıkmıştık. 1 günde 2 kaza fazlaydı be dıbına k...
    ···
  • +15
    lise sonda değişen hayatım
    Neco’nun aramasıyla uyanmıştım sınavdan önceki sabaha.”Kalk lan kahvaltıya gidelim Didem’ide ara ikna et ben de bi kız getireceğim maksat tek kalma. Hem bu da sana sınav hediyem olsun züt” gerisi de geliyorum da nereye fasıllarından sonra Didem’i aradım. Biraz nazlansa da kıramadı beni. Zaten Didem’in kötü bi huyu vardı aq naz falan yapmazdı. Daha ne istiyorsun be kardeşim dediğinizi duyar gibiyim. Ulan ilk başta güzel bi durum olsa da kız dediğinin arada nazlanması lazım yok demesi lazım bazı şeylere. Tamam ciddi büyük şeylerde diyebiliyordu ama geri kalanında seni mi kıracağım diyordu. Sıkıyordu bu da bi süre sonra aman neyse bulmuşum kılsızını arıyorum ben de.Kalktım mavi gömleğimin altına siyah kotumu çektim biraz da parfüm olayını yaptıktan sonra kendimi biranda Didem’i bekleyeceğim yerde buldum. Mahallede Emrah abiyi görmüştüm. Nasıl gidiyor nerdesin şimdi fasıllarından sonra Didem’in gelmesiyle Emrah abinin geç kalıyorum ben diyerekten gitmesiyle yeni sözde aşkımla öpüşme faslına girebilmiştim. Yanaktan masumane bi öpücükle karşıladıktan sonra onu koluma girmesini sağlayaraktan çıktık yola. Onun dersleri benden iyi diyordum ya. Hukuk istiyordu o. Sınav sonuçlarına göre daşşaklı bi hukuk fakültesini tutturabiliyordu ama bu yeni sistemde ne olacağını kestiremiyordu onun korkusunu yaşıyordu biraz. Bense o ara internettten endüstri mühendisliğini keşfetmiştim. Ona merak salıyordum. Neyse yolda giderken sınav heyacanını biraz rahatlasın diye saçmalıyordum güldürmeye çalışıyordum onu. Derken Neconun dediği kafeye varabildik. içeri girdiğimde Neconun Emre diye bağırmasıyla onları bulmam cok da zor olmadı. Selam vererek karşılarına oturduk biz de. Sevgilisinin ben Damla diyerekten konuşmasıyla başladı muhabbet. Ticaret lissesinde okuduğunu söylerken benim de Necoya söver gibi bakmam bir oldu. 3. sınıf olduğunu ve birkaç birşeyler daha söylemesinden sonra Neco beni ve Didem’i özetledi. Neco çok tuhaf davranıyordu be birader sanki Ayşe teyzeyi kaybeden o değildi. Pek sorgulayamıyordum da fırsat bulamıyordum ki. Konusunu açtırmıyordu açmaya her çalıştığımda da ağır küfürler eşliğinde kaçıyordu. Hepimiz birer kahvaltı menüsü almıştık işte çok da bi ahım şahımlığı yoktu menünün boşuna 15 lira bayılmıştık kişi başı yok lan ne kişi başısı Necoya girmişti 60 lira. Çok parayı umursayan birisi değildi ama yine de kalkarken bi 20lik koymuştum cebine. Ne yapıyon lan sen bakışlarına da bana ısmarladın eyvallah da manitama ısmarlatmam birader diyerekten savurmuştum onu. Güzel bi şehir turu yaptık ardından. Kendimizi bi ara gölün kenarında bulmuştuk. ilk defa orda Neco’yu olayların ardından ilk defa yani, uzun uzun dalarken yakalamıştım. Her ne kadar saklıyor gibi olsa da bazı şeyleri belli etmişti orda bana o dalmaları olsun durgunluklarının beliriyor olması olsun. Güzeldi herşey Didem’le bana da iyi gelmişti hem de Damla’nın düşündüğüm kadar basit bi kız olmadığını anlamıştım. O da kaybetmiş birilerini geçmişinde. Abisini vermiş o da geçen yıl toprağa. Etrafımda bi tek kayıpları olmayan kız Didem’di yani bidliğim kadarıyla öyleydi en azından. Kız birşeylerin yaşanmamışlığıyla pozitifliğini her daim koruyabiliyordu. Ne zaman umutsuzluğa düşsem elimden tutuyordu. Kaldırıyordu beni o çukurdan. Ceren’i anımsatıyordu bazen bakışları. Kötü oluyordum ama gülüşlerinde tamamen farklıydı. Beni o girdaptan da çıkarıyordu. Neyse gelelim sınav sabahına. Nerden bilecektim ki ben sınavdan sonra olacakları.
    ···
  • +16
    lise sonda değişen hayatım
    Didemle bi birlikteliğe adım atmıştım ama sanki o adımı atan ben değildim. Sizde de olur ya bu durum sevdiğiniz kız vardır böyle içten ice ama onunla olmayacağını bildiğinizden başkasıyla yolunuza devam etmeye çalışırsınız. Didem güzel bi kızdı aslında. Bakışlarında kendinizi kaybedeceğiniz cinstendi. Bende ne bulduğuna da anlam veremiyordum açıkcası. Neyse Necodan bahsetmeyi unuttum size. Daha bahsedemediği kız da gitmişti o durumundan sonra. iyi olmuştu bi nevi böyle bi olayda bile yanında olamayan kızın ben aq.Neco köyden dönmüştü. Ama o da kendinden büyük bi parçasını bırakıp gelmişti. Ne yapacağını ne diyeceğini kestiremez olmuştum. O biraz daha sert bi dönüş yapmıştı bana demişti ya bu kadar ani dönüşler iyi olmaz diye. O beklenilenden önce dönmüştü normal hayata. Ama tanıyamıyordum onu artık. Umursamıyordu hiç birşeyi. Şimdi düşündüğümde normalmiş gibi gelse de o zamanlar bu durumun taktan olduğunu ve birşeyler yapmam gerektiğini düşünüyordum sürekli. Ama elimden sadece bi yerlere zütürüp eskileri hatırlatmaktan başka birşey gelmiyordu. Sınava sayılı günler kalmıştı. Derslerim umduğumdan daha iyi tepki vermişti bana. Nasıl oluyor da o girdapta derslerine sarıyorsun be birader dediğinizi duyar gibiyim bunu söylemiştim ya tutunduğum dallardan biriydi. Neco ise tamamen bırakmıştı dersleri. Ya halı saha maçındaydı ya da bi kızla beraber takılıyordu. Neco kız konusunda bin bi karaktere bürünmüştü. Sevdiği o kızın o hareketiyle kızlara bam bam yapacaksın bırakacaksın birader diyordu. Ulan daha 20 gün oldu olmadı anneni kaybedeli ne bu hız dıbına koyduğum desem de birşey diyemiyordum. iyi geliyordu muhtemelen kızlarla gezip tozmak. O sanırım defteri benden önce gömmüştü içine. Sadece yalnız kaldığında açtığı bi kitaba dönmüştü sanırım yaşadıkları. Didemle olan ilişkimiz normal seyrindeydi hatta pek bi fark yoktu eski arkadaşlığımızdan sadece hitap şekilleri ve ilgi kısmı biraz değişmişti. Ceren’i 4 5 günde bi yokluyordum. Ona Didem’den bahsetmiştim. Bana kızmaması gerektiğini bu yükün altından tek kalkamadığımı arkadaşlığımızı etkilemeyeceğini bu durumun falan gibisinden saçmalıklarla gidiyordum yanına. Evdekilerse aynıydı pek tutmuyorum hikayede onları ama ilerleyen günlerde en büyük katkımın onlar tarafından geldiğini de belirtmeden geçemeyeceğim.
    ···
  • +8
    lise sonda değişen hayatım
    OKUYAN YOK MU PANPALARIM
    ···
  • daha çok