0
ben küçükken böyle bizim evin orda bi park oraya gidiyorduk bilye oynuyorduk. çok güzel günlerdi. neyse işte sonra beni hep yeniyordular, bilyeleri hep kaybederdim. ama sonra aklıma şöyle bir şey geldi. bunların arasına dalıp 'kapış malı helaldııırrrrr' diyip bütün bilyeleri çalsam nasıl olur diye. aklıma yattı yapmaya karar verdim. ertesi gün bizim parka gidiyorum yine bakıyorum itin çocukları az sonra başlarına geleceklerden bihaber bilye oynuyorlar. girdim aralarına selam verdim önce. sonra oyunları izledim. bi 5 dakka geçtikten sonra da birden 'kapış malı helaldırrrrrr' diyerekten bilyelere doğru koştum. birkaç saniye içinde yerdeki 10 kadar bilyeyi alarak kaçtım. sonra vurdum bizim aşağı mahalledeki çocukların bilye sahasına. ordakiler benden küçüktüler gelin oynayalım dedim salaklar da hiç düşünmeden tamam dediler. oynadım da oynadım. bilyelerimi çoğalttım. akşam eve gittiğimde 100 adet bilyem vardı. ondan sonraki gün de bizim bakkal memet var adam '5 bilye 250bin' kampanyası başlatmış. onu gördüğümde kafamın üstünde bir ampul belirdi allahıma. dedim o 5 tane 250bine satıyorsa ben de 10 tane 250bine satarım. sonra sattım bütün bilyeleri. o akşam 2 buçuk milyon param olmuştu. o parayla da simit aldım satmaya başladım. sonra sermayemi büyüttüm ve bir simitçi dükkanı açtım. ve en sonunda bir simitçi zincirlerini kurdum. diyarbakırdaki bütüm simitçi dükkanları benim himayemde.
ya işte böyle çocuklar biz fakiriz, bizden adam olmaz demeyiniz; aklı olan herkes zengin olabilir.
son olarak bir özlü söz;
yazı yazmayı biliyorsan, evinin yolunu biliyorsan sen de zengin olabilirsin!
vesselam.