- 1 / 1 / 34 entry
- 1 başlık
- 174.23 incipuan
babaz "Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın."
-
0
ben bir nekrofiliyim
Kardeş hikayeyi bitir lütfen cidden son zamanlarda okuduğum en hikaye olabilir -
0
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Gerçek isimlerini vermedim hiç bir karakterin kızın ismi ifşa oldu dıbınakoyuyum -
0
toplanın şeytani planımı anlatıyorum
Kardeş esrar yeşil tütün benzeri birşey müshil dediğin şey ise hap biliyorsun değil mi? -
+1
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Sonuna kadar haklısın kardeşim. için temizse zaten en doğru insanın en doğru zamanda çıkacağına inanıyorum ben. Gördüğün gibi bir kızın peşinde koştum Ankarada okuma kapasitem varken Bartında sürünüyorum. Şukular için teşekkür ederim, iyi forumlar. -
+1
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Kardeşim gibişmek için açık açık hiç bir kızla sözlenmedim henüz. Bunu hep imalarla getirdim dile. Mesela yarın sizin eve geleyim bana kahvaltı hazırla gibi. Bu arada güldüm yorumuna, kaptın şukuyu. -
+6
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Ve bu olayların üstünden tam 9 ay geçti. Ben çoktan kübrayı unuttum ama insanın yediremediği şeyler var beyler. Bana bunu nasıl yaptı? Ben neyi ekgib yaptım acaba? soruları ömrüm boyunca kafamı tırmalayacak. ilerde kuracağım hiçbir ilişki sağlıklı olmayacak hep bir güven problemim olacak. Size tavsiyem kimseye hak ettiğinden fazla değer vermeyin. Şimdilerde bir kız arkadaşım var 1 ay kadardır. Ama hala ısınabilmiş değilim ısınacağımıda sanmıyorum. Hiç birşey dikiş tutmuyor çünkü. Tutsada dikişin izleri kalıyor. Buda hikayenin sonu, okuyan- okuyacak herkese sonsuz teşekkürlerimi sunarım. -
+2
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Bartından iki haftada bir geliyordum, direk Kübranın yanına gidiyordum. sürekli gibişiyorduk aramız mükemmeldi. 2014 Kasım ayının 9unda Ankaraya geldim yine. 11 inde okul çıkışı aldım evlerine gittik yine gibiştik ve aramızda şu muhabbet geçti;
Babaz : Kübra daha önce defalarca ayrıldık senin hataların oldu benim hatalarım oldu ve ben seni her seferinde affettim. Ama bana yapacağın bir hata var ki eğer bu olursa iki dünya bir araya gelse affetmem seni.
Kübra : Neymiş o?
Kübra : Asla yapmam emin olabilirsin.
O gün onlardan çıktım eve gittim beyler akşam üstü bilgisayara geçtim facebookta dolaşıyordum. Kübranın profiline girdim kim neyi beğenmiş filan bakmak için. Orhan diye bir çocuk sürekli bunun durumlarını beğenip yorum atmış. Çocuğun profiline bir girdim kapak fotoğrafında kübra var. Aradım Kübrayı bu ne dedim. Bende sen ne zaman göreceksin diye bekliyordum çocukla arkadaştık ama o öyle görmüyormuş söylücem kaldıracak dedi. Sakin olmam gerektiğini düşündüm tamam dedim sadece. O gün hiç konuşmadık başka. Sonraki gün sabah kalktım çocuğun profiline girdim hala duruyordu fotoğraf. Kübra hala duruyor dedim ya dursun sanki nolacak filan saçmalamaya başladı. Giberim senin mezhepini ben çocuğa mesaj atıyorum dedim. Sakın mesaj atma arkadaşlarıma karışırsan nolacağını biliyorsun filan dedi çokta gibimde sanki dedim. Çocuğa mesaj attım. Şöyle bir muhabbet geçti;
Babaz : Birader kapak fotoğrafındaki kız benim 2 yıllık sevgilim yalnız noluyo?
Orhan : Nasıl yani siz çıkıyor musunuz?
Babaz : Nerdeyse söz bile taktık.
Orhan : Kusura bakma kardeşim kaldırıyorum ama durumlar hiç bildiğin gibi değil dedi.
Dedim hayırdır nasılmış durumlar? Ben bu kızla 1 haftadır çıkıyorum dedi. Vay ananı avradını gibiyim dedim. Aradım Kübraya ana avrat sövdüm ve sosyal medlalardan herşeyden engelledim. Ondan sonra bir iki kez ulaşmayı denedi yine küfrü bastım. -
+1
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
istersen inanma kardeşim, anlattıklarımda en ufak bir yalan yok. -
+2
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Nisandan sonra herşey rutin geçti. Defalarca ayrılıp barıştık. Haziran ayı geldi, lys sınavları yaklaşıyordu. Ve kübra her zaman ki golünü attı, sınavdan bir hafta önce ayrıldı yine. Lys sınavları bitti ne iyi ne kötü geçti diyebillirdim. Sonuçlar geldi, 223 bindi bölümümdeki sıralamam. Yerimden oynamamıştım kısacası. Bu arada Kübra ile barışmıştık ve aramız çok iyiydi. Tercihleri yaptım, Ankaraya yakın yerleri yazdım. Ramazanda Kübrayla yemeğe çıkmıştık ki, sonuçlar açıklandı. Bartında bir mühendislik. Gidip gitmeyeceğimi sordu, gideceğim dedim. Zaten Ankaraya 3.5 saatti 2 haftada bir geleceğime söz verdim ve anlaştık. Beyler ben az buçuk bilgisayardan anlarım, bir gün bana mesaj attı bilgisayarım bozuldu yarın bi bizim eve gelip bakabilir misin diye. Olur dedim. Sonraki gün evlerine gittim, bilgisayara baktım birşeyi yoktu aslında tarayıcıya bu üstte çıkan radyo filan oluyor ya o virüslerden girmiş 5 dakikada hallettim. Kahvaltı hazırlayım dedi, olur dedim yemeği yerken birden kucağıma çıktı Kübra napıyosun dedim sence zamanı gelmedi mi dedi. O ana kadar Kübra hakkında öyle birşey düşünmemiştim. Bilen bilir severseniz aklınıza öyle şeyler gelmiyor. Yatakodasına gittik arkadan 3 4 posta bastım ben buna. Sonra eve gittim pişman olup olmadığını sordum pişman değilim dedi. Ve biz bunu daha sık yapmaya başladık. Yazın sonlarına doğru yine onların evdeyken bir an kendimizi kaybettik, kızın bekaretini bozdum. Çok ağladı ben bunu istemiyordum diye, bende malım ya zaten kızlık dikimini yaptıracağımıza dair söz verdim. Yavaş yavaş para biriktirip halledecektim. 2 hafta hiçbirşey yapmadık sanki bu olay olmamış gibiydik. Bir gün mesaj attı önden yapalım mı diye, olur dedim. Gittim önden yapmaya başladık. Ve bu olay resmen bağımlılık yaptı beyler sürekli yapıyorduk. Okullar açıldı, Kübra artık ben olmadığım için okul değiştirmiş başka bir okula geçmişti. -
+3
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Bazı ayları atlaya atlaya gidiyorum beyler, çünkü kayda değer şeyler yaşanmadı. Bir kaç kere ayrıldık ve ben yine yine affettim. Mart ayının başındaydık. iyice telaş sarmıştı beni, 15 gün sonra ygs sınavı vardı. Hayatımı etkileyecek sınavdı bu resmen. Ve ben olan olaylar yüzünden adam akıllı çalışmamıştım. Halbuki potansiyelimde vardı. Parasız yatılı ve bursluluk sınavı var bilirsiniz 6. sınıfta kazanmıştım ta lise boyunca bursla okudum. Sınav öncesi geldi çattı sabahı sınav vardı. Nereleri yazacağım konusu açıldı, bilirsiniz ya uzun vadeli hayaller işte. Ankarayı olmazsa yakın yerleri yazacağımı söyledim. Kesinlikle Ankara olacak dedi, olmayadabilir çok umutlanma çalışmadım dedim. olmazsa senden ayrılırım dedi ve böyle saçma bir sebep yüzünden yine kavga ettik ayrıldık. Ulan sınav öncesi ayrılınırmı huur çocuğu. Sonraki gün sınava girdim ve tak gibi geçti. Sınav sonuçlarıda tak gibiydi. Kendi alanımda-mf- de 220 bininci oldum. Ama hala bir şans vardı %60ı lys ile geliyordu sonuçta puanın. Bu arada kübrayla barışmıştık. Ve ben az buçukta olsa ders çalışmaya başlıyordum. Herşey normal gidiyordu ta ki nisan ayına gelene kadar. 28i yıl dönümümüzdü ve biz bir hafta kala ayrıldık yine sudan sebeplerle. O yüzüğün elime kaç kere verildiğini bilmiyorum. Yıl dönümü geçti ve biz 2 hafta sonra anca barışabildik. Zaten alışmıştım artık biliyordum barışacağımızı hediye almaktanda kurtulmuştum. iliğimi sömürmüştü huur resmen zaten. -
+4
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Ekim yaklaşıyordu. 12si onun 15i benim doğumgünümdü. Hediye almak gerekti. Ve aramız mükemmel gidiyordu beyler karı koca gibiydik resmen. Ben Ankaranın kenar mahallelerinden birinde oturuyorum. Biraz daha açık olmak gerekirse kuzey tarafında. Bilen bilir oraları; çinçin, doğantepe, siteler tarafları. Evim bu taraflarda bir gecekonduydu. Ve ben uyşyturucu içinde büyüdüm beyler. Yan komşumuz 65 yaşında kendi yetiştirir kendi içerdi. Sokaktaki 3 insandan birine sorsanız bulabileceğiniz birşeydi uyuşturucu. Mahalleden tanıdık abiler vardı bu işle uğraşan. Banada hızlı ve çok para lazımdı. Mahallenin abisiyle konuştum birgün yardımcı olmam karşılığında 150 lira para vereceğini söyledi, kabul ettim. 150 liramı aldım beyler. Hediye bakıyordum Kübraya bir fikir geldi aklıma. Zaten aramız çok iyiydi, ve ben hep böyle gideceğini sanıyordum o zamanlar. Altın 8 ayar bir tektaş aldım. Ergenler gibi nişanlandık muhabbeti değil sadece bazı şeylerin daha net anlaşılması için. 12 ekim sabahı okulda kalan bir kaç arkadaş grubunun içinde uzattım yüzüğü. Ağladı boynuma sarıldı, aşırı mutlu görünüyordu. Bak dedim, bu sene benim lisem bitiyor, üniversiteyi kazanacağım sonra sende yanıma geleceksin. Üniversitede bu meseleleri ailemize açıp sözleneceğiz dedim. Seve seve kabul etti. Senin doğum günündede kutlamayı ortak yaparız dedi. Uyar dedim. El mecbur dayımdan para istedim beyler, sağolsun beni kırmadı 200 lira para verdi. Özel yapım pasta yaptırdım, kalanlarınıda gün içnideki giderler için kenara koydum. 15 ekim günü geldi, toplandık bir kaç arkadaşla. Hediyeni vermeye geldi sıra dedi ver bakalım dedim. ikimizin fotoğraflarının olduğu bir albüm yaptırmış, hediyenin iyisi kötüsü olmaz zaten beğendimde. O gün öyle geçti ve yavaş yavaş yılbaşına yaklaşıyorduk. Yine hediye almak gerekti - ki şükür ailemin maddi problemi düzelmişti-. Bir kutu içine bonibon vs doldurdum birde mektup yazıp verecektim. Yılbaşında arkadaşlar ve kübrayla beraber içmeye başladık. Benim zor maddi zamanlarımda beğenipte alamadığım pahalı bir monr vardı, unutmamış onu almış getirmiş. Ve ben bunu önemseyen bir insanın kötü olamayacağı fikrine iyice kaptırdım kendimi. -
+5
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Önemli olup olmadığını sordum
önemli değil ama kendini yormayacaksın üzmeyeceksin, sigara alkolden kesinlikle uzak duracaksın dedi. Tamam dedim, bide hipertansiyon olduğunu
söylediler. Durduk yere çat diye tansiyonumun 18e çıktığını bilirim beyler. Allah kimseye vermesin çok zor birşey. Kübraya durumu anlattım,
anlattıktan sonra ona birşey oldu sanki. Bana acıyormuş gibi davranıyordu. Sanki ölümüme az kalmış son demlerimi yaşıyormuşum gibi.
Bunun sebebini sordum ve yine tartışmaya başladık.. En son cümlesi 5 dakika koşsa kalbi durma ihtimali olan biriyle gelecek yapmak zaten zor
daha üstüme gelme dedi. Hiçbirşey demedim, birsürü özürdiledi kabul etmedim. Görüşmek istedi görüşmedim. Ama üzülüyordum, gururu filan hiçe
saymıştım resmen. Aşık olduğumu sanıyordum o sıralar, takıntıymış meğer ötesi değil. Okulun açılmasına yakın dayanamadım en sonunda görüşmek istedim.
Birsürü yalvardı ve yine yine affettim. Neden? Çünkü gerizekalıyım? Neden? Çünkü seni asla bırakmayacağım diye söz verdim. Birsürü karaktersiz
insanın ortasında adam'ı oynamaya çalıştım çünkü. Ama efendilik asla prim yapmayacaktı. Okul açıldı, sanki Kübra değişmişti. Artık daha anlayışlıydı
ve benim üniversiteye giriş senemdi. Ders çalışmam lazımdı, kafamı toparlamam lazımdı. Yavaş yavaş hastalığada alışmıştım. Sonuçta hayatta
herşey gelebilir insanın başına beyler. Devam etmek gerek. -
+3
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Ve o sırada kübra mesaj attı beyler. Haklı olduğumdan aynı şey onun
başına gelse aynı tepkileri vereceğinden ve özürdilediğinden bahsediyordu. Ve yine aynı hata direk affettim. Doktora gitmek yerine Kübrayla
buluştum geçen zamanı telafi etmek adına, olan biteni anlattım. Bir kaç gün sonra pgibiyatrime tekrar gittim ve anlattım yaşadıklarımı.
ilaçların yan etkisi olduğunu ilacı bırakıp bir kardiyologa görünmemi tavsiye etti. Hacettepe kardiyoloji bölümüne gittim. Birsürü test yaptı huur
çocukları. Boynuma garip bi alet bağlayıp 24 saat boyunca kalp atışlarımı ölçtüler vs vs. Ve beyler bu sıralarda yeni birşey daha başlamıştı.
Hiçbirşey yokken, hatta gülüp eğlenirken birden bire sol kolum kaskatı oluyor ve titremeye başlıyordu, acıdan hareket dahi ettiremiyordum.
Direk acile zütürdüler ve bir kaç gibik test daha yaptılar ve sonuç belli oldu. insanlar doğduğunda kalplerinde bir açıklık olurmuş ve
zamanla onun kapanması gerekirmiş, bende o kapanmamış. Yani dedim doktora kalbinde 9 milimetre delik var dedi. -
+3
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Herşey güzel gidiyordu, ben öyle sanıyormuşum meğer. Okul kapanmadan bir iki hafta önce ayrıldık. Sebebide sadece facebook profilinde olan
erkek sayılarıydı. Yaz başlamıştı, ama ben unutamıyordum. Zaten çoğu arkadaşımıda kaybetmiştim. Sadece 2 arkadaşım kalmıştı resmen dert anlatabileceğim.
Odamdan dışarı çıkmıyordum ve gerizekalı gibi ağlıyordum * Düşündükçe hala utanırım. Ailem bu durumumu fark etmiş olacak ki konuşmak istediler benimle.
Olayları anlatmadım ama depresyonda olduğumdan bahsettim. Pgibiyatri yardımı almak isteyip istemediğimi sordular, kabul ettim.
Ankara/Kavaklıderede Madalyon Pgibiyatri Merkezi var, bilen bilir. Oraya gittim, 1 ay kadar doktorlar muhabbet ettik resmen. Ondan sonra
hap tedavisine başlamak istedi, onuda kabul ettim. Battı balık yan giderdi sonuçta. xanax, prozac ve concerta adlı ilaçları yazdı. ilaçları
kullanmaya başladım 2. haftadan sonra gördüm etkilerini. Rahattım resmen, hiçbirşeyi umursamıyordum. Şöyle örnek vereyim, sıhhıyede otobüs
beklerken - ki 30 dakikada bir gelir- sigaramın yarısı vardı, otobüs geldi ve sigarayı atamam dedim binmedim. Rahattım anlayacağınız. Ama ilaçların
yan etkileri vardı resmen günde 3 saatten çok uyuyamıyor, ve adam akıllı yemek yiyemiyordum. ilaçlara başlamadan 80 kilo olan ben 1 ay içinde
65 kiloya düştüm. Ve 1. ayın sonuna doğru vücudumda garip değişiklikler oldu, kalbim birden bire hızlı hızlı çarpıyor, birden acıkmışım hissi
geliyor elim ayağım boşalıyordu. Doktora gidip danışmaya karar verdim. -
+4
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
istanbul gezisi dönüşü resmen kendimi tamamen kıza kaptırmıştım. Garip bir heyecan vardı içimde. Sanki bigiblet sürmek gibi. Dengede kalmanın
verdiği hazdan bahsetmiyorum, bigibletten düşerken ki o korku gibi. Kaybetme korkusu. O zamanlar farkedemiyordum ki, çevremdeki çoğu arkadaşımı
yavaş yavaş kübra yüzünden kaybediyordum. Çevremdeki arkadaşlarım sürekli onun hakkında kötü anlamda uyarıyordu, hep yanlış anlıyordum aram
bozuluyordu. Gün geçtikçe kübra ile aramızdaki bağ arttı. Gerçi ben öyle sanıyormuşum. Kübra bana herşeyini anlatmıyordu, birşeylerden şüpheleniyordum.
ne olduğunu bilmiyorum ama insan sezer ya hani, o biçim. Bir gün yanyana otururken telefonu çaldı. Can arıyor yazıyordu ekranda. Meşgule attı
kim o dedim. Sapık dadandı başıma aradı öylesine açtıım adım can diye kendini anlatmaya başladı beni tanıyormuş ama nerden tanıştığımızı söylemedi
dedi. Ver numarasını dedim, vermem bozma huzurumuzu dedi. Sanki ben Alirıza beyim, huur evladı. Mırın kırın etti ama en sonunda aldım numarasını
aradım kimsin dedim can sen kimsin dedi babaz ben bilgenin sevgilisi ne arıyosun lan kızı huur çocuğu dedim. Adresini ver dedi küfretti
verdim adresi ne zaman geleceksin dedi akşam 6 gibi ordayım görüşücez dedi kapattı. Mahalleme gittim akşam 6 oldu 7 oldu gelen giden yok.
Bilirisiniz numarayı facebookun arama kısmına yazınca bazı profillerde bulabiliyorsunuz. Çocuğun profilini bulup mesaj attım. Neden gelmedin diye
gibtirgit dedi engelledi beni. Bende çok umursamadım, sonuçta adres isteyipte gelecek yüreği olmayan insanlara vuracak kadar aciz değiliz. -
+1
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
eve yeni geldim beyler, 10 dakika içinde yazmaya başlıyorum. Sonuna kadar hikayeyi anlatacağım. -
+8
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Bu olay olduktan sonra 2 hafta hiç bir problem yaşamadık. Hatta ortak ufak bir not defteri aldık sürekli bir gün o, bir gün ben içine afilli
cümleler yazıyorduk. Birbirimizi şişiriyorduk anlayacağınız. Neyse gezi günü geldi çattı. Gece 4 te okulun önünden kalkacaktı otobüs. Ablası
bırakacaktı Kübrayı. Ben okula yürüyerek gelmiştim arası pek yoktu zaten. Sonunda geldi kübra, uykudan uyanamamıştı bile direk otobüse geçtik omzuma yattı uyuyakaldı.
Sabaha doğru uyandı, herkes uyanıktı bağıran şarkı söyleyenler filan vardı. Ben bir taraftan öğrencilerin kontrolüyle bir taraftan Kübrayla uğraşıyordum.
Bitmiyordu huurun isteği. iyi kötü derken istanbula vardık. Ayşede otobüsteydi, hatırlarsınız sınıftan Kübrayı tanıyan yakın arkadaşım. Şilenin o taraflarda sahile gelmiştik ben bişeyler almak için
markete gittim o sırada Ayşe geldi yanıma.
Ayşe : Babaz günün nasıl geçiyor?
Babaz : iyidir kardeşim senin?
Ayşe : Benimde iyi ama, ya bak babaz demin kübrayı gördüm oturduğunuz yerde bir kaç erkekle konuşuyordu
Babaz : Nasıl lan dur gidip bakayım sende gel
Beyler bi hışımla gtitim Kübra tek başına oturuyodu bağırmaya başladım sen napıyosun filan noluyo babaz yok öyle birşey diye inkar etti. Ayşe dedi, dedim. Yalan söylüyo o filan diye
Ayşeye küfretmeye başladı. Ayşeyle tartışmaya başladı Kübra. Ayırdım, uzaklaştırdım Ayşeyi. Ve 2. hata, 3 senedir can ciğer kardeşim dediğim insanın yerine 2 haftalık bir huuru tercih ettim.
O günden sonra Ayşeyle hiç konuşmadık. -
+3
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Sanırım şuan okuyan yok beyler. Yarın akşam yoğunluğa göre devam ederim. Hikayeyi buraya kadar okuyanlar ilk entryi şukularlarsa sevinirim. -
+7
4 yılımın berbat oluşunu anlatıyorum
Sınıfta Ayşe diye
bir arkadaşım vardı. Ayşe demin böyle böyle birşey oldu dedim. Aa Kübra o bizim serviste çok iyi kızdır filan dedi. Sonra eve gittikten sonra Ayşenin arkadaşlarından Kübrayı bulup
arkadaş olarak ekledim. isteği kabul edip mesaj attı Kübra. Nasılsın babaz diye. iyiyim filan öyle boş sohbet yaparken bana numarasını verdi ben dershane için evden çıkacağım
istersen mesajdan devam edelim dedi. Olur dedim, mesajlaşmaya başladık. Okulda kendimi çok yalnız hissediyorum filan dedi. Hayırdır dedim. Okulda beni sevmediler, arkadaş edinemedim
filan dedi. Bende kızı düşürcem ya ben senin yanında olurum kimse sana bişey diyemez 3. sınıfım ben filan kızla voltranı kurdum. Okulda filan ben sigara içerken sevgilimmiş gibi
koluma giriyordu yanımda duruyordu, benle takılıyordu hep. Geziye tam 1 ay vardı. Cuma günü okul çıkışında konuşuyorduk, haftasonu bişeyler yapalım mı dedim. Olur bana uyar ayarlayalım dedi
o sırada servisi geldi bindi gitti. Pazar günü öğlen 2 de buluşacağız diye sözleştik. Pazar günü geldi çattı, buluştuk yemek için biryere gittik. Kasada elimi cüzdana attım yok ben hallederim filan
dedi. Bu ciddi anlamda ilk buluşmamz, bu konuyu tartışırız sonra şuan çekil dedim. Tamam dedi, hesabı ödedim çıktık. Bir kafeye gitik çay içmek için filan. Ben kızla takılıyordum ama
hayatı hakkında birşey bilmiyordum pek. Analt dedim. Neyi? diye sordu. Hayatını dedim, baban ne iş yapıyor kaç kardeşsiniz filan anlat herşeyi dedim. Babam vefat etti dedi. Gözleri doldu
duygusal garifp bir ortam oldu. O sırada elini tuttum, üzülme filan teselli ediyorum. Babaz ben seni çok seviyorum dedi boynuma sarıldı. Beyler o anki ortamın duygusallığı ile bir garip oldum
bende seni çok seviyorum deyip sarıldım. Çıkma teklifi etmedim ama çıkıyorduk artık resmen. O ana kadar yaşamadığım duyguları hissediyordum kıza karşı beyler. Benimle çocuğuymuş gibi ilgileniyordu.
Her insanın hoşuna giderdi bu. Sonuçta senin kendini gördüğünle hayatını dışardan birinin görüp eleştirmesi aynı şeyler değil. 2 hafta bana ters davranmaya başladı. Sorun ne dedim. Ailevi filan geçiştirdi.
Derste mesaj attım tenefüste konuşmamız lazım diye. Tamam sizin sınıfa mı geleyim? yazdı. Evet dedim. Tenefüs oldu ne gelen var ne giden. Sınıfına gittim bakmaya. Bir baktım Kübra arkada
bir kaç kızla gülüyor eğleniyor. Gördü beni yanıma geldi, ya özürdilerim dalmışım filan dedi. Bi an sinirim zıpladı arkadaşlarıyla gülüyor eğleniyor bana gelince surat asıyor diye. Gibtirgit
bidaha gelme yanıma dedim çıktım sınıfıma. Öğle arasından önceki ders mesaj attı. Öğle arasında okulun arkasında konuşalım diye. Tamam dedim. Öğle arası geldi, okulun arkasında konuşmaya başladık.
Babaz : Ne var Kübra?
Kübra : Babaz ben seni ölmüş babamın yerine koydum nolur böyle yapma.
Ağlamaya başladı birden sarıldı beyler. inanın gaddar bir insan bile olsanız öyle bir anda tersleyemiyorsunuz. Zaten duygusal bir yapım var anında. Seni bırakmayacağım söz veriyorum deyip
alnından öptüm. - daha çok