• 1 / 1 / 44 entry
  • 21 başlık
  • 448.88 incipuan

dinozorspermi önüncü nesil normal

  • +111 -132
    üstün olan takim
    Tabiki Fenerbahçedir.

    1)Galatasaray stadını kendi bütçesiyle değil devletin parasıyla yapmıştır.

    2)Süper lig tarihinde Fenerbahçenin Galatasaraya karşı olan galibiyet sayısında ezici bir üstünlük vardır.

    3)Türkiyenin en zengin kulübü Fenerbahçedir.

    4)Fenerbahçe 6-0 ı süper lig zamanında kazanmıştır, Galatasarayın kesin olmayan 7-0 skoru ise 1911 dedir.O zamanlar Türkiye bile kurulmamıştı.

    5)Müzesinde en çok kupa bulunduran takım Fenerbahçe spor kulübüdür.

    6)Fenerbahçe öyle büyük bir takımdır ki şike yargılanması olduğu dönemde bile Galatasarayın bu dönemde düştüğü hale düşmemiştir.

    7)En çok forması satılan takım Fenerbahçedir.

    8)Taraftarı en bağlı takım Fenerbahçedir, hedef bir milyon üye projesi başarıyla ilerliyor.

    9)Kadrosu en değerli takım son 15 yıldır Fenerbahçedir.

    10)Fenerbahçe hiçbir zaman borçları yüzünden Avrupadan men edilmemiştir

    11) Fenerbagçe baskette galatasaraydan ne kadar üstündür dememe gerek yok sanırım

    Edit: Hello Kity anlaşmasını yazmıyorum bile barcelona milan gibi büyük takımlarla yapılan anlaşmayı
    ···
  • 0
    beyler toplanın soyunda odasında yaşadığım
    Baştan söyleyim çalıntı hikaye amk şukulamayın ctrl c ctrl v yapıyor
    ···
  • 0
    beyler yumurta kaç gramdır
    Sana kaç lazim ?
    ···
  • 0
    2 gun öncesine kadar koyu bir akpliydim
    Kahkaha ferresi koyun
    ···
  • 0
    sevgilimin memesi çok büyük
    Ne guzel iste amkk
    ···
  • +1
    lise 2 de sigara yaktirma garantili hikayem
    Lise 2'ydi galiba, bahçede dolanıyordum. Gözlüklü bir kız yanıma yanaştı, "Bi' bakar mısın?" dedi. Kızı tanımam etmem. "Bir şey mi oldu" dedim. Meğer bir kız varmış beni seven. Dedi ki; "Bizim sınıfta bir kız var, seni seviyor; ama öyle böyle değil. Belki sana göre güzel bir kız değil ama inan çok seviyor. Senin için gece boyu ağladığına gözümle şahit oldum. Annesi 2 yıl önce öldü, babası da şehir dışına gidip geliyor iş için. Yalnızlıktan olmasa da sevgisizlikten içi kurudu. Ben dayanamıyorum onun bu haline. Bir hafta olsun onun sevgilisi ol ne olur. Dünya gözüyle onun mutlu olduğunu göreyim. Kendisi sana gelemez, e sen zaten ona gitmezsin. Ben yapmak istedim, sana söylemek istedim. Eğer istemezsen anlarım ama yaparsan bir insanı gerçekten ve tam manasıyla mutlu etmiş olacaksın."
    Kim olsa şok olurdu. Ben de oldum, önce inanmadım. Kıza arkadaşının ismini ve sınıfını sordum. Biraz araştırdım kendi çapımda. Sessiz sakin, içine kapanık bir tipti. Çok düşündüm, bir insana yalan söylemek onun mutluluğu için bile olsa doğru mu diye. Sonra onun mutluluğunun daha önemli olduğuna karar verdim ve bir sabah sınıfının bulunduğu koridorda dalgın dalgın yürürken çarptım ona. Kafasını kaldırıp karşısında beni gördüğünde yüzünün ifadesi öyle bir değişti ki, beni sevdiğine o an inandım. "Özür dilerim, görmedim" dedim ve gülümseyerek sınıfıma indim.

    Daha sonra kantinde sırada tam arkasına kaynak yaptım. Kantinci abiye seslendim kız beni fark etsin diye, sesimi duyar duymaz arkasını döndü. Yüzünde yine aynı ifade vardı. Sevgi ve hayranlık yüklü nemli gözleriyle bana bakıyordu. Onun bakışları içimi delip geçmiş ve üzmüştü beni. Yanlış mı yapıyordum? Kalbim hayır diyorsa da mantığım evet diye haykırıyordu. Fakat ok yaydan çıkmıştı artık. Bana gelip durumu anlatan kız arkadaşı sınıfıma uğradı, "Sen ona çarptın ya, hala onun etkisinde. Belki yüz kere anlattı, daha şimdiden onu çok mutlu ettin" dedi. Beraber plan yaptık. Okul çıkışı onlar bir kafeye gidecekler, tesadüf bu ya ben de aynı kafede olacaktım. Sonra selamlaşacaktık ve ben masalarına oturacaktım. Sonra ne olacaktı bilmiyordum.
    Planımız işledi, harfi harfine hem de. Bir tiyatro oyuncusu gibi sahneler planladım ve onları hayata geçirdim... Tanıştık, konuştuk. inanılmaz bir mutluluk ve şaşkınlıkla, ne yapacağını şaşırmış bir halde bana bakıyordu konuşurken. Güldürdüm onu birkaç kere, utandırdım. Muhabbet öyle koyulaştı ki saat geçmiş, fark etmedik. Onu evine bırakabileceğimi söyledim. Evet demedi ama hayır da demedi. Kızardı, utandı, ne diyeceğini bilemedi. Diğer arkadaş bizden ayrıldıktan sonra beraber yarım saat yürüdük. Ben konuştum, o dinledi. O zaten az konuşan ve sustuklarını içinde yaşayan bir kızdı. Vedalaşırken yanağına bir buse kondurdum, utanarak ve hızla eve girdi.

    O gece yatağımda dönüp durdum. "Acaba şimdi ne yapıyor" dedim. Mutlu mu? Neler düşünüyor? içi kıpır kıpır mı? Sırıtıyor mu sebepsiz yere? Ne yapıyor şu an...

    Tabi o dönem cep telefonumuz olmadığı için haberleşme imkanı sınırlıydı. Nasıl olduğunu görmek için ertesi günü beklemek zorundaydım. Bu şekilde tam on gün beraberce gezdik, konuştuk, tanıdık birbirimizi.

    Artık ona "Sevgili olalım" diyecektim. Sonra fark ettim ki ben de heyecanlıyım. Elim ayağıma dolanıyor. Oyun yaparken gerçekten etkilenmiştim ondan. Evet görece güzel değildi ama muhteşem bir kalbi vardı. Okul bahçesinde karşılaştık. Beni öptü yanaklarımdan ve yürümeye başladık. Sonra duvarın orada durup susuştuk. Lafa nasıl gireceğimi bilemedim. Sonra gözlerine baktım ve onunla sevgili olmak istediğimi söyledim. Gözlerinden yaşlar döküldü. Sustu, tek kelime etmedi. Sonra hızla uzaklaştı yanımdan. Öylece kalakaldım.
    Onu o gün bir daha görmedim. Ertesi gün de görmedim. Arkadaşı beni buldu ve o hafta okula gelemeyeceğini söyledi. Çok telaşlanmış ve korkmuştum. Sebebini sorduğumda da biraz rahatsız olduğunu söyledi, ama öyle değildi, biliyordum. "Gidip ziyaret edelim" dedim, "Bence iyi bir fikir değil şu an" dedi. Üzüntüden çökmüş bir halde sınıfa döndüm. Ne derse kendimi verebiliyordum, ne de o neşeli halimden eser kalmıştı. Her teneffüste arkadaşlarım başıma toplanıyor, "Neyin var, bir şey mi oldu, kesin bir şey oldu, ben hiç seni böyle görmedim" gibi şeyler söylüyorlardı. Evet bir şey olmuştu ama ne olduğuna dair en ufak bir fikrim yoktu. Neyi yanlış yapmıştım bilmiyordum...

    Tam altı gün boyunca ondan haber almadım. Ne yüzünü gördüm, ne sesini duydum, ne de evine gidip sormaya cesaret edebildim. içim içimi kemirdi günlerce. Kötü bir şeye sebep olmaktan ölesiye korkuyordum. Hani bir kere görsem, iyi olduğunu bilsem, bir iki kelam etsek karşılıklı, o zaman dinecekti içimdeki sebepsiz fırtına. Sonraki haftanın Pazartesi günü istiklal Marşı için sıraya girerken gözlerim hep onu aradı. Yine yoktu. Hayatımda kendimi hiç bu kadar kötü hissettiğimi hatırlamıyorum. Sınıflara dağıldıktan sonra ben onun sınıfına gittim ders başlamadan önce. Arkadaşını buldum. "Allah rızası için bana güzel bir şey söyle" dedim, iyi mi o? Neden gelmiyor?

    Omzuma bir el dokundu ben onunla konuşurken. Arkamı döndüğümde tam karşımda duruyordu. Yüzüne utangaç bir hüzün çökmüş, gözleri yine nemlenmiş, gülümsemesindeki coşku yerini dudak kenarlarına gizlenen bir umutsuzluğa bırakmıştı. Birkaç saniye konuşmadan bakıştık. "Nasılsın" dedim sesim titreyerek. iyi olduğunu söyledi. Kısa cümleler kuruyordu. Öğle arasında buluşmak üzere sözleştik ve ben sınıfıma döndüm. izafiyet teorisi işte tam da o sıralarda kendini hissettirdi. Öğleden önce 45'er dakikadan 4 ders vardı. Bir de 10'ar dakikalık teneffüsler. Allah'ım bu zaman ne menem bir şeydi, neden geçmiyordu. Dakikaları bıraktım, saniyeleri saydım. Karnıma ağrılar girdi, kalp atışlarım en yüksek seviyedeydi, parmak uçlarım uyuştu, avuçlarım karıncalandı, yanaklarım al al oldu. Sanki 3 buçuk saat değil de, bir o kadar yıl geçti aradan.

    Öğle tatili zili çalınca sınıftan ışık hızında çıktım. Her zaman konuştuğumuz duvarın önünde onu beklemeye başladım, heyecandan buz gibi olmuş uyuşuk avuçlarımı birbirine sürttüm. Yüzümü ellerimin arasına alıp yanaklarımdaki ateşi söndürmeye çalıştım.
    Uzaktan geldiğini gördüm ve toparlandım. Yarım saat sonrasını çıldırasıya merak ediyordum. Ne olacaktı, nasıl bir konuşma geçecekti aramızda? Samimi bir şekilde elini sıktım ve yanaklarından öptüm onu. Neler olduğunu sordum, neden okula gelmediğini, neden bu kadar üzgün göründüğünü, neden "Sevgilim olur musun" dediğimde cevap vermediğini...

    "Sen harika bir insansın, ama ben senin sevgilin olamam. Ne yapmaya çalıştığını biliyorum, neden çırpındığını biliyorum, ama yapamam. Senin sevgilin olup bir süre sonra benden ayrılacağını bilerek yaşayamam. Seni sevmek, uzaktan da olsa yetiyor bana. Sırf ben seni seviyorum diye beni mutlu etme çabanı takdir etsem de, yapamam. Ben böyle mutluyum, sensizliği bile seviyorum inan. Beni çok mutlu ettin biliyor musun, hayatım boyunca unutamayacağım şeyler yaşattın. ama burada kalalım. Senin önce sevgilin, ayrılınca da arkadaşın olamam. Ben senin bir şeyin olmadan da mutluyum."

    Gözlerimde biriken yaşları tutmakta çok zorlandım. Boğazım düğümlendi, tek kelime edemedim. Şimdi ben ona "Ama ben de seni seviyorum, artık gerçekten seviyorum, bir kor oldun göğsümde" desem inanmazdı. Çünkü bir yalanla başlamıştı her şey. kendime kızdım, hem de çok kızdım.

    Üzüntüm tarif edilemeyecek boyutlardaydı. Sarıldım ona, kafasını göğsüme yaslayıp ağladı, beni de ağlattı. Bir süre öylece bekledik. O an ölmek istedim. Kahır denen şey gelip çöreklendi içime. Öğle tatilinin bittiğini haber veren zil yankılandı bahçede. Ağlamaktan kızarmış gözleriyle bana bakıp son kez elime dokundu, ve uzaklaştı.
    Uzunca bir süre birbirimizi görmedik. Korkumdan bahçeye bile çıkmıyordum, görürüm de elim ayağıma dolaşır diye. Aylarca düşündüm, üzüldüm, ara sıra gözlerim doldu. Bana tarifi imkansız bir duyguyu yaşatmıştı o süre boyunca. Hayatıma değer katmış, kalbimde iz bırakmıştı. Sene sonunda tiyatro gösterimizde arka sıralarda otururken görmüştüm onu sahneden. Kalbim delicesine çarpmıştı. Kendini ne kadar gizlemeye çalışmışsa da başaramamış, sandalyeye gömülmüşse de nemli gözlerinin parıltısı onu ele vermişti. Oyun sonrası usulca kapıdan çıkıp giderken gördüm. Bu onu son görüşüm oldu. Arkadaşıyla görüştüğümde babasının işi sebebiyle bir başka şehre taşındıklarını öğrendim. Uzaklarda bir yerlerde hala beni seviyor, hala kendini sevdiriyordu.

    Şimdi nerede ne yapıyor, bilmiyorum. Bir kere daha görmeyi, o güzel gözlerine bakmayı, kocaman yüreğine dokunmayı isterdim. Belki buraları okursa diye yazıyorum; ben seni gerçekten sevdim...
    ···
  • 0
    survıvor kıbrıs fınalı ıfsa
    Beyler SAMPIYON SERKAY OLUYOR BURADA BITTI PROGRAM EVE DONUYOZ
    ···
  • 0
    beyler bildiginiz online oyun varsa yazin
    BEYLER ONLINE OYUN KAPISMASI BASLASIN
    ···
  • 0
    yaklaşık 70 günlük tatilim var ondan sonra
    Git ders calis amkk yaz tatilini gibtir et calismaya basla uniyi kazanirsan hergun sana tatil bunu bil
    ···
  • 0
    dertliyim beyler toplaninda anlaticamm
    kız geldi, o gece çıktık dışarı. erkek arkadaşım var ama ayrıldık sayılır diyor. ben de hoşlandım işte dıbına koyayım ya.

    ama dokunmam. delikanlı adamım ve uğraşmam benim olmayan kızlarla diyorum. gece dans ettik, kız yaklaştı, neyse ki uzamadan eve geldik. ertesi gün geldi çattı. kız zaten 3 günlüğüne gelmiş.
    ikinci günün gecesi de çıktık dışarı. gece de benden hoşlandığını farkettim. eve geldik, konuşmaya başladık. ve sonra uykumuz geldi, sızmışız. sarılarak uyumuşuz
    ···
  • 0
    dertliyim beyler toplaninda anlaticamm
    ben de o dönem hayatımda zor anlar yaşıyorum. okuduğum üniversitede bir dersten kalmışım ve üniversiteyi bitiremezsem iki senelik yurtdışı emeğim boşa gidecek. geceleri uyku tutmuyor stresten. 7 ay sonra dersi tekrar alıp tezimi teslim edip okulu bitirmek istiyorum.

    kız arkadaşım yok o zaman. zaten yurtdışında yaşarken zor. türk kızlarıyla anlaşamıyorum, yabancı kızlarla da düzensiz kısa süreli oluyor.

    tek isteğim uzun süreli güzel bir ilişki yaşam
    ···
  • 0
    dertliyim beyler toplaninda anlaticamm
    2007'nin mayıs ayında tanıştım eski sevgilimle. arkadaşımın arkadaşıydı, ülkesinden benim yaşadığım ülkeye ucuz uçuşlar vardı ve uçağa atlayıp gelmişti. üniversiteden yeni mezun olduğu için sanırım gezmek tozmak yeni yerler görmek cazip geliyordu.

    ben de o da 24 yaşındaydık.
    ···
  • +1
    dertliyim beyler toplaninda anlaticamm
    Dertliyim beyler toplaninda anlaticamm
    ···
  • 0
    köyde siktiğim kuzenimi anlatıyorum beyler
    Anlatilmis hikaye tutmazzz
    ···
  • +2
    babanızla kötü an yaşadınız mı lan
    Eğer yazdıkların doğruysa babanın dıbına koyim
    ···
  • -1
    üstün olan taraf
    Beşiktaşlılar çuku atıp gidiyor salaklar 40 yılda 1 şampiyon oldular Fenerbahçenin hep hakkı yenir
    ···
  • +37 -44
    üstün olan taraf
    Tabiki Fenerbahçedir.

    1)Galatasaray stadını kendi bütçesiyle değil devletin parasıyla yapmıştır.

    2)Süper lig tarihinde Fenerbahçenin Galatasaraya karşı olan galibiyet sayısında ezici bir üstünlük vardır.

    3)Türkiyenin en zengin kulübü Fenerbahçedir.

    4)Fenerbahçe 6-0 ı süper lig zamanında kazanmıştır, Galatasarayın kesin olmayan 7-0 skoru ise 1911 dedir.O zamanlar Türkiye bile kurulmamıştı.

    5)Müzesinde en çok kupa bulunduran takım Fenerbahçe spor kulübüdür.

    6)Fenerbahçe öyle büyük bir takımdır ki şike yargılanması olduğu dönemde bile Galatasarayın bu dönemde düştüğü hale düşmemiştir.

    7)En çok forması satılan takım Fenerbahçedir.

    8)Taraftarı en bağlı takım Fenerbahçedir, hedef bir milyon üye projesi başarıyla ilerliyor.

    9)Kadrosu en değerli takım son 15 yıldır Fenerbahçedir.

    10)Fenerbahçe hiçbir zaman borçları yüzünden Avrupadan men edilmemiştir

    11) Fenerbagçe baskette galatasaraydan ne kadar üstündür dememe gerek yok sanırım
    ···
  • 0
    metroda yüzüne boşalma olayı
    Metro Turizm'in Muğla-istanbul arası sefer yapan otobüsünde muavinin bir yolcunun üzerine boşalması, sosyal medyanın da tepkisini çekti.
    Metro Turizm'in seferinde gerçekleşen iğrenç 'üstüne boşalma' olayı, sosyal medyada büyük tepki çekti. Üniversite öğrencisi C.D., istanbul’daki arkadaşının yanına gelmek için seyahat ettiği otobüste cinsel saldırıya uğradı. C.D. uyurken, yanında mastürbasyon yapan otobüs muavininin spermleri yüzüne geldi.

    C.D. olayı jandarmaya bildirdi. Soyadı öğrenilemeyen G. isimli muavin gözaltına alındı. Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Öztürk, olayı doğrularken, muavin hakkında hukuki işlem başlatacaklarını ifade etti.

    Şirket kaynaklarından yapılan açıklamada muavin G.'nin Eskihisar Jandarma Karakolu'ndaki ifadesinden sonra serbest bırakıldığını söyledi.
    ···
  • +4
    metroda yüzüne boşalma olayı
    Metro Turizm'de yaşanan 'üstüne boşalma' olayına büyük tepki

    Metro Turizm'in Muğla-istanbul arası sefer yapan otobüsünde muavinin bir yolcunun üzerine boşalması, sosyal medyanın da tepkisini çekti.
    Metro Turizm'in seferinde gerçekleşen iğrenç 'üstüne boşalma' olayı, sosyal medyada büyük tepki çekti. Üniversite öğrencisi C.D., istanbul’daki arkadaşının yanına gelmek için seyahat ettiği otobüste cinsel saldırıya uğradı. C.D. uyurken, yanında mastürbasyon yapan otobüs muavininin spermleri yüzüne geldi.

    C.D. olayı jandarmaya bildirdi. Soyadı öğrenilemeyen G. isimli muavin gözaltına alındı. Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Çiğdem Öztürk, olayı doğrularken, muavin hakkında hukuki işlem başlatacaklarını ifade etti.

    Şirket kaynaklarından yapılan açıklamada muavin G.'nin Eskihisar Jandarma Karakolu'ndaki ifadesinden sonra serbest bırakıldığını söyledi.
    ···
  • 0
    ölmeden önce kesinlikle izlenmesi gereken filmler
    SexgibızlaREZERVE
    ···
  • +1
    kaç çugu gelcek merak ediyorum
    Gören çugu görmeyen şuku versin
    ···
  • +2
    ingilizce bilen panpalar başlığa bekleniyorr
    +1 kardeş
    ···
  • +3
    klanlar oynarken gördüğüm güzel kız
    Bi klanlar yüzünden 10 kez kavga ettin amk bırak şu oyunu
    ···
  • 0
    galatasaray ve fenerbahçeden üstün takım beşiktaş
    Farkındaysan rekor diyorsun o rekor bile beşiktaşın elindedir * Kimle boy ölçüşüyorsunuz siz
    ···
  • +11 -25
    galatasaray ve fenerbahçeden üstün takım beşiktaş
    Farketiyseniz galatasaray ve fenerbahçe için açılan başlıklarda hep kupa hep paradan bahsedilmiş

    Fenerbahçelileri biraz da olsa anlıyorum baskette filan tartışılmadan Türkiyenin en iyi kulubu ama gs .. bi uefa kupası var bide basket de bu sene aldığı euroleague e katılmaya hak kazandığı kupa

    Beşiktaşımın hepsinden iyi olduğunun kanıtlarını yaziyim.
    1: Türkiye nin en büyük takımı
    2: derbilerin en fazla kazananı
    3: aldığı her oyuncuyu 2 katına satması
    4: namağlup şampiyon olan tek takım
    5: Galatasaray'a en fazla gol atan takım
    6: Fenerbahçe ye 18 yıl önce kendi sahasında yenen son büyük takım
    7: Avrupa kupalarında en fazla gol atan Türk takımı
    8: akıllı sahası olan ilk Türk takımı
    9: bir sezonda 85 averajla şampiyon olan tek takım
    10: 1957 yılında Galatasaray ı 5 0 yenen ve Galatasaray ın ilk farklı skoru
    11: en iyi marşların Beşiktaşta bulunması
    12: fb gs kavgasının dışında bulunması
    13: her sene en hakeden takım olması
    14: ilk ziraat kupası
    15: ilk cumhurbaşkanlığı kupası
    16: avrupaya giden ilk Türk takımı
    17: çarşı gibi Avrupa nın en büyük taraftar kitlesine sahip olmaları

    Kısacası beşiktAŞKtır. Kimse beşiktaşla boy ölçüşemez

    Şikeci ve parasız takımların şerefsiz takımların taraftarları cugulamaya başlamış
    ···
  • daha çok