kurma kollu dildolar 1600lü yıllarda savaşta kocası ölmüş fransız kadınlarının icadıdır .
kolu 24 kez çevirirsin dildo 8 kez git gel yapar . ilginç bir buluş doğrusu şimdiki 2500/d lık giriş çıkışlı java yazılımlı enerji tasarruflu ve su püskürtmeli dildoların atasıdır.

geçen starbucks da elit görünmeye çalışırken kızın biri dikkatimi çekti hemen yanına geçip daha önce adını internetten okuduğum strawberries cream frappucino istedim ve kıza sorular sormaya başladım .
işte seni daha önce görmüş olabilir miyim diyerek konuya girdim.
bizim masaya gelsene ya dedi hemen beraber geçtik aklımda kamasutranın 101 pozisyonu hemen kızı gibme hayallerine girdim sefil zütüme bakmadan.
masalarına oturdum merhaba arkadaşlar diyerek . arkadaşlarının 2si erkek 1i kız tiplerden de anlaşıldığı gibi albay çocuğu olmaları muhtemel binler alaycı alaycı tavırlarla konuşuyorlar. benim kız daha biz tanışmadık ya adın ne deyince utana sıkıla kazanfer dedim kız hemen bir huur kahkahası patlattı ve biz sana gazoo diyelim o zaman dedi o berkecanlar yerlere yata yata gülmeye başladı. utancımdan hemen oradan ayrıldım şimdi evin en ücra köşesine çöktüm bu olayı yaşadığım saatten beri ağlaya ağlaya otuzbir çekiyorum.

ilgi gelirse yıllar sonra bu hikayeye devam edecem

ben acımdan ölüyom adam fetiyeye gel deyip yarama tuz basıyo amk

Yine her sene olduğu gibi yaza girmeden şu güzel hayali kuruyorum . Muğa taraflarında bir yazlığımız varmış yan komşumuz emekli albay cevdet amcanın kızlarıyla takılıyoruz bunlar uzun boylu benim yaşlarda mini şortlarla takılan çok ciksi kızlar. bunlarla bigiblet turu yapıyoz efendime söyleyim kamp yapıyoz falan . Hayal kısmıydı bunlar ama her yaz olan ve bu yaz da olması kuvvetle muhtemel şeyi söyleyim . Yine iğrenç bir içanadolu şehrinde iğrenç bir inşaatta sıva yapıyorum kaderime söve söve güneşte kararıyorum. Akşam oluyor boş bir inşaat odasında kalıyorum. Arkadaşlarla sabaha kadar kova vuruyorum. Böyle kaderin anasını gibiyim . Kaderi ben mi yarattım.

Toplanın mantık hatalarını anlatıyorum.
1-Tinerci sigara isterse paketi elinden alır
2-tirnerci üniversite okumaz
3-Tinerciler genelde kürt veya çingene oldukları için düzgün türkçe kullanamaz

yaşar nuri öztür ü allah sanıyodum :D

yaşım 15 falan akşam bol bol ceviz yedim nerden bilebilirdim ishal edeceğini . çarşıda bir işim vardı tam çarşının göbeğinde osurma isteği geldi osurmamla 5 litre sıvı tak paçalarıma doğru yol almaya başladı bir anda hayattan soğudum kaldırıma çaresizce oturdum paçalarımı çorabın içine verdim sanayiden bir abimi aradım yetiş abi arabayla gel yardıma ihtiyacımvar dedim detayını sormadan hemen geldi o da dövüş var sanmış minibüsle 8 tane işçi getirmiş . minibüsten indi derdimi anlattım işçiler falan bastılar kahkahayı hemen biri gidip bakkaldan gazete aldı minibüsün koridoruna serdiler yüz üstü beni yatırıp eve kadar zütürdüler . evde annem banyoya kadar olan yollara gazete serdi damlata damlata girdim banyoya

merhaba a dostlar
ben yaklaşık 2 senedir hiç bir duyguyu yaşayamaz oldum kesinlikle aşık olamıyorum , korkamıyorum , ağlayamıyorum , doğru düzgün mutlu olamıyorum duygulanamıyorum bunun sebebi nedir

Geçenlerde arkadaşla geceleyin biraları alıp ırmak kenarına gittik içtik sonra da kuytu bir yere olta takımlarını atıp eve döndük . Sabahleyin erkenden yola çıktık hasılatı toplamak için birde baktım ne göreyim bizim bölgede 2 kişi var yanlarına vardığımda poşet poşet balık tuttuklarını fark ettim bi baktım bizim olta takılmarı yerinde yok bu iki kişinin yanına vardığımda afgan olduklarını anladım biri elinde çamaşır ipiyle bağlanmış çapayı atıp atıp dibe takılan takımları topluyor yanına vardım
selamun aleyk hacı abi bizim olta takımlarına siz mi musallat oldunuz diyerek konuya girdim
yog agbiy biz ellemedik vallahi dedi ama saat sabah 6 idi biz buradan gece 2de gibtir olup gittik o zifiri karanlıkta bunlardan önce hangi dıbına koduğum gelip de karanlıkta oltaları bulup çıkaracaktı ki ?
Bayağı bi üsteledim siz mi aldınız diye fakat itiraf ettiremedim olta takımları ortada yoktu çantalarına varana kadar her yeri aradım bulamadım dünyanın parası gitmişti amk tam kan beynime sıçradı gözlerim döndü ki afganın birini vurup yere yatırdım dıbını gibtiğimin hırsızı dedim bütün balıklarını aldım ellerinden ve ordan uzaklaştım

beyler ne yapacağımı şaşırdım kız sürekli kaçır beni diyo beni evliliğe özendirecek şeyler söylüyo öyle bişer yaparsam babam beni istemeyecek haliyle başka evde yaşamam gerekecek 19 yaşındayım bu yaşta böyle bi yükü kaldırabilir miyim bilmiyorum

brillant, prestij, ashima , camel, marlbora kaç papelim varsa ona göre

ulan bir aklım diyo kaçırıyım bir aklım da diyo ki üniversite okuyon üni terk olup işsiz elin kızını açlıktan mı öldürecen ama kız beni aşırı teşvik ediyo sürekli beni kaçır diyo ne yapacağımı şaşmış durumdayım bir bilge çıkıp yol göstersin bana zevzekler yorum yapmasın lütfen

yalnız o film sen doğmadan 10 sene önce çekildi

bu arada ben de 187ye 90 kg

neyse düğünde bi baktım kuzeni dansa kaldırıyo kuzen direk bana havale etti ben yine sesimi çıkarmadım . düğün bitti hala kızların peşindeydi zütveren . tam arabalara binip memlekete yola koyulacakken erkek kuzenimi yanıma aldım bu anasını gibtiğime tüm hiddetim ve kudretimle giriştim kafasına aldığı ağır darbelerden direk yere indirdim kuzenle beraber bunu yerde hoşaf ederken birden onun da kuzenleri geldi . düğün salonunun önünde iş iyice büyüdü bi baktım ardıma benim diğer kuzenlerim de yanımda . kalabalıktan onlar ağır bastı bizimkileri dağıttılar ama ben öcümü almayı başardım o abaza tekkaş zütverende ağız surat bırakmadım tam savunma yaparak arabalara doğru çekilirken binin biri üstüme atıldı sağ bacağımın arkasında bi kıramp hissettim işin aslını arabaya binince akan kandan anladım ki huur evladı bıçağı bacağıma sokmuş hiçbirşeye değil yırtılan 150 papellik kumaş pantolonuma yanarım . ama değdi yine olsa yine yaparım bunu

bir değil iki değil kızların peşini bırakmıyo bin neyse kına gecesi bitiminde buna gel diye işaret edip kuytuya çektim . elim sağ cebimde bıçağımda duruyo nolur nolmaz diye
hayırdır noluyo neye dolanıyon sen dedim
-kardeş kusura kalma yanlış anlamışın beni dedi . neyse sıkıntı çıkarmayalım dedim olayı kapattım . kapatmam gerekti
kendimi tutmam gerekliydi çünkü ertesi gün düğün bilmediğim bir memlekette 24 saat içinde beni uçururlardı . ertesi gün düğünde pek yüzünü görmedim ama sonlara doğru tekrar karşılaşmaya başladım . kinim soğumamıştı içim içimi yiyordu doğru anı bekliyordum

devamı geliyor .

not:o elazığlıysa ben de sivaslıyım

Beyler başlıyorum

bir ay önce elazığa kuzenimin düğünü için gittim (oraya kız verdik)kına gecesinde kürtler saatler boyu aynı halay havasını açmış kürt karıları ortada aynı figürlerle döktürürken beynim uyuşma noktasına gelmişti ve birden türkçe bir halay çalmaya başladı hemen bizim kuzen kızlar falan kalktı başladılar halay çekmeye neyse bir halay iki halay derken bi baktım 190 boylarında benim yaşlarda (19) bir kürt bini bizim kızlara sırnaşıyo halaya dahil olmaya çalışıyo bunu gördüğüm anda beynime kıramp girdi aşırı kıskanç bir insanım amk

devamı geliyo

4. raporum kayseri raporu .

iklim olarak karasal veya ne tak yediği belirsiz diyelim .

halk olarak gayet uyanık cin fikirli
esnafları sizi dükkanın önünde görse birden kendinizi içerde bişeyler alıyoken bulursunuz zira adamların size bi sakso çekmediği kalıyor o derece kurnazlar.
belirli bir yemekleri yok . mantıları var soya koymuşlar içine bir kaşıktan sonra kesti daha yiyemedim
sivaslılarla aralarında geçmişten gelen bir husumet var bu yüzden onları barındırmıyorlar .

kayseri raporum bu kadar .

ultra killl momomomonster killl

seni hayatımdan 2 kıssa anlatarak o şifreyi vermeye ikna edeceğim .

1-Sen hiç am am diye ağlayarak gece uykusundan uyanıp da 31 çektin mi ? ben çektim işte .
2-sen hiç yağmurlu kapalı havada perdeleri çekip evin en ücra köşesinde ağlayarak akşama kadar 31 çektin mi ? ben çektim işte

3. raporum yozgat ili raporu .

il dedim düzeltiyorum yozgat köyü diyecektim
çok küçük şehirleşme oldukça az .
ormanlık alan şehir yerleşiminin 20 misli kadar bu yönünü çok sevdim .
iklim olarak karasal
oldukça sakin sükunet içerisinde ne olup bittiğinin farkında olmayan insanlarla dolu bir il (pardon köy)
kızları güzel değil
yemek konusunda ise kendilerine has bir yemekleri yok . genelde sivas köftesi satıyorlar .

yozgat raporumu sonlandırıyorum .

2. raporum elazığ raporu .

iklik olarak sıcak nemli ve havasında bol miktarda toz pislik barındıran bir il .

şehirleşme olarak merkez oldukça içi kenar mahallelerse aşırı derecede kötü .
Yemekleri kötü ve misafirperverlikleri çok kötü . tarihi yapıları ise gezilmeye değer .

elazığ raporumu sonlandırıyorum .

An itibari ile yaklaşık 30 ili gezmiş ve hepsinde en az 2 gün kalmış bulunmaktayım . teker teker bütün illerin raporlarını paylaşmayı düşünüyorum

Diyarbakır raporumu sunuyorum

iklim olarak çok sıcak şehirleşme olarak gayet büyük
medyada yansıtılanın aksine halk devleti değil devlet halkı gibiyor . devlet ağır derecede sindirmiş bu ili .
misafirperverlik ve yemek konusuna gelince misavirperverlikleri orta derece yemekleri de orta derece güzellikle . ve de olaylar hala dinmiş değil kaldığımız yer dağlık bir bölgedeydi ve gece sabaha kadar gümbürtüler kesilmedi 4 gün boyunca . devamlı helikopterler arayış içerisinde ara sıra f16 konvoyları geçmekte .

diyarbakır raporumu sonlandırmak istiyorum .

ben 2011 yazının başlangıcında ilk hesabımı açmıştım o hesabım ferre paylaşımından banlandı