
- 1 / 1 / 30 entry
- 7 başlık
- 164.94 incipuan
bycano önüncü nesil normal
-
0
okuyun bir şey kaybetmezsiniz
evet panpalar Napoli de küçük bir kafedeydim. 2 müşteri geldi.
5 kahve 2'si bizim için diğerleri askıda" dediler, 5 kahve ödeyip 2 tane aldılar.
Askıda kahve nedir , diye sordum Garson ; bekleyin ve görün dedi.
başka müşteriler geldi.
2 kız kendi içtikleri kahvenin parasını ödedi
Bir süre sonra 3 tane avukat a benzeyen adam geldi kafeye
"7 kahve " dedi
3 ünü içtiler ve 7 adet ödediler.
biz konuşmaya devam ederken bir süre sonra fakir bi adam içeri girdi.
Nazik bir ses tonu ile
"hiç askıda kahveniz varmı diye sordu...
Napoli de insanlar bu şekilde birbirlerini görmeden kahve hatta yemek ısmarlıyorlar. -
+1 -1
ingilizceci betül hoca
Orta okuldayım... Sınıfımızda benimle aynı adda ama benim iki katım bir eleman var...
Eleman çok pis; kızlara sarkıyor falan...
Akşam karanlığında okuldan çıkıyorduk ve bu eleman lambaları kapatıp, kızlara dalıyordu; bir kaç erkeği de gaza getirip...
Bende o sıralarda ufacık bişeyim; daha işte 12 yaşındayım ama boy kısa yani o dönem...
Bu yine bigün lambaları kapattı; kızlar bağırışmaya başladı... ingilizceci Betül Hoca girdi sınıfa:
"-kim kapattı lambayı!"
Ya hu insanların soyadları vardır değil mi?
Soyadıyla birlikte söylesenize elemanın adını?
Hoca beni en ön sıradan bir tuttu; bir kaldırdı...
Sağ kroşe iniyo, sol kroşe kalkıyo... O iniyo, ötekisi biniyo...
Kızlar lambayı bir yaktı; dediler:
"-Hocam o değil, ötekisi söndürmüştü!"
Hoca bana bakıyor, dönüyor sınıfa bakıyor, dönüyor bana bakıyor...
Benim kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak;
Boşanır vadilere sırtlara sağanak sağanak...
Kadın beni sıraya oturttu tekrar;
Birde özür diliyor habire, eğilmiş de...
Şeytan içimden;
"Çak şunun suratına iki tane, görsün dayak yemek ne demek!" diyor...
Ya hu ufacık çocuğum yaaa.
Tek eliyle dövebilirdi beni; iki eliyle girişti ya kadın...
Gaddar kadın yaa...
Hala sinir olurum hatırladıkça...
Ya insan az düşünür;
"-Bu çocuk, bu boyuyla o lambanın düğmesine nasıl yetişsin?"
Yuh be yuh...
Nasıl yumruktu o öyle yaa... -
0
şişman olan sevgilim zayıflıktan öldü
panpa tutsun tutmasın önemli değil az önce azap hg ve taladro dinledim efkarlandım içimi dökmek istedim :( -
+2
rüyamdaki arkadaşş 20 lira istedi
beyler rüyamda arkadaşım benden 20 lira istiyordu, vermemek için uyandım mk -
0
ailenizin kıymetini bilin
Beyler şimdi size içime çok dokunan bir anımı anlatıcam.
Şuan biz baya bi maddi sıkıntı içerisindeyiz 5-6 tane kredi ödüyoruz babam 1300 tl maaş alıyor annem ek işte falan çalışıyor bende işe başladım bi pastanede etraftanda borç alarak ödemeye çalışıyoruz bi şekilde
bu dönemde babamda hep aynı kıyafetleri giyiyordu işte 3-4 yıldır dediki kendime bi t-shirt alıyımda 1-2 senede onu giyiyim bari dedi.
Bir gün sonra Colins'ten 35-40 liraya bi lakos almış bi iki gün sonrada ben dedim baba giyiyim mi bi kere dedim tabi oğlum dedi neyse giydim gittim okula takılıyorum felan kızın teki itti sırtım çiviye takıldı lakos yırtıldı amk ama içim paramparça oldu gözümün önünden babamın zorlukları o stresten saçlarını yolduğu anlar geçti eve gittim akşam babama anlattım olayı böyle böyle, beyler adamın bana verdiği cevap şu hatırladıkça hala gözlerim doluyo boğazım düğümleniyo.
Canın sağolsun oğlum orda düşüpte o çivi gözüne falanda girebilirdi sana birşey olmamış ya bişi olmaz dedi orda sarıldım babama gittim odama ağladım ve çalıştığımda ilk maaşımla o lakosun aynısından aynı renginden aldım aldığım günde normal karşılayıp sarılmıştı. sevindiğini felanda anlamamıştım ama annemin dediği şu lafı hiç unutmam; Oğlum baban sana hiç belli etmedi ama gece yatarken hüngür hüngür ağladı mutluluktan mı çaresizlikten mi bilemem ama sen en iyisini yaptın dedi. Bu dünya koskaca bir çınar ağacını dahi ağlatabiliyorsa beyler ben bu yaşam şartlarının yolunu yordamnı gibeyim.. -
+1 -1
şişman olan sevgilim zayıflıktan öldü
Lisenin ortalarındaydık. Yer, içer gezerdik. Okulda kiloları yüzünden dalga geçilen bir kız vardı. Muhattabım olmazdı. Bizim sabit arkadaş grubumuz vardı zaten. Görürdüm dalga geçenleri. Teneffüs oldu çıktık kantinde takılıyoruz. Acıkmıştım bir şeyler alacağım kiloları yüzünden dalga geçilen kız kantine geldi. Abi ismini de bilmiyorum bilsem böyle demem zaten ona. Kantin sırasına geçtik. Çaktırmadan izliyorum. insanlara karşı nasıl davranıyor onu merak ediyordum. Bizim gruptan bir kız vardı. “Sen olmuşsun 100-200 kilo gelmiş hala kantine yemek yiyorsun.” Diye bağırınca utandı, kızardı. Kantinde kalabalık iğne atsan bulamazsın. Kızın dediğini duyup gülenler olunca gitti kantinden. Bende bir şey alıp oturdum tekrar masaya. Başka konulardan konuştuk. Benim arkadaş vardı Eren cüzdanını unutmuş. Konuştuklarından sıkılınca dedim ben alırım diye. Çıktım ilk kata. Sınıf boştu bedenmiş dersleri. Aldım cüzdanı, dalga geçilen kız arka sıraya oturmuş ağlıyor. Aman, boşver diyerek sınıftan çıktım. Sonra geri döndüm. içten ağlıyordu dayanamadım. “Boşver sen onları. Sen kilonla daha güzelsin. Tartıdaki rakamlardan daha değerlisin.” Dedim. Sonra tıkandım ne denir bilmem ki. Kız hala hıçkırarak ağlıyor. “Adın ne?” diye sordum çünkü ona kiloları ile dalga geçilen kız demek istemiyordum. Hıçkırıklarının arasından “Selen.” Kaçtı. Sırtını sıvazlamaya başladım “Bak çok güzelsin.” Falan filan dedim. Gözlerini sildi. “Senin adın ne?” diye sordu. “Mesutcan."Dedim güldü sonra ara sıra okulda görüştük. Zor zamanlarında dalga geçildiğinde geldi bana anlattı. Sonra yaz tatiline girdik. Okul açıldığına kızı görmeye gittim. Bir deri bir kemik. O dalga geçenlerden sonra yediklerini kusmaya başlamış. Hızla kilo vermiş. Pgibiyatriste gitmiş. Aynı zamanda doktora da. Bulimia hastalığına yakalanmış. ilaçlarını düzenli içmesi lazımmış. Ne kadar zayıf olsa da kendini hala kilolu görüyormuş. Abi bir deri bir kemik kalmış. Ona üzüldüm. “Yanımda mısın hala?” dedi zorla. Kafa salladım ve sınıfa gittim. Normalde ben hep onun sınıfına giderdim o benimkine geldi. Anlattı olanları. Pişmanmış ama duramıyormuş hep yedikten sonra ağzına safra suyu geliyormuş kusuyormuş. “Ben yanındayım.” Dedim sarıldık. Günler geçtikçe daha fazla takılmaya başladık. O da günden güne zayıflıyordu. En sonunda farklı bir şeyler hissetmeye başladım ve çıkmaya başladık. Günden güne erimesi, sevdiğimin erimesi ellerimden kayıp düşmesi beni üzüyordu. Konuştuğumuzda kurtulmanın bir yolu olduğunu fakat kabul etmeyeceğini söyledi. Ölümden korkmuyormuş. Kendi kuyusunu kendisi kazmış. Sonra ailesinin zoruyla yurt dışına gitti tedavi olmak için. Ayrılmıştık. 6-7 ay geçmeden bilinmeyen numara aradı. Annesiymiş. Ağlıyordu. Öldüğünü öğrendim. Öğleden sonra gömülecekmiş. Gelebileceğimi söyledi. Ölmüş. Daha dün kiloları yüzünden ağlayan kızı teselli etmiştim fakat şimdi çok zayıf olmaktan dolayı ölmüş. -
0Beyler şimdi size içime çok dokunan bir anımı anlatıcam.
Şuan biz baya bi maddi sıkıntı içerisindeyiz 5-6 tane kredi ödüyoruz babam 1300 tl maaş alıyor annem ek işte falan çalışıyor bende işe başladım bi pastanede etraftanda borç alarak ödemeye çalışıyoruz bi şekilde
bu dönemde babamda hep aynı kıyafetleri giyiyordu işte 3-4 yıldır dediki kendime bi t-shirt alıyımda 1-2 senede onu giyiyim bari dedi.
Bir gün sonra Colins'ten 35-40 liraya bi lakos almış bi iki gün sonrada ben dedim baba giyiyim mi bi kere dedim tabi oğlum dedi neyse giydim gittim okula takılıyorum felan kızın teki itti sırtım çiviye takıldı lakos yırtıldı amk ama içim paramparça oldu gözümün önünden babamın zorlukları o stresten saçlarını yolduğu anlar geçti eve gittim akşam babama anlattım olayı böyle böyle, beyler adamın bana verdiği cevap şu hatırladıkça hala gözlerim doluyo boğazım düğümleniyo.
Canın sağolsun oğlum orda düşüpte o çivi gözüne falanda girebilirdi sana birşey olmamış ya bişi olmaz dedi orda sarıldım babama gittim odama ağladım ve çalıştığımda ilk maaşımla o lakosun aynısından aynı renginden aldım aldığım günde normal karşılayıp sarılmıştı. sevindiğini felanda anlamamıştım ama annemin dediği şu lafı hiç unutmam; Oğlum baban sana hiç belli etmedi ama gece yatarken hüngür hüngür ağladı mutluluktan mı çaresizlikten mi bilemem ama sen en iyisini yaptın dedi. Bu dünya koskaca bir çınar ağacını dahi ağlatabiliyorsa beyler ben bu yaşam şartlarının yolunu yordamnı gibeyim.. -
+1 -1
okul çıkışı kızlar tuvaletinde pompa
en son ders matematik idi.
Yengenizle bir plan yapmıştık okul çıkışı ihtiyaçlarımızı karşılayacaktık.
Çok heyecanlıydım.
Bim den aldığım prezervatif ile yengenize girecektim
Daha sonra zil çaldı herkes çıktı.
Yengeniz biraz tereddüt ediyordu yakalanırsak diye bende korkma bişi olmaz dedim.
Tuvalete girdik okul boş olduğundan dolayı tuvaletler sessiz sakindi bu bizim için adeta bir otel odası kıvamındaydı :D
Yengeniz eteği indirdi tam o sırada ben işe koyulacaktım ki ..
Taaaaakkkk diye bir ses geldi galiba okulun hademeleri idi.
Ve sonra ... -
+4 -2
misafirlikteki külot
Daha sonra suyu içince cişim geldi tuvalete gittim bir de ne göreyim.
Lavabonun altında küçük leğen onun içinde Külotlar var
Sonra bi bakiyim dedim elime aldım ıslak ıslak mk
Her ren külot var Kırmızı Sarı Yesil trafik lambası gibi mk
galiba analı kızlı gibismisler biz gelmeden
Neyse beyler bunları görünce alet kalktı benim sonra çıktım elimi yıkayıp kızın yanına gittim
Dedim külot var lovabonun altında siz hayırdır dedim (şaka lan demedim)
Sonra kızla içerde otururken bizimkiler içeri geldi haydi gidiyoruz dediler üzülmüştüm.
Sonra kızla vedalastik
O gördüğüm Külotlar az da olsa midemi ayağa kaldırmışti
O gün bugün dür kimsenin tuvaletine sicmam kendi evimde girerim * -
+6 -5
misafirlikteki külot
Bende o zamanlar lise 3 e gidiyorum sonra beyler gider gitmez mutfağa kızı gördüm hoşlanmıstım sonra hosgeldin dedi kız ben şok hosbuldum dedim titreyerek alet gergin motor yüklü benim
Sonra su alabilirmiyim dedim kız tabiki dedi suyu içtim (su bahane)
Sonra kız içeri geçti bende geçtim biraz zaman sonra kızın annesi bize siz içerde ders falan çalışın dedi kız tamm dedi ve odasına gittik
Aklımda hep ciks vardı :D
Sonra odada bilgisayar varmış birbirimizi faceden ekledik tanıştık
Daha sonra kız benim yanımda osurdu gençler bende Oha falan dedim ne var dedi sen yapmıyonmu falan sonra güldük.
(Bunlar izmirliymis beyler) -
+7 -6
misafirlikteki külot
şimdi gençler öncelikle selam aleyküm
Bir ara misafirlige gitmiştim pek tanımadığım kişilerdi bizimkiler tanıyormus her neyse misafirlikteki kadın 30 35 yaşlarında taş gibi bişi görseniz osbir cekersiniz.
Birde bunun kızı var hafif balık etli lise2 ye gidiyor bunlar şort giymiş analı kızlı
Sonra içerde otururken ben kızın bacakları süzüyom kız çok tatlı anası da öyle sonra kahve falan geldi içtik beyler kız tepsi ile geldi kahve boslarini zütürecek aldı tepsiyi gitti mutfağa tabi bende bu kızın yanına gidip muhabbet kurmak istiyordum.
kız mutfağa gidince bende mutfağa bi bahane bulurum diye gittim
ve sonra ... -
+2 -1
duygulandığım an
Fırına geldiğimde ortalıkta ekmek görünmüyordu. babamın tanıdığı olan fırıncı (ben pek tanımam)
“Biraz bekleyeceksin oğlum iki üç dakikaya kadar çıkarıyorum,” dedi.
Kenardaki tabureye oturup beklemeye koyulurken, içeriye yaşlıca bir adamın girdiğini gördüm. Eskimiş ceketinin sol yakası altında bir madalya parıldıyor ve yürürken hafifçe topallıyordu.
Selam verdikten sonra, fırıncının tezgâhına yaklaşarak:
Ekmeklerimi alayım! Benim ikizler acıkmıştır,” dedi.
Fırıncı, adamın kendisine uzattığı torbayı alarak tezgâhın altına eğildi ve bir gün öncesine ait olduğu anlaşılan ekmeklerden 4-5 tane çıkardı.
Ben o arada oturması için kendi yerimi o adama vermiş, tezgâhın yanma iyice yaklaşmıştım. Ekmeklerden birkaç tanesinin şekli değişmiş, katılaşmış, taş gibi olmuştu. Fırıncıya sordum:
Neden taze ekmeği beklemesini söylemiyorsun? Biraz sonra çıkacak dedin ya!”
Bayat ekmekleri kendisi istiyor. Çok fakir bir adam. Ona bayat ekmekleri yarı fiyatına veriyorum.”
Kim bu adam dedim
Kendisi Kore gazilerinden. Oğluyla gelini bir trafik kazasında vefat edince, ikiz torunlarını yanına almıştı. Yıllardır onlara bakıyor, hem de çok az bir maaşı var. dedi
Fırıncının anlattıkları karşısında içimin yandığını hissediyor ve ufak da olsa bir şeyler yapmak istiyordum. Fırıncıya yavaşça dedim ki:
Aradaki farkı ben vereyim. Hiç olmazsa bugün taze ekmek yesinler.”
Fırıncı, teklifimi kabul etti. Biraz sonra da fırından yeni çıkan taze ekmekleri adamın torbasına doldururken, şekli bozuk, bayat ekmekleri de tezgâhın altına koyarken ihtiyara takıldı:
Bugün çok şanslısın amca. Çocuklar için sana pasta gibi ekmek vereceğim. dedi
Yaşlı adam, bir evlat sevgisiyle kucakladığı torbayı göğsüne bastırarak kapıdan çıkarken bana döndü ve dedi ki:
“Allah, senden razı olsun evladım. Bugün onların doğum günüydü…” ve ben o an duygulanmıştım -
0
belli bir süre sonra rapi bırakacaksınız
rap diyince milletin aklına ana bacı sövmeler geliyor nedense rap bundan ibaret değil ayrı zamanda sagopa kajmer her kesime hitap ediyor * - daha çok