• 2 / 2 / 31 entry
  • 8 başlık
  • 164.85 incipuan

ekmekkafalibebe "Bir bebenin kaleminden..."

  • 0
    din vs ateizm
    Beyler sözlükte cidden bu konu tartışılıyor bir anket yapma peşindeyim
    -müslümanlar şukulasın
    -ateistler çügülesin
    Bana sövmek isteyen çügü yerine enrty girsin anleti bozmasın
    ···
  • 0
    bağış yapacaksanız mehmetçiğe gazzenin amk
    Aynen panpam
    ···
  • +1 -6
    yurtdışında nerde olduğumu bilmeden uyandım
    Yurtdışına 3 abaza arkadaşımla beraber tatile gittik.4 gün kız kovaladık. Onlarca olay bisürü rezillik yaşadık kimseyi gibemedik. Sonra dedik giberler biz eğlencemize bakalım dağıtalım. Bunun üzerine 4 kişi 2 litre viski aldık yurt dışında ıcız zaten buraya göre.4 tanede pet şişe aldık.pet şişenin içini boşaltım buzluğa koydum. viskileride aynı şekilde. Sonra çıkardık.2 tane 1 l liği ilk turda durmadan dikebildiğimiz kadar diktik. Döne döne sonra kalanını pet şişelerin içine koyup yanımıza aldık.O an farketmediğimiz zaten hayvan gibi sarhoş olucağımız ama daha sıcağı sıcağını olduğu için farketmemiz. Sahile doğru yürürlen müslümanız die ön yargı oluşmasını istemedik. Sonuçta içkide içsek inancımız belli.O yüzden italyan gibi yapmaya karar verdik.Bi bara girdik. Sonra kendimi bundan 6 saat sonrasında çöp konteynırının yanında ağzım burnum kanarken. Bacağımın üzerine basamazken buldum. Zorla ayağa kalktım bi baktım konteynırın öteki tarafındada sarışın elbisesinin sağı solu yırtılmış. Topuklu ayakkabısının tapuğu kırılmış bi kız.O anın salaklığıyla şş uyan falan dedimde. Kız kalktı. Portekizce mi ispanyolca mı olduğunu tam kestiremediğim bi dilde bişeyler dedi. Sonrada ikimizde ingilizce konuşmaya başlamak yerine bi süre dhaa öylece oturduk. Canım ciddili yanmasına rağmen arada kıza bakmaktanda kendimi alamıyorum lakin güzel kızdı. sonra başladık konuşmaya ben:B kız:K
    B:tanışıyo muyuz?
    K:bilmiyorum ama sanırım tanışıyoruz
    B:Neden bilmiyorumda banada öyle geliyor.ne olduğu hakkında bi fikrin var mı?
    K:en son bi mekana girdik arkadaşlarımla içkiliydik. Sonra uzun siyah gömlekli bi çocuk bize hap getirdi. Hepimiz attık. Sonrasını bilmiyorum
    Kendi kendime hasgibtir lan dedim benim arkadaşlardan biride uzun siyah gömlekliydi.Şimdi benim arkadaş o desem. Kız polise gitse hapladılar bizi diyecek. içimde arkadaşa sövdüm telefonumu çıkarim arayayım muallakyi die baktım. Telefonum yoktu. işte şimdi yannanlardayım dedim.

    Edit:olay geçen şubat ayında olmuştu. Dinleyen panpalar olursa anlatırım

    Edit:klagib kolpa gibi gelicek ama sözlüğü takip edeli çok oluyor kaydı yeni açtım.o yüzden yargılamayın muallakler
    ···
  • 0
    johnny reyiz kız istemeye giderse
    Rezmanya
    ···
  • 0
    kızlae konusunda toplaşın şöyle fark yaratıyoruz
    Anlat bakalım
    ···
  • -3
    zenci saatçinin verdiği gama ışını tadında ayar
    iyi sallamışsın
    ···
  • 0
    30 ağustos herşeye karşın
    Bitmediniz
    ···
  • +6
    30 ağustos herşeye karşın
    Otuz Ağustos...
    Ufukta bir duman, bir toz.
    Türk süvarisi yürüyor; uzakta,
    Top sesleri homurdanmakta.
    Köpük içinde, tere batmış atlar...
    Bunlar at değil.
    Ayaklı kanatlar.
    Sisli tepelerde gölgeler boğuşuyor
    Gölgeler düşüyor, kalkıyor, koşuyor
    Süngüler parlıyor,
    Eziyor, vuruyor;
    Mehmetçik yeni Türkiye'yi yuğuruyor.
    Bir sürünün dağılışı.
    Boğulan bir boğazın kısık nefesi...
    Bir el, Akdeniz'i gösteriyor.
    Bir el ki, bütün cihana bedel.
    Uçuyor atlar, Köpüklü kanatlar.
    Kaçıyor gölgeler,
    Eriyor mesafeler...
    Dokuz Eylül, izmir,
    Sanki bir Gelincik tarlası,
    iki sevgilinin kavuşması,
    Gözler yaşlı, denizler sapsarı,
    Sevinç içinde çırpınıyor, Akdeniz'in Dalgaları.

    Edit:Askerimize düşman değil bu zor günlerde destek olalım
    ···
  • 0
    kurabiye canavarı illumunatidir
    Sen gitmedin mi lan ?
    ···
  • +3
    kurabiye canavarı illumunatidir
    Kurrabiye canavarın'nın ismine iyi bakın
    -kuRABiYe RABiYA benzerliğini yakalamışsınızdır. Rabia olayında yaşananların arkasında illumunati vardır
    -kurabiye canavarı sürekli kurabiye yer. Dünyadaki kurabiyelerin büyük çoğunluğunu yahudi şirketler üretir.Bu onların çocukların bilinç altına yerleşme biçimidir.
    -Kurabiye canavarı bir KUKLADIR ve çocukları kuklalığa özendirir. Onları ıllumunatinin birer kuklası olmaya iter
    -ikiz kulelerin bonbalandığı gün. Amerikanın ünlü kanalı fox tv de kurabiye canavarının programı oynamaktadır. Herkesi meşgul edip dikkatleri dağıtmaktadır.
    -Kurabiye canavarı mavi ve tüylüdür. Mavi dünyayı temsil eder. Tüylerde ıllumunatiyi dünyanın her yerindeyiz izlenimi verir.
    -Kurabiye canavarı eliyle her bölüm en az bir kez kapar. Buda illumunati takipçilerine bir selamdır.
    UYUMAYIN, şukulayın
    ···
  • -1
    beyler sözlüğü bırakma vaktim gelmiş
    Çok başlık açılıo die söylenen adam 432 başlık açmış önüncü
    ···
  • 0
    konuşacak dertleşecek bi kız ihtiyacı duyuyorum
    Kolpalamıyorsan aç delikanlı gibi bi başlık dinleyek
    ···
  • 0
    korma bebeğim sal kendini bebeğim dediğim anda
    Ulan hani silik yemişti bu
    ···
  • -1
    beyler bu nick6 da
    Amk cahili adamın nickine tıklayınca açılan başlığa yazı yazmak
    ···
  • 0
    annemi tehtid eden alkoliği adam etme
    Aksyon filmi tadı var rez
    ···
  • 0
    harlet quinn taş demiyorum aşık oldum diorum aq
    Kız öyle bişeyki kırk yıllık kaşar olsa gelse deseki vazgeçicem hepsinden geçmişe bir sünger çekelim. Elimde değil çekerimya bu ne tatlılık ne güzellik
    ···
  • 0
    bekar bir burjuvanın günlüğü
    Eyvallah
    ···
  • 0
    bekar bir burjuvanın günlüğü
    Panpa iyi fikirmiş bilio musun ? Sen yazda öyle bitane okuyak
    ···
  • +2
    bekar bir burjuvanın günlüğü
    Yazmıştım geçenlerde okuyucak bulunursa paylaşılır Rez ile iş görülür.5 enrylik hikayedir
    ···
  • 0
    bekar bir burjuvanın günlüğü
    Arabayı aldım. Klimayı açtım.Üye olduğum spor salonuna doğru yola koyuldum. arabayı gene girişte valeye verdim.o arabaya binerlen takım elbisemi aldım. spor salonun içinde iki havuz vardı biri kapalı biri açık. Havalar sıcak olduğu için herkes açığı tercih ediyordu bu nedenle mayomu giyip kapalıya geçtim. Yarı olimpik havuzda 20eyakın tur attım. ardından çıkıp duş aldım. takımımı giydim. Kravattan oldum olası hoşlanmazdım. Arabaya bindim. Kahvaltı için bebek tarafına geçtim. Kendime omlet ve portakal suyu söyledikten sonra saatimi taktım.Bu saati babam liseden mezun olduğumda vermişti. Rolex aqua şıklığının yanı sıra hemen hemen her ortamda takılınabilirdi. Hiçbir ortam için çok ciddi yada hiçbir ortam için çok sade değildi. Kahvaltıdan sonra arkadaşlarımla buluşmak için Su adaya geçicektim. takım elbisedeki gömleği ve ceketi çıkardım. Arabanın arkasından beyaz renkli keten gömleği aldım ve giydim.Su adaya gitmeden önce ufak bir randevum vardı. haftasonları düzenli randevulaştığım bir eskort kız vardı. Kız 24 yaşında kıvırcık sarı saçlı büyük kahve rengi gözlere sahipti. Oldukça squatlanmış bir züte ve dolgun göğüsleri vardı. Seans ile çalışırdı. Yani siz bitti demeden bitmezdi. seansına 500 € alıyodu ve kondom kullanmanıza gerek yoktu. isterseniz sabahtan akşama onla takılabilirsiniz. sabah kahvaltı edip gece mekana geçebilir akşamda gibebilirsiniz. Yada bi tur çakıp sonra iyi günler diyebilirsiniz. hertürlü 500 € vermek zorundasınız. Oldukça yoğun çalışmak zorunda kalabliyordum. Hernekadar şirket bizimde olsa iş çoktu.bu kızın sohbeti yerindeydi ve yaşına göre çok profesyoneldi.Siz çaktırmaz ve ona göre davranırsaniz;kendinizi oyuna kaptırıp kızı, kız arkadaşınız sana bilirsiniz.Ben ilk seansta akşam yemeği ısmarlayıp sonradan işimi görmüştüm.Bu kızda öpüşmek yok şu yok bu yok gibi durumlar tabiki söz konusu değil. Herşey fiyata dahil. kızla ilk seansta 2 defa birlikte olmuştuk. Sonra ona taksi tutmuştum. Ondan sonra haftada bir seans görüşmeye başladık. konuşmalarımızın birinde zaten az sayıda düzenli müşterisi olduğundan bahsetmişti. diğer müşteriler hakkında hiç konuşmazdı. Buda ona güvenmemin sebeplerinden biri. Yatakta çok başarılı ve güzeldi. Sonrasında duşa girmek ve belki bi tur daha dönmek insanı çok rahatlatıyordu. Kızla beraberken kesinlikle gerilmiyordunuz. hatta bu seansler benim için zevkin yanında bi çeşit spor olmuştu. Kızlar konusunda hiç sıkıntım olmamıştı ama bu kızla sahip olduğım cinsel hayat kendime yatakta olan güvenimi artırmıştı. Kızın yatakta bağırıp çağırmak gibi huyları yoktu. derin derin nefesler alırdı ama bu durum çok daha etkiliyiciydi. randevuma yetişmek için eve döndüm. Kızla tam saatinde buluştuk. kızın adı merveydi. merve:M ben:B
    B:hoşgelidn
    M:hoşbulduk naber?
    B:nolsun takılmacalar işte
    M:bugün aşağı yukarı nekadar takılırz bi fikrin var mı ?
    B:ya bugün aslında çok zamanım yok.bir iki dal bişeyler atar takılırız die düşünmüştim
    M:tamam ozaman benim içinde öyle daha iyi olur.Ee anlat bakalım ne var ne yok?
    Merveye geçtiğimiz haftadan bahsederken bi yandanda zulamdan bi miktar ot çıkardım ve mervenin yanına yatağa uzandım.Bi yandan sarıyor bir yandan ona günümden bahsediyordum. Tabiki bir dalda ona sarmıştım. Konuşurken dallımın sonlarına doğru yiyişmeye başladık.Üzerinde çiçekli mini bir elbise vardı. Sırt kısmı açıktı. yiyişirken onu üzerime çektim ve elbisenin fermuarını indirken aynı zamanta alt kısmını yukarı doğru çektim. Elbise bel bölgesinde kalmıştı. Südyenini çıkarırken bende iç çamaşırının alt kısmını genişlettim. Herzaman çantasında yedek iç çamaşırı olurdu. pantalonu sıyırdım ve işe koyulduk. işimiz 20 dakika içinde bitti. Beraber duşa girdik ama sadece yıkandık. Ardından beraber çıktık onu taksi durağının önünde bıraktım kendimde su adaya geçtim.Su adaya geçerken hala kafam biraz iyiydi hatta bi ara hiç su adaya gelmeyip merveyle tüm günü yataktamı geçirsem diye düşünmüştüm ama arkadaşım gelmemde ısrarcı olmuştu. içeriye girdim ve arkadaşımın ismini verdim masasına doğru giderken birden içim bi garip oldu.Bu sabah koşuda gördüğüm kestane renkli saçlı kızdı bu ama bu sefer saçları açık ve oldukça yapılıydı. Adeta parlıyordu. saçları düz giderken sonları kıvrılıyordu.Bu kızın burda olucağını bilseydim stone olup Buralara kadar gelmezdim. arkadaşla merabalaştıktan sonra arkadaşım kızı göstererek
    -caner seren, seren caner dedi
    ···
  • +4 -2
    bekar bir burjuvanın günlüğü
    Özet:zengin bir pekekentin günleri

    Sabah kalktım. Hava oldukça sıcaktı. Saç sakalda birbirine karışmıştı. banyoya geçtim. Banyo dememin sebebi burda sadece küvetin lavabonun ve aynanın olması. tıraş makinesini aldım.Önce kısaltım ardındanda jiletle sinek kaydı ayarında kestim. Losyonumu sürdüm. Almanyadan almıştım.Çok ferah ve kalıcı bir kokusu vardı. Ayrıca rüzgar vurdumu adeta yüzüm serinlerdi. Ardından basket şortumu giydim.Bu şortu amerikaya lakers maçını izlemeye gittiğimde almıştım. Geçen nişantaşındaki LV den aldığım makyaj çantasını parfümlerimi, sticklerimi cüzdanımı ve gözlüğü taşımak için kullanıyordum. Genelde bu el çantası arabamda dururdu. Araba olarak ferrari yada lamborginiyi hiç tercih etmedim. Aradığım karizmadan hep uzak buldum onları.Bir mekanda pahalı ama düşük bel renkli pantolon giyip boynuna zincir takan gece vakti güneş olmamasına rağmen armani marka şapka takan çocuklar gibi gelirdi bana ferrari. Onun yerine aston martinimi hep tercih etmiştim. ingiliz olması ayrı bir hoşuma giderdi. Arabamı özellikle siyah seçmiştim. Siyah asildir çünkü.Bu arabayı hem hertürlü yolda kullanıyordum.Hem yeterince resmiydi. Kısacası şapka takan çocuk yerine italyan kesim takım elbise giyen bir adam hissi veriyordu bana bu araba.O yüzden onu kendime yakın hissediyordum. Giyim benim için bir tutkuydu. Yanlış anlaşılmasın modayı takip etmek için değil. Düzeni severdim. Düzen aseletti. Giyiniş ise aseletin dışa vurumuydu. Renklerim çok klagib ve sadeydi.Çoğu takımımı beymenden almıştım ama ayakkabılarım için durum farklıydı. Milanoya olan seheyatlerimin birinde pahalı caddelerin ara sokaklarından birinde Küçük bir dükkan buldum. ayakkabıyı zorlamayan olması gerektiği gibi yapan 50 lili yaşlarda fazlasıyla iyi giyimli bir adamdı.3 çift ayakkabı için nakit ödedim. ardından kartımı verdim. Bana düzenli olarak yeni modelleri mail atmasını istedim.O 3 ayakkabıdan sonra 6 çift daha ayakkabı aldım. spor olarak giyindikten sonra. Arabaya bindim. Arabamı tarabya big chefsin valesine teslim ettim. Gün içinde giyiceğim takımımı arabanın içine kuru temizlemeden geldiği şekilde düzgünce yerleştirmiştim. Sahilde klagib haftasonu koşuma çıktım. Cuma günleri kullandığım kötü maddlerin etkisini ter aracılıyla bünyemden atıyordum. Koşarken müzik önemliydi. Albümümün en sevdiğim şarkısı wrong side of heaven dı.Bu şarkı bende hep daha uzağa koşma hissi uyandırıyordu. yaklaşık 10-11 km koştuktan sonra big chefse doğru geri yürümeye koyuldum.O sırada bana doğru koşan o kızı gördüm. Uzun kestane rengi saçları vardı. Gözleri yeşil ile mavi arasında giden bir renkteydi. ince bir kızdı ama fiziği oldukça düzgündü. Kilosunun azlığına rağmen bacaklarının fazla ince olmayışı hatta tam olması gerektiği gibi oluşu beni etkilemişti. kafasına bir çeşit bandana takmıştı. altında uzun tayt onun üzerinde ise omuzları açık, köprücük kemiğinin güzelliğini ve boynunun uzunluğınu gösteren, karın bölgesi açık bir tişört vardı. Güzel kızlara herzaman ilgi göstermiştim. Asla kızlar umrumda olmazdı demedim ama bu kızda ayrı bir şey vardı. Sonradan öğrenecektimki adı Seren idi.
    ···
  • 0
    bazen bir kapı kapandığında başka bir kapı açılmaz
    Nehir ilede binevi babaanne sayesinde tanışmıştım.Bi ara bu tanışma yüzünden içten içe babaanneye kızmıştım ama şimdi dönüp baktığımdan anlıyorumki o zamanlar bu tecrübeleri yaşamasaydım şimdiki ben olamazdım.
    Panpalar rez gelirse devam edicem böyle duvara anlatır gibi kendimi kötü hissediyorum
    ···
  • 0
    bazen bir kapı kapandığında başka bir kapı açılmaz
    Yüzümdeki ifadeden bir gariplik olduğunu anlaması beni rahatsız etmişti. Hemen yüz ifademi değiştirmeye çalıştım ve konuyu değiştirircesine."diğerleri nerde?" Diye sordum.Efe eski arkadaşlardandı dertten anlardı. Israrcı olmadı."gelirler birazdan" diye cevap verdi. yanıma oturdu bi dal sigaramı aldı yaktı. Bende ikinci bir tane yakmaya karar verdim.Efe çok uzun yıllardır sigara içerdi.Çember yapmakta oldukça iyiydi.ilk sigaramıda o yanımdayken içmiştim. Babaannesi ile yaşardı. Babası ile annesi ayrı idi. Babası asker olduğundan başka bir şehirde yaşardı. Annesi ile Almanyada hayatını sürdürürdü. Babaannesi onun için herşeydi. Babaannesi bize hep çok iyi davranırdı. Efelerin evi iki katlı idi.Üst katının balkonunun sevimli bir manzarası vardı. bize hep çay börek getiridi.Çok güler yüzlü idi.ilk sigaramı ona kanser teşhisi konduğunda efe ile içmiştim. Efenin dedesi genelde antalyada takılırdı. Orda bir çeşit barları vardı. Hastalık teşhisi üzerine dedisi bizim şehire gelmiş ve babaannesine bakmaya başlamıştı. Bakmak derken.Efe babaannesinin hertürlü işini görüyordu. ilaçlarını veriyor. Hastaneye zütürüyor. Yeri geldiğinde geceleri başında bekliyordu. Aynı şeyi benden istese bende yapardım. lakin babaannesinin emeği ödenmezdi
    ···
  • +1
    bazen bir kapı kapandığında başka bir kapı açılmaz
    Sigaramın dumanı dağılırken daha yeni yeni çember yapmayı öğrenmekteydim.Üstümü değişemediğim için basket oynayacağımız yere erken gitmiştim. daha arkadaşların hiçbiri gelmemişti. Evde neler olmuş olabilir diye düşünüyordum.Bir anda aklıma babamın anneme vurabilmiş olma düşüncesi geldi. Derin bir nefes aldım sigaramdan yavaşça havayı dışarı verdim. Babamın anneme vurduğu düşüncesi içimi sıkıştırmıştı. Daralmıştım tamda koşuya çıkmamı gerektiricek bir zamandı.Ama kıyafetlerim uygun değildi. Babam oldukça iyi bir insandı özünde. Kendi işini yapardı. Elinden gelirse istediklerimi yapardı.Bu zamana kadar hep karnımız doymuştu. Hatta durumumuz iyi bile sayılırdı. Babamın kötü yanı biraz sorumsuz olmasaydı. Gözü hiç yükseklerde olmamıştı. Onun için bir oda bir salon yeterdi.O yüzden kazandığından hiç daha fazla kazanmaya çalışmamıştı.Bu durum ise annemi rahatsız ediyordu. Babamın parasını gereksiz şeylere harcadığını bu yüzdende gerektiğinde hiç doğrı hareketleri yapamadığını düşünürdü. Annem babama yüklendiğinde ise babam hep susardı. Benlede derin meseleler konuşmazdı. Bana hep gülerdi. Derdini tasasınj anlatmaz hep derslerin nasıl ? Nasıl gidiyor gibi sorularla muhabbetimizi sınırlandırırdı. Kafamdan neden kavga ettikleri hakkonda türlü senaryolar kurarken yanıma efe geldi.Efe düzenli basket oynadığımız bir arkadaşımızdı.Onu görünce sigarayı söndürdüm ve ayağa kalktım. Sanırım evdeki durum yüzüme vurmuş olucakki gelir gelmez :"ne oldu lan?" Diye sordu
    ···
  • 0
    bazen bir kapı kapandığında başka bir kapı açılmaz
    Anlatıcaklarım bu sigarayı yaktığım zamandan bu koşuya çıktığım zaman arasında geçen günlerim ve hayat tecrübelerimi kapsayacak
    ···
  • daha çok