- 1 / 1 / 996 entry
- 59 başlık
- 319.82 incipuan
arkadan vermeyen var yemiÅŸinci nesil normal
-
0
şikayetvar com tıklanma için lütfen iceri
273 saolun panpalarım benim bu arada ismim ondan memnun oldum -
-2
şikayetvar com tıklanma için lütfen iceri
Evet sayın Panpalar. Bu seferlik ... capsi yok sizden yardım diliyorum. Şu linke tıklamanızı istiyorum. Okundu sayısı artması için. Çünkü mağdur etti beni bu dolandırıcılar. https://www.gibayetvar.co...e-internet-kandirmacalari
Daha önce de başıma gelmişti sayenizde 1500 tıklanma yapmıştık ve bana erken dönüş yapmışlardı sorunu halletmişlerdi . Hadi elinize kuvvet. Seviyorum sizi -
0
bir kizin en tatli oldugu ann
tokayı ağzına alıp saçlarını bağladığı andır.
çünkü konuşamazlar -
0
concor
Uzun zamandır girmemiştim yeni gördüm panpa. ilacı 4 5 ay kullandım şimdilerde iyiyim sıkıntı yok. Kendime bakıyorum yani ~~Fakat kalbin yeniden eski halini alması bayağı bi uzun sürdü.
Varsa çarpıntıya ilgili bir durum sıcak ballı nane limon iç çarpıntıya birebir. Arasira balık ye hafif spor ihmal etme -
+2 -1
kadınların erkeklik organıyla alıp veremediği
Buraya dikkat!!! Bu sosyal medyada aşırı paylaşılan sünnet olmaya karşı gelenlerin gönderileri var.
Yok erkeğin gibini kutsamayın yok sonra gelip bize saldırır.
Lan yavşak feminist fahişe sünnet olmayla birilerinin sapkınlık yapması ne alaka ?
Burada hazmedilemeyen bir durum var sebebi nedir bilmiyorum ama neticede erkekliğimizi ayak altına almaya çalışıyor bunlar.
Turkiyede cinsel açlık taciz tecavüz var evet ama bunun sebebi bir çocuğun sünnet olması değildir. Toplumun eğitilmemesi cahil kalmasıdır.
Ben şahsen tam hatırlamıyorum zaten sünnet olduğum da herhangi bir kotu düşünceye sap olmadım. Evde yaptıkları kutlamada aksine beni rencide etmişti. Zaten yatak yara bere içinde bide hiçbişey giymeden komşuların bana para takmalarını seyrediyordum.
Özet : Bu konuda herkesin bilgisi olsun bu önyargıları yıkmak için hazırlıklı tedbirli olun
Teşekkürler -
+1 -1
ağlayan sevgiliyi dudaklarından öperek susturmakv1
Üzmüşsünüzdür dünya güzeli meleğinizi. bi kusur işlemiş bi halt yemişsinizdir işte. ya gururunu kırmışsınızdır ulu orta, ya bi hatunu kesmişsinizdir onunla yanyanayken. eve gelirsiniz. çok doludur, belli etmemeye çalışır ama fırsat kolluyordur sitemini kusmak için, başlayıverir hiç olmadık bi anda, çarpar suratınıza yediğiniz naneleri, boğazı düğümlenir, gözlerini kaçırır konuşurken, ağlamayacaktır, söz vermiştir kendine. ama dayanamaz sizi çok seviyor nasıl ağlamasın.
dökülüverir ahu gözlerinden inci gibi gözyaşları. iki elinizle yanağından tutarsınız, kafasını çevirir, sırma saçlarına parmaklarınızı dolarsınız dinle bebeğim dersiniz büker boynunu, kafasını sallar yavaşça hayır dercesine, omzuna dokunursunuz, o kadar masumca çeker ki ellerinizi omzundan hala sizi kırmamak derdindedir. arkasını döner, gitmeye yeltenir, tutarsınız ince belinden, alıverirsiniz karşınıza, yapışıverisiniz dudaklarına, ıslak yanakları yanağınıza, tuzlu gözyaşları dudağınıza değer, dudakları konuşur, dudaklar kavga eder o andan sonra. küs kalamaz, barışır. koltukta uyuyakalırsınız biraz sonra. gelir üstünüzü örter. melektir o.
Bıyıklı genç forvet
Bu yazarın edebi yazılarını unutmayın beyler
Yeni nesillere de aktarın bilsinler -
0
bugün neden canım sıkkın
Başarısızlıkların olması iyidir. Başarısızlıklar seni başarıya zütürür diyorlar. O günü sabırsızlıkla bekliyorum
1300 net maaşla çalışan taşeron işçisiyim extra işlere de giderim.
iyi kötü geçiniyorum cbf motorum var.
Çıtayı yükseltmek adına 2 ay önce girişimde bulunduğum foreks hesabında bugün 300 tl battı.
Piyango sayısal iddaa vs. Bunlardan hiç şansım olmaz.
Babadan dededen bi hayır yok.
YaÅŸ 25 evlilik hayal olmuÅŸ durumda.
Yanlış lise tercihim ayrı bir başarısızlık.
3 kez ygsye girdim barajı geçemedim yine...
Askerden sonra su bayisi açmıştık aboneler azdı dükkan zarar etti kapattık yine başarısızlık.
Özet: başarısız bir hayat
içip içip hayatı kafam güzel yaşasam olmaz
Bişeyler yapmaya çalışıyım desem yine olmaz.
Çıksam çıkamıyorum Batsam batamıyorum. Ne yapabilirim onuda bilmiyorum.
Yaşımın geçmesi de beni gereksiz endişeye sokuyor.
Söyleyin ne yapıyım lan ben ?
Not: yazı dursun şurda belki ilerde dönüp bakarım serkan kardeşim -
0
kalp çarpıntısı yüksek tansiyon ve panikatak
Ben yine o serseri
Bir önceki yazımda (bkz: ) http://www.incisozluk.com...cı-yaşamama-sebep-oldu/ uyuşturucu yüzünden çektiğim rahatsızlığımı anlatmıştım aradan günler geçti Aylar Geçti concor ilacını kullanmayı bıraktım fakat bende hala etkisi vardı doktora ikinci kez gittiğimde pgibiyatriye gitmemi söyledi. Çünkü kalbimin kalp kapağının tam kapanmaması hafif kaçağın olması dışında bişeyi olmadığını söyledi. Nedir o kalan etkisi diyeceksin.
1. Kalbim rahat çalışmıyordu. Geceleri yatağa yattığımda zor uyuyordum. Uyuyunca geçiyordu. Ama uyuyamazsam kalp hızlı atıyordu. Nefes alışımı zorlaştırıyordu.
2. Ayakta sürekli duramıyordum sanki kalbimin altından bi baskı oluşuyordu.
3. Hızlı hareket edemiyordum kalp ritimsiz çalışıyordu ve hızlanıyordu. Buda eşittir ani yorgunluk.
4. Kalp bölgesinde sürekli hava dolaşımı hissediyordum.
5. Sinirlenince gırtlağımda göğüs kafesimde midemde kasılmalar oluşuyordu.
6. Tüm bu olanlar hayatta beni kahrettiriyor. intiharı düşünüyordum. Çünkü sürekli acaba kriz vuracakmı düşüncesi vardı. Daha kötüye gideceğimi ve asla eski sağlığıma kavuşamayacağımı düşünüyordum. Bu da beni hayattan soğutuyordu. Stres yaratıyordu.
7. Sigara kola alkol neskafe hap aspirin vitamin içemiyordum. Anında kalbim tepki gösterip çarpıntı yapıyordu. Geçmediği durumlarda yüksek tansiyona çeviriyordu.
8. Araba araç dahi kullanamıyordum bunalıma giriyordum. Aracı durdurup kendimi dışarı atıyordum.
9. Uyku düzensizliğinde yine herşey üzerime üzerime geliyordu.
10. Normal bi yaşantı değildi benimkisi. Günlük nefes alıp verdiğimi hissediyordum kalbimin varlığını hissediyordum. Ne alaka derseniz temiz havayı doyasıya içime çekemiyordum. Nefesimi çok alırsam veya az alırsam kalp tepki gösteriyordu.
Şimdi bu gencecik adam tüm bunlardan kurtulmalıydı ama nasıl ???
Kendimin araştırmaları sonucu
1. Pgibiyatriye randevu aldım. Panikatak teşhisi sonucunda antidepresanlar aldım. iyi olmama yardımcı oldu fakat kalp hâlâ güçsüzdü.
2. Kalp çarpıntısı olduğu anda bal ye
3. Günlük biraz fındık biraz balık ye kalbi güçlendir.
4. Tansiyon çıktığı anda kesinlikle limon ye. Veya sarmısaklı yoğurt. Sarmısak ve soğan hem tansiyon dengeleyici hem kalp açısından iyi geliyor. Boşa konuşmuyorum denedim çünkü
5. Ve ve ve en önemlisi spor. Öyle 3 gün 5 gün değil aylarca belki yıllarca. Şuan hafif tempo koşarak 10 km tamamlıyabiliyorum. Arasıra fitness body yapıyorum. Body kalp için en iyi spordur. Kalbi güçlendirir. Büyütür. Ve rahat çalışmasını sağlar. Güçlenen bi kalpte nabız sakin atar. Kolay kolay yorulmaz. Çünkü kanı rahat pompalayacak kapasitededir.
.
.
.
.
Aradan bi kaç ay geçti şuan eski sağlığıma kavuştum. Moralim yerinde. Sigara alkol içmeyi denedim evet içebiliyorum ama tabiki son verdim. Artık içmiyorum. Sağlıklı bir birey olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Asla umudunuzu yitirmeyin. Herşeyin bir çaresi varmış demekki. Allah öyle mucizevi bir vücut vermiş ki şükürler olsun... Siz yeterki onu harap etmeyin
Hepinize sağlıklı günler...
ÖZET: KALP VE PgibiYATRiK HASTALIĞI OLANLAR BULUP OKUSUN DiYE YAZDIM OKUMAK ZORUNDAYMIŞ GiBi HiSSETMEYiN KENDiNiZi -
+1
network marketing ile para kazan
korkularınızın ve önyargılarınızın bir adım önüne geçmezseniz
özgürlüğünüzü yaşamanız çok zor olacaktır. -
-4
network marketing ile para kazan
Bencede hepimiz zengin olmanın yollarını araştırmışızdır. internette rastlamışızdır yada en azından düşünmüşüzdür. genelde belli başlı kuralları vardır. Çok fonksiyonlu olmak, paraya değil işe odaklanmak, etkili konuşmak, yüksek performans vs. vs. tabi bunları uygulamak uzun bir zaman alır.
Bizlerde zengin olmak adına fırsat ararken bize ulaştığına inandık. Yeni duyduğum ve sizin içinde iyi olacağını düşündüğüm bu fırsatı sizinle paylaşmak istedim. Merak ediyorumda o güzel ömrünüzü sabit maaşla bir ömür geçirerek harcamaktan memnunmusunuz ?
Herşeyden önce yeni işim sayesinde sizinle yeniden görüşme, bişeyler yeme içme, yeniden muhabbet kurma imkanı sağlaması bile benim için güzel bir duygudur .
Mega holding network marketing ile para kazanma fırsatını yakın çevreme akrabalarıma anlattığımda ummadığım kişilerden olumlu cevaplar aldım. işimizi mantıklı bulan oldu, böyle bir iş beklediğini söyleyenler oldu hayır olmaz cevaplarıda oldu. Yani birileri evet diyor. Birileri hayır diyor. Birileri bizi bekliyor. Bu durumla karşılaştığım için başkalarının adına karar vermeden o yapamaz bu yapamaz demeden ne kadar tanıdığım varsa bütün çevreme bu işi anlatmakla kendime karar verdim. Network ile çalışıp Karar verme işini sizlere bırakıyorum. Ve bundan sonrada tanıyacaklarım için mega holdingin adını duyuracağım.
NEDEN BU iÅži YAPALIM Ki ?
Dünyada yıllarca globalleşmiş ve kabullenilmiş bir sistem var. Yıllar öncesinden beri bu kölelik sistemi var. Sabit ihtiyaçlar karşılanır ve ağır şartlarda çalıştırılır. Bu kural günümüzde modern kölelik adı altında yine sürdürülmektedir. işçinin aylığı sabittir yol yemek ssk verilir buda insanların ihtiyacı karşılanacak şekilde hatta bazen ihtiyacının azını karşılayacak şekilde verilir. Bizlerde bu kuralları kabulleniriz. Çünkü yıllarca hep bu düzeni gördük ve uyguladık. Bunun dışında başka bir yolu olduğunu söyleselerdi doğal olarak mantıksız bulurduk. Mantıklı gelse bile akla gelen ilk soru şu olurdu ' Bu zamanda kimse kimseye kolay yoldan para kazandırırmı? ' Hep bir şans oyununun tutmasını, dedemizden babamızdan toprak bina sahibi olmasını, onlardan miras kalmasını, ailemizin bir sermaye kuruluş şirket sahibi olmasını hayal etmişizdir yada dedektörle altın bulsakta zengin olsak hayallerini kurmuşuzdur. Bir arkadaşıma hayallerin nedir diye sorduğumda önce aldığı maaş miktarı aklına gelir ödemelerini düşünür o parayla 1 ay 2 ay neler planladığını düşünür olmadı 1 sene sonrasını oda olmadı daha daha sonra bir araba alacağını söyleyebilir.
​ Konunun başına dönücem bizim iş prensibimizde önce kazandır sonra sınırsız kazan sistemi var. Ve bizim diğer işlerden bir farkımızda bağlı olduğumuz bir patron yok, oraya git buraya gel diyen birileri yok, elektrik su faturamız yok, stopaj kira ödemesi yok, işimizin batma riski yok. çalışmak istediğin saatleri kendin belirleyebiliyorsun. istediğin saatte uyuyup istediğin saatte uyanabiliyorsun. Ve en avantajlı yanı çok az sermaye ile bir şirketin kar payı ortağı oluyorsunuz.
Herhangi bir şirket alacağı elemanının önce cvsine tahsiline tipine kaşına gözüne bakar. Bizim şirketimizde çalışmak istediğimiz kişileri biz kendimiz seçiyoruz. Buda en mükemmelliyetçi vizyonumuz. işimizi kabul etmeyen arkadaşlarım için ne ben darılırım ne de sizden bir darılma beklerim. Yarınlarda uyandığımızda hayatımıza ve yolumuza yine aynı şekilde devam etmemizi isterim. Ve tabi sizinle yeniden görüşmek isterim. Fakat benden size bir öneri olsun ben napıyorsun nasılsın dediğimde 'oturuyorum, takılıyorum, zaman geçiriyorum' dememenizdir. Çünkü çok geç olmadan zamanınızı bi şekilde değerlendirmelisiniz. Çok geç olmadan hayatınızı erkenden kazanmalısınız. Unutma SEN DEĞiŞMEDEN HiÇBiR ŞEY DEĞiŞMEYECEK YARIN DEĞiL ŞiMDi !!!
Ben artık maddi sıkıntılardan bıktım. Ben artık hayatımı değiştirmek istiyorum. Diyebilmek için cesarete gerek vardır. Düşünün KORKUNUZ OLMASAYDI NELER YAPARDINIZ ?
Ülkemizde ne yazıkki okumayan çalışmak zorunda kalan benim gibi ygsye 2 3 kere girip başaramayan kendi kapasitesinin olduğundan fazlasını veremeyen hüsrana uğrayan üniversite mezunu olsa bile iş bulamayan insanlara sizde şahit olmuşsunuzdur. Geçinmek için asgari ücret veya üzerinde bi rakamla sabah akşam başında patronuyla emir ile sinir sters ile çalışanları sizde çok yakından görüyosunuzdur. 1 gün işimiz çıksa binbir şekle girip izin dileniyoruz.
BiZiM BiR HAYALiMiZ VAR
Bir restoranttaki garson örneği veriyorum bu tekstilde kuaförlükte şöförlük inşaatta olabilir her ne iş yapıyorsanız sizi o konumdan alıp müşteri konumuna getirmektir. Hayalimiz. Bu sayede sizin yapmadığınız işin yerine aranacak bir elemanın alacağı maaşı yükselir. Tabi oda yaparsa. Ben buna bir tür birleşme çeteleşme diyorum. bana göre çok güzel bir sistem. enes olgunun kitabındaki şu resmi çok hoşuma gider. birlikten güç doğar
Ekibimizin arasında üniversite bitirip makine mühendisliğini grafikerliğini bırakıpta network üzerinde çalışanları görmem beni network işine daha fazla bağlanmama sebep oldu.
işimizin %20lik kısmını anlatmıştık. Bi 5lik kısmıda izleyeceğiniz videolardan tamamlayabiliriz.
izlemeniz gerekenler
Devamı gelecek -
+2
evlilik çok zor bir hal oldu çıktı
Bilmiyorum farkındamısınız ?
Nerden baÅŸlasam anlatmaya..
Öncelikle
YetiÅŸtirilme...
Kız çocukları çok tedbirli yetiştiriliyor Haksız da değiller çünkü Ülkemizde yaşanan sorunlardan biri oldu yani gibişmeler , gece hayatları , kötü yola düşürmeler , aklınıza gelebilecek her türlü pislikler.
Mahallelerden illaki çıkar bir kaç serseri birikimi onların yedikleri haltlar başka aileler tarafından duyuluyor elbet...
Konuyu uzatmıycam ne tür haltlar olduğunu biliyorsunuz.
Buda eşittir kızların bizi düşman olarak görmeleri
Fark ettiyseniz yolda yürüyen karşı cinsler erkeklerin suratlarına bile bakmıyorlar artık
Biri bir şey sorarsa akıllarında bin çeşit ihtimaller geliyor. Onlara soru soramayacak hale gelmiş durumdayız
Düşünün Bir de kalkıp bunlarla iletişime geçeceğiz tanışacağız vs. nasıl olacak şimdi ?
Bu Mümkün olabilir mi ?
Tüm mesele toplumdaki sorunlar değil. Aile bireyleride özellikle anneler kızlarını erkeklere karşı sürekli öğütlerler. işi o kadar çok çığırından çıkarıyorlar ki her koşulda Üstün taraf olmasını öğretiyorlar erkek şunu yapmasın bunu yapmasın senin sözün geçsin vesaire bütün gazı Veriyorlar veriyorlar Bu da eşittir yine anlaşamamazlık kişisel sorunlar...
Yahu erkek milleti bu kadar alçak o*** çocuğu değil ki nedir bu nefret bu celal ?
Yani ülkemizde kıçını duvardan ayırmayan bir millet olarak yaşıyoruz
Başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum okumasanızda gibiniz sağolsun...
iş icabı toplanıp Alanya'ya kampa gittik. Geceleyin Üç Arkadaş sahilde içiyorduk ara sıra sahil yolundan geçen turistlere kibarca sarıyorduk işte hay may falan daha sonra bize doğru telefonla konuşarak gelen bir kızı turist sandım Welcome to Turkey dedim kız suratını ekşiterek bana baktı Sonra giderken benim arkadaşım arkasından Kezban diye bağırdı arkasına baka baka gitti.
Bir dakika sonra geri döndü bize dedi ki Benim nerem Kezban ya Allah aşkına söyler misiniz dedi. Biz şaşırdık Kusura bakma yanlışlık oldu dedim gerçekten söylüyorum Siz Türk erkekleri kime Kezban diyorsunuz dedi Ben de dedim senin gibi olmayanlara diyoruz dedim..
Aslında kız Aslen Almanyalı imiş babası türk. Ailece tatile gelmişler Ogün biraz daha muhabbet ettik makara espri yaptıktan sonra kız bizimle Gece 12 ye kadar takıldı açıkçası davranışları bizi şaşırtmıştı Çünkü Almanya'da öyle görmüş doğal olarak bizimle takılmaktan hiç çekinmedi geceleyin otele biz bıraktık. Kızın numarası var bende ve hala görüşürüz tabi sevgili muhabbetine değil arkadaş olarak
Yani demem o ki bu düzende Biz erkekler evlenmemiz çok zor bu kültürel farklılıkları tabuları Öncelikle yok etmek gerekiyor
Aksi takdirde ailemiz ne kadar derse desin
Ne zaman evleniyosun
Yaşın geçiyor
Hadi daha sonra bulamazsın
Sen hâlâ elinimi gibiyon vs.
Neyse ya niye sıkıntı yaptımki ben
Hadi iyi geceler -
0
beyler bilgisayarda ram mi önemli işlemci mi
işlemci bilgisayarın hızıdır
Rem iÅŸlemciye performans verir
ikiside önemli -
0
concor
Bu ilaç beni hayata bağlayan bir mucizeydi.
Kendimi kısa tanıtacağım 24 yaşındayım şimdi silahlı güvenlik işinde çalışan biriyim. Lise okumadım ama açıktan bitirdim sağlıklı bir gençtim ve hayatım dolu dolu eğlenceli geçti.
Askerliğimden sonra güzel hayallerim vardı gitmek istediğim kurslar yatırımlar vs bunları yine yapıyorum ama 21 yaşında tanıştığım bir hayat bunları yavaşlattı yani 4 sene bağımlı bir hayat yaşadım ortalama iki haftada bir uyuşturucu muhabbetine takılıyordum alkol sigara hariç haplara son dört sene 5000 TL para harcamışımdır taaki geçen güne kadar.
Çünkü son vermeye kesin karar verdim. Artık bünyem kaldırmıyor ve son çıkan dalgalarda tehlikeli kimyasallardan yapılmaya başlanmıştı. Nasıl anladım? son zamanlarda sağlığıma zarar verdiğini farkettim Buna rağmen ısrarla yine içmeye devam ettim
Bir Gece üçer tane içtim üzerine 4 kutu bira bir paket sigara bitirdim saat 5 te yatağıma yatmıştım. Buraya her şey güzel ve eğlenceliydi amma sabah saat 10 da istem dışı uyandım.
Tekrar Uyumaya çalıştım olmadı. Çünkü ben de bu sefer farklı bir şeyler vardı. Tekrar uyuyamadım büyük bir sıkıntı ve bunalım vardı yataktan kalktım hazır olan kahvaltıyı yapmaya başladım babam dışarıdaydı annem çayımı dolduruyordu. Bu sıra bendeki endişe iyice artmaya başladı Neye uğradığımı şaşırmıştım Annem bir ara bana baktı terlediğimi ve ellerimin titrediğini gördü senin rengin gitti dedi. Endişeye kapılıp tansiyon aletini aldı ve tansiyonumun yükseldiğini söyledi ve limon verdi yine fayda etmedi.
Tansiyonum sürekli çıkmaya devam ediyordu. Yerimde duramıyordum aşırı derece korku ve panik yaşamıştım. Hatta ben bunu kaldıramam deyip intihar etmeyi bile ciddi anlamda düşündüm
Bir yandan annem bana tesellide bulunurken korkuya kapılma nefesini yavaş alıp ver diyordu bir yandan hazırlanıyordu.
Yerde kıvranacak hale gelmiştim arabaya kadar zor yürüdüm çünkü yürüyünce bile tansiyonum çıkıyordu. Annem babam korku dolu içindeydi Ben iyice kendimi kaybetmiştim. Ellerim kollarım Hatta bedenim uyuşmaya başladı. Her yerim titriyor ve kalbim hızlı atıyordu.
5 km uzaklıktaki bi hastanede acile girdik. Hemen sedyeye yatırdılar vücuduma ellerime ayak bileklerime kablolar bağladılar EKG çektiler EKG sonucu anormal EKG tansiyon 170 100 nabız 120 çıkmıştı hemen beni kardiyoloji doktoruna yönlendirdiler.
Doktor EKO cihazı ile Kalbimi kontrol etti sonuç olarak zayıf olduğum için kalp kapağımın tam kapanmadığını mühim bi durum olmadığını ve kalbimin güçlü olduğunu söyledi kan tahlillerine baktı bir şey çıkmadığını söyledi ve pgibolojik olarak kalp etkilenmiş dedi. 3 günlük rapor yazıp dinlenmem gerektiğini ve uyumamı söyledi. :/
Bizde bu doktora inanıp eve gittik. Fakat eve geldiğimde yine uyuyamıyordum yattığım anda çarpıntı başlıyordu bunalıyordum. Yatsam yatamıyorum Yürüsem yürüyemiyorum. Kalp hemen tetikliyordu ritimsiz bir atışı vardı. Özellikle sol kolumda ağrı sızı oluşuyordu . Artık gözlerimden yaşlar aktı ne yapacağımı bilmiyordum.
Annemin yaptığı tesellisi verdiği sarımsaklı yoğurt su meyve beni dindirmeye yetmiyordu. Sonra annem bizi Siyami Ersek Hastanesi'ne zütürmeye karar verdi. Oranın aritmi doktoru işi kısa sürede çözdü. Yorgun bitkin halde doktora bakıyordum sırtımı göğsümü dinledi EKG ve EKO sonuçlarına baktı ve teşhisi anında koydu ve o ilacı yazdı.
CONCOR 6 ay bu ilacı kullan dedi. Ben kalp hastalarının tedavisinin kolay olmayacağını düşünürdüm. Artık hep karamsardım. Benim sonumun geldiğini düşünmüştüm tam 6 saat kalbim bana eziyet etti. Reçeteyi aldık eczaneye gittik ve ilacı aldığım gibi bir tane içmiştim. ilaç kutusunda gece tok karnına iç yazmasına rağmen hemen içtim.
Bir saat daha kalbim çırpınmaya maruz kalmıştı ve sonra çok ilginç bişey oldu. Evde otururken o kendini kaybeden kalp bi anda normale döndü. içimde bir rahatlık bir huzur oluştuki anlatamam. Kan akışım yavaşladı. Dedim bu ilacı her kim ürettiyse Allah ondan binlerce kez razı olsun. Sağlığın kıymetini o an çok iyi anladım
Biraz uyku bastırsada sonrasında kendime gelmiştim.
Artık kabus sona ermişti .Canım annem çok korkmuştu sonra oda gülmeye başladı.
Fakat işin can alıcı noktası annemin babası ve amcası takdire şayan herkes tarafından sevilen insanlardı. Babası 2004 senesinde erken vefat etmişti ve annem yıkılmıştı uzun zamandır yasını tutmuştu. O sıralar annemde tansiyon belasını yaşamıştı. Hastanelere düştü zar zor kendine hakim olabiliyordu.
Sonra amcasına baba demeye başladı amcası aynı zamanda emekli komserdi. Tüm tesellisi dayanağı oydu. Ve benim rahatsızlandığım günün 10 gün öncesinde vefat etmişti ve birdaha yıkılmıştı. Ve o gün bana dediki.
"Benim hayatta kalmama sebep olan sensin bir sen varsın benim için nolur beni düşün ve kendine iyi bak" dedi.
Ama o demese bile ben bırakmıştım bile alkolü sigarayı uyuşturucuyu. Bunları geçtim kahve kola herhangi bir ilaç bile içmiyorum yemin ettim burayada yazıyorum bir daha içersem namerdim. CONCOR kalp ilacını aldıktan sonra 2 3 gün daha tam iyileşememiştim örneğin araba kullanırken çarpıntı oluyordu yada koşarken kalp yorgun düşüyordu çeken varsa bilir.
Yaşadığım son 4 seneden çok pişmanım şimdi.
Tamam ortam arkadaşlıklar güzel günlerim geçmiş olabilir ama bu son yaşadıklarım hepsinden nefret ettirdi
Bu utanç verici hayatımı kimseye anlatamadığım için buraya yazdım
Eğer yazımı okuyorsanız nasıl söylesem bilmiyorum ama benim yaşadığımı siz ve çevreniz yaşamaz inşallah... -
+1
concor ilacı yaşamama sebep oldu
Kendimi kısa tanıtacağım 24 yaşındayım şimdi silahlı güvenlik işinde çalışan biriyim. Lise okumadım ama açıktan bitirdim sağlıklı bir gençtim ve hayatım dolu dolu eğlenceli geçti.
Askerliğimden sonra güzel hayallerim vardı gitmek istediğim kurslar yatırımlar vs bunları yine yapıyorum ama 21 yaşında tanıştığım bir hayat bunları yavaşlattı yani 4 sene bağımlı bir hayat yaşadım ortalama iki haftada bir uyuşturucu muhabbetine takılıyordum alkol sigara hariç haplara son dört sene 5000 TL para harcamışımdır taaki geçen güne kadar.
Çünkü son vermeye kesin karar verdim. Artık bünyem kaldırmıyor ve son çıkan dalgalarda tehlikeli kimyasallardan yapılmaya başlanmıştı. Nasıl anladım? son zamanlarda sağlığıma zarar verdiğini farkettim Buna rağmen ısrarla yine içmeye devam ettim
Bir Gece üçer tane içtim üzerine 4 kutu bira bir paket sigara bitirdim saat 5 te yatağıma yatmıştım. Buraya her şey güzel ve eğlenceliydi amma sabah saat 10 da istem dışı uyandım.
Tekrar Uyumaya çalıştım olmadı. Çünkü ben de bu sefer farklı bir şeyler vardı. Tekrar uyuyamadım büyük bir sıkıntı ve bunalım vardı yataktan kalktım hazır olan kahvaltıyı yapmaya başladım babam dışarıdaydı annem çayımı dolduruyordu. Bu sıra bendeki endişe iyice artmaya başladı Neye uğradığımı şaşırmıştım Annem bir ara bana baktı terlediğimi ve ellerimin titrediğini gördü senin rengin gitti dedi. Endişeye kapılıp tansiyon aletini aldı ve tansiyonumun yükseldiğini söyledi ve limon verdi yine fayda etmedi.
Tansiyonum sürekli çıkmaya devam ediyordu. Yerimde duramıyordum aşırı derece korku ve panik yaşamıştım. Hatta ben bunu kaldıramam deyip intihar etmeyi bile ciddi anlamda düşündüm
Bir yandan annem bana tesellide bulunurken korkuya kapılma nefesini yavaş alıp ver diyordu bir yandan hazırlanıyordu.
Yerde kıvranacak hale gelmiştim arabaya kadar zor yürüdüm çünkü yürüyünce bile tansiyonum çıkıyordu. Annem babam korku dolu içindeydi Ben iyice kendimi kaybetmiştim. Ellerim kollarım Hatta bedenim uyuşmaya başladı. Her yerim titriyor ve kalbim hızlı atıyordu.
5 km uzaklıktaki bi hastanede acile girdik. Hemen sedyeye yatırdılar vücuduma ellerime ayak bileklerime kablolar bağladılar EKG çektiler EKG sonucu anormal EKG tansiyon 170 100 nabız 120 çıkmıştı hemen beni kardiyoloji doktoruna yönlendirdiler.
Doktor EKO cihazı ile Kalbimi kontrol etti sonuç olarak zayıf olduğum için kalp kapağımın tam kapanmadığını mühim bi durum olmadığını ve kalbimin güçlü olduğunu söyledi kan tahlillerine baktı bir şey çıkmadığını söyledi ve pgibolojik olarak kalp etkilenmiş dedi. 3 günlük rapor yazıp dinlenmem gerektiğini ve uyumamı söyledi. :/
Bizde bu doktora inanıp eve gittik. Fakat eve geldiğimde yine uyuyamıyordum yattığım anda çarpıntı başlıyordu bunalıyordum. Yatsam yatamıyorum Yürüsem yürüyemiyorum. Kalp hemen tetikliyordu ritimsiz bir atışı vardı. Özellikle sol kolumda ağrı sızı oluşuyordu . Artık gözlerimden yaşlar aktı ne yapacağımı bilmiyordum.
Annemin yaptığı tesellisi verdiği sarımsaklı yoğurt su meyve beni dindirmeye yetmiyordu. Sonra annem bizi Siyami Ersek Hastanesi'ne zütürmeye karar verdi. Oranın aritmi doktoru işi kısa sürede çözdü. Yorgun bitkin halde doktora bakıyordum sırtımı göğsümü dinledi EKG ve EKO sonuçlarına baktı ve teşhisi anında koydu ve o ilacı yazdı.
CONCOR 6 ay bu ilacı kullan dedi. Ben kalp hastalarının tedavisinin kolay olmayacağını düşünürdüm. Artık hep karamsardım. Benim sonumun geldiğini düşünmüştüm tam 6 saat kalbim bana eziyet etti. Reçeteyi aldık eczaneye gittik ve ilacı aldığım gibi bir tane içmiştim. ilaç kutusunda gece tok karnına iç yazmasına rağmen hemen içtim.
Bir saat daha kalbim çırpınmaya maruz kalmıştı ve sonra çok ilginç bişey oldu. Evde otururken o kendini kaybeden kalp bi anda normale döndü. içimde bir rahatlık bir huzur oluştuki anlatamam. Kan akışım yavaşladı. Dedim bu ilacı her kim ürettiyse Allah ondan binlerce kez razı olsun. Sağlığın kıymetini o an çok iyi anladım
Biraz uyku bastırsada sonrasında kendime gelmiştim.
Artık kabus sona ermişti .Canım annem çok korkmuştu sonra oda gülmeye başladı.
Fakat işin can alıcı noktası annemin babası ve amcası takdire şayan herkes tarafından sevilen insanlardı. Babası 2004 senesinde erken vefat etmişti ve annem yıkılmıştı uzun zamandır yasını tutmuştu. O sıralar annemde tansiyon belasını yaşamıştı. Hastanelere düştü zar zor kendine hakim olabiliyordu.
Sonra amcasına baba demeye başladı amcası aynı zamanda emekli komserdi. Tüm tesellisi dayanağı oydu. Ve benim rahatsızlandığım günün 10 gün öncesinde vefat etmişti ve birdaha yıkılmıştı. Ve o gün bana dediki.
"Benim hayatta kalmama sebep olan sensin bir sen varsın benim için nolur beni düşün ve kendine iyi bak" dedi.
Ama o demese bile ben bırakmıştım bile alkolü sigarayı uyuşturucuyu. Bunları geçtim kahve kola herhangi bir ilaç bile içmiyorum yemin ettim burayada yazıyorum bir daha içersem namerdim. CONCOR kalp ilacını aldıktan sonra 2 3 gün daha tam iyileşememiştim örneğin araba kullanırken çarpıntı oluyordu yada koşarken kalp yorgun düşüyordu çeken varsa bilir.
Yaşadığım son 4 seneden çok pişmanım şimdi.
Tamam ortam arkadaşlıklar güzel günlerim geçmiş olabilir ama bu son yaşadıklarım hepsinden nefret ettirdi
Bu utanç verici hayatımı kimseye anlatamadığım için buraya yazdım
Eğer yazımı okuyorsanız nasıl söylesem bilmiyorum ama benim yaşadığımı siz ve çevreniz yaşamaz inşallah... -
+12 -38
evi boş zannettim çıplak çıplak teyzeme yakalandım
Dün işten erken çıkmıştım bilirsiniz muhasebeciler cumartesi günleri erken paydos eder. Eve girdim baktım ev boş kimse yok bizimkiler gitmiş. Evet binler sizinde tahmin ettiğiniz gibi hemen aldım laptop'ı geçtim banyoya 2 posta attım sonra bi güzel banyomu yaptım. 1 saatlik banyonun ardından havluyu aldım ve tenimi kuruluyordum. En son gibimi kurularken banyonun kapısını açtım ve gözlerime inanamıyorum teyzemle karşı karşıya kalakaldık. Yeni giyeceğim elbiseler odamdaydı ve odama geçmeliydim. Ama geçemedim. Geri banyoyada girmedim. Evin spot lambası gibi güneş ışığı alan antresinde öylece kaldık. Şaşırmıştım ve Şok olmuştum. Elim gibimde kaldı. Yalandan kuruluyomuş gibi yapıyodum ama bu sefer yarakta arş-ı alâ'ya selam çakmaya başladı ve sonra
teyzem - aaa soner sen burdamıydın 
b - evet de sen ne ara girdin içeri kapıyımı açık bıraktım ?
Teyzem - yok yok anahtar bizdeydi. Akşam annenlerin izmir belediyesinden arkadaşları gelecek meclis üyeleri chpli vekiller falan onun hazırlığını yapıyoruz 
b - kimle
teyzem - işte büşrayla ( büyük amcamın kızı büşra gelir ve sonra beni görür )
büşra - ne kadar uzun süre banyo yaptın öyle soner (güldü) beni geçtin tebrik ederim
b - yaa yok bugün eee çok yoruldum işler çok şey oldu yani yoğunluk olunca dedim hemen bitireyim kendimi küvette dinlendiriyim dedim.
Büşra - hıı anladıım anladım
o öyle diyince gerçekten anladımı acaba diye şüphelendim çünkü ferre filminin seside açıktı. yine utanır gibi oldum o sırada çakal ablam bi daha devreye girdi.
Büşra - saçını başını kurula hasta olucaksın 
bende o dalgınlıkla havluyu çekip başımı kurularken bunlar benim dalgayı gördü. Ve öylece kitlendiler sinsi bir tebessümle. Meseleyi uyandım Hemen geri kapattım elimle. Bunlar kendi aralarında konuşmaya başladılar 
- görüyomusun ne kadar da büyümüş 
- valla tam kıvdıbına gelmiş
- aynen aynen fazlası var eksiği yok.
ben - sanki daha önce gördünüzde yorum yapıyosunuz allaasen
teyzem - ahh soner sen küçüktün o zamanlar hatırlamazsın ama küçükken seni hep biz banyo yaptırırdık
büşra - evet valla elimizde büyüdün. Sünnet olduğu günü hatırlıyorum ne kadar masumdu o zamanlar 
teyzem - hele 4 yaşına kadar evde donsuz gezmeler
b- ya utandırmayın beni mahçup oluyorum lütfen ama
büşra - bunda utanılacak bişey yok soner sonuçta laik bi ülkede yaşıyoruz 
b - tamam laikçiyizde ayıp olmasın diye söylüyorum büşra - ayy soner yobazlar gibi olma git giyin üstünü akşam demoktatik insanlar gelecek hadi
dedi yanlarından geçerken bide şaplak attı kalçama ve bende girdim odama. Başıma gelenler utanç verici panpalar ama laik bir ülke olduğumuzu hatırladıkça biraz teselli oluyorum bide sizinle paylaştım biraz daha faydası oldu. Neyse izmirden herkese selamlar. - daha çok