- 0 / 0 / 33 entry
- 12 başlık
- 0.64 incipuan
aranan adam birinci nesil normal
-
0
stalinizm
asdefrtgyuıo ipnelik olsun diye yazdım modlar stalin başlığın altındaki bir kaç şeyi silince bende wikiden kopi yazdım tey tey smile serbest lumüneee -
0
joseph stalin
gori’de dünyaya geldi. 7 yaşında çiçek hastalığına yakalandı ve bu hastalık yüzünde kalıcı izler bıraktı. 10 yaşında rahip okuluna devam etti. burada gürcü çocuklar rusça eğitim alırlardı. 12 yaşına geldiğinde geçirdiği iki at arabası kazası sonucu sol kolu sakatlanacak ve hayatı boyunca tam iyileşmeyecekti. 16 yaşında gürcü ortodoks rahip okuluna gitmeye hak kazansa da, burada otoriteye karşı başkaldırıp huzursuzluk çıkardığı için 1899 yılında atılır.
bu dönemde stalin, lenin’in eserleriyle tanışır ve marksist bir devrimci olmaya karar verir. 1903 yılında bolşeviklere katılır. ohranka tarafından sürekli izlense de profesyonel devrimci olarak illegal parti faaliyetlerine başlar. kafkaslar’daki önde gelen bolşevik liderlerden birisi olur. bu dönemde propaganda, grev örgütleme, banka soygunu gibi alanlarda faaliyet gösterir.
1906 yazında ekaterina svanidze ile evlenir. bu evlilikten ilk oğlu yakov dünyaya gelir. bolşevik parti banka soygunlarını yasakladığı için geçici bir süre partiden resmen istifa eder, bir banka soygunu düzenler ve bakü’ye kaçar. eşi ekaterina bakü’de tifüsten dolayı ölür. bakü’de yeraltı faaliyetlerini sürdüren stalin çarlık taraftarlarına karşı örgütlenmeyi hızlandırır.
bu dönemde stalin yedi kez tutuklanıp sibirya’ya sürgüne gönderilir. son sürgünü hariç hepsinden kaçacaktır. yine bir sürgün kaçışı sonrası nisan 1912’de saint petersburg’da stalin pravda’yı çıkartmaya başlar. artık yazılarında ve parti içinde rusça çelik anldıbına gelen “stalin” mahlasını kullanmaktadır.
ekim devrimi ve kuruluş [değiştir]
ana madde: ekim devrimi
uzun yıllar sibirya'da sürgünde kaldı. 1917 ekim devriminden sonra sürgünden döndü. aynı dönemde i̇sviçre'den sürgünden dönen lenin'le birlikte çalışmaya başladı. 1917 temmuz ayında lenin'in tekrar finlandiya'ya sürgüne gitmek zorunda kalması üzerine, sverdlov'la birlikte partinin yönetimini üstlendi. ekim devrimi'nden sonra lenin'in başkanlığındaki sovyet hükümetinde milliyetler halk komiseri oldu.
1930lu yıllar [değiştir]
sovyetler birliğinin ilk önder kadrosu tarihteki ilk işçi sınıfı devletinin istikamet yönünü tayin ederken daha önce tarihte benzer bir örnek olmamasının her türlü sıkıntısını çekmiştir. lenin'in ölümünden sonra 1930'lu yıllara kadar süren derin tartışmalar, yargılamalar ve verilen idam cezaları aslında farklı istikamet tayin etmek isteyen bolşevikler arasında gelişen siyasal ve ideolojik kavgalardır. bu dönemde nep siyasetinden çıkılması eleştiri konusu olacak, sanayileşme ve kolektivizasyona karşı çıkılacaktır. savaş komünizminden nep'e geçişi eleştiren troçki, nep siyasetine son verilmesine karşı çıkan buharin, önce troçki ile daha sonra stalin'e karşı parti içinde muhalefet eden zinoviev ve kamenev süreç içinde tasfiye edileceklerdir. ii. dünya savaşı yıllarında troçki 20 ağustos 1940 tarihinde, stalin'nin talimatıyla sovyet gizli polisi gpu tarafindan düzenlenen bir suikast sonucu mekgiba'da öldürülmüştür. komünist parti içinde "sağ veya sol sapmayla" suçlanan eski liderlerin tamamı ise 1930'lu yıllarda mahkum olacak, stalin tarafından idam ettirileceklerdir. özellikle eski bolşeviklerin yargılanması ve cezalandırılması ilginçtir. moskova'da 1936-1938 yılları arasında yapılan duruşmalarda bolşevik partinin eski önderlerine zorla akıl almaz suçlamalar yapılmış, kendilerini emperyalist devletlerin ajanları olarak ifşa etmeye zorlanmışlardır. büyük temizlik terör adıyla toplumda geniş yankı bulan tasfiye hareketi sonucunda, özellikle partide stalin ve ekibi (molotov, voroşilov, kaganoviç, beria) hakimiyetlerini kurmuşlardır. bu sayede planlanan sanayi hamlesine hız verilmiş, büyük topraklar binlerce yoksul köylünün ve çiftlik hayvanının gereksiz yere hayatını kaybetmesi pahasına zorla kollektifleştirmiştir. küçük üreticiler ve ve köylüler kooperatifler içinde örgütlenmiştir.
1941-45 büyük vatanseverlik savaşı [değiştir]
ana madde: doğu cephesi (ii. dünya savaşı)
ii. dünya savaşı sırasında parti liderliği, hükümet başkanlığı ve sovyet orduları başkomutanlığı görevlerini bir arada yürüttü. 1939'da hitler'in nazi almanyası'yla molotov-ribbentrop paktı diye de bilinen bir saldırmazlık anlaşmasını imzaladı. bu sayede nazilere karşı savaş hazırlığı yapmak için vakit kazanmış oldu. bu anlaşma müzakereleri sırasında, stalin, hitler'den, polonya'nın doğusu, finlandiya'nın güneyi, estonya, letonya ve litvanya'ya ilaveten türkiye'den de toprak istekleri olduğunu belirtti ve fakat diğer istediklerini aldığı halde türkiye konusunda başarısız oldu.[1]
bu tartışmalı tarihsel dönemle ilgili olarak, stalin'e düşman veya stalin'den yana olan her iki tarafın da farklı tezleri vardır. stalin karşıtlarının tezlerine göre, hitler'le aralarındaki açıklanmayan gizli protokole bağlı olarak finlandiya, estonya, letonya, litvanya, romanya ve polonya'nin naziler veya sovyetler tarafından işgalinin yolu açılmıştır. stalin'in doğru yaptığını savunanlara göre ise, 1937'deki münih görüşmelerinde açıkça ortaya çıktığı gibi, i̇ngiliz ve fransız emperyalistleri ve dolaylı olarak da amerikalılar, nazileri kışkırtıyorlardı ve onların sovyetler birliği'ne saldırısının önünü açmaya çalışıyorlardı. bu amaçla avusturya'nın almanya'ya katılmasına (anschluss) ve çekoslovakya'nın işgaline göz yummuş ve onaylamışlardı.ne var ki, özellikle çekoslovakya'nın işgalinden sonra sovyetler birliği'nin i̇ngiltere ve fransa ile ilişki kurma çabalarına rağmen bu iki ülke nazi tehdidini birlikte ortadan kaldırma girişimini reddetti. böylece sovyetler birliği, kendi sınırlarını güvence altına almak için bu protokolü imzaladı. stalin'in amaçlarına göre, polonya ve baltık ülkelerinde oluşturulacak tampon bölgeler, nazilerin sovyetler birliği'ne ulaşmasını engelleyecekti. böylece 1939 yılında nazi işgalinden sonra sovyetler polonya'nın kalan yarısını işgal edip estonya, litvanya ve letonya'yı sınırlarına kattı. finlandiya'ya saldırdı ve büyük kayıplar vermesine rağmen mart 1940'da "kış savaşı' olarak bilinen bu savaşı da kazandı. 1941'de hitler'in sovyetlere saldırması üzerine stalin bu sefer müttefiklerin yanında yer aldı. faşizmin yenilmesinde ii. dünya savaşı'nın en ağır bedeli ödeyen güç olarak (24 milyon ölü) müttefiklerin yanında nazi almanyası'na karşı kazandığı zafer uluslararası alanda gücünü ve popüleritesini artırdı.
sovyetler birliğini işgal eden nazi ordularının kafkasya petrollerine ulaşabilmek için savaştığı 1942 yılında özellikle müslüman kafkas halklarının nazilere elçiler yollayarak temas sağladıkları ve nazilere yardım ettikleri gerekçesiyle kırım tatarlarını, 1944'de sibirya'ya sürdü. ayrıca stalin 1944 yılında gürcistan türkiye sınırında yaşamakta olan ahıska türklerini de orta asya'ya sürgüne göndermiştir. gene aynı yıllarda kuzey kafkasya'da çeçenleri, kalmukları ve dağıstanlıları da orta asya'ya sürmüştür.
savaştan sonra [değiştir]
tc hükümetlerinin savaş sırasında nazi almanyası ile yakın ilişkiler tesis ettiğini, nazi almanyası ile dış ticareti alman para birimi "reichsmark" ile yaptığını, tc banknotlarını almanya'da bastırdığını, nazi almanyası'na paslanmaz çeliğin hammaddesi olan krom sevkiyatı yaptığını ve sovyetler birliği'ne dahil olan kırım ve kafkasyadaki türk topraklarında askeri harekat yapmakta olan nazi ordusunu cephede takip etmek için komutanlar yollaması sebebiyle rusya'nın 93 harbinde işgal ettiği ve daha sonra brest litovsk barış antlaşması, gümrü antlaşması, moskova antlaşması ve kars antlaşması ile türkiye'nin geri aldığı kars, ardahan ve artvin vilayetlerini istemesiyle ve i̇stanbul ve çanakkale boğazlarında askeri üsler isteyince[2], türkiye, ii. dünya savaşı'nın diğer galipleri olan abd ve i̇ngiltere ile ilişkilerini güçlendirmek için nazi düzeni[3] benzeri tek-partili milli şeflik (almancası: "nazionale führer") yönetiminden çok-partili demokrasi düzenine geçmiş ve 1952 yılında nato'ya üye olmuştur.
ii. dünya savaşı'nın sonlarında kızılordu tarafından işgal edilen doğu avrupa ülkelerinde sosyalizmin benimsenmesini sağladı. bu ülkelerin kapitalist ekonomiden marxist ekonomiye adapte olmasına destek oldu.
5 mart 1953'te öldü. ölümünden sonra kruşçev ünlü 20'nci kongre ile stalin devrinde yapılan zulümleri kabul ederek anti-stalinizasyon kampanyasını başlattı. bu kampanya kendisinden sonra gelen brejnev dönemine kadar sürdü. daha sonra gorbaçov döneminde sovyetler'in geri kalmasının sebebi olarak stalin gösterildi ve anti-tez olarak glasnost ve perestroika konseptleri ile sovyetlerin'in çöküşü önlenmeye çalışıldı.
mezarı ve doğduğu ev [değiştir]
stalin öldükten sonra naaşı lenin'in naaşının yanında kalmıştır. ancak 31 ekim 1961 tarihinde alınan kararla naaşı kremlin duvarı mezarlığına defnedilmiştir. doğduğu ev gürcistan'ın gori kentinde bulunan stalin müzesi kompleksi içerisinde korunmaktadır. gori kentinde kendisine ait heybetli bir heykel de kent meydanında bulunmakt -
+1 -2
stalinizm
stalinizm, josef stalin tarafından geliştirilen ve sovyetler birliği'nde ve doğu bloku ülkelerinde uygulanan siyasi görüşler.
stalinizm terimini ilk olarak troçkistler ortaya attı. bu terimi stalin'in görüşlerini, doğru kabul ettikleri marksizm yorumundan ayırmak için kullandılar. sovyetler ve stalin'in politikalarını beğenenler stalinizm terimini fazla kullanmadı.
stalinizm, kendi başına bir ideoloji olmaktan ziyade, bir devlet idaresi yorumudur. stalin, kuramcı olmaktan ziyade pratik bir siyasetçiydi. marksist teoriye çok fazla katkısı olmadı.
stalinizmin en önemli teorik katkısı tek ülkede sosyalizm görüşüdür. lenin'in 1924'teki ölümünden sonra sovyet idaresi bir ikilemle karşı karşıya kaldı: troçki yanlıları, devrimin tüm dünyaya yayılması için özellikle sanayileşmiş batı toplumlarında teşvik edilmesi gerektiğini savunuyor, bunu siyasetlerinin önceliği olarak görüyorlardı. aksi halde, sscb'nin sosyalist bir devlet olarak var olamayacağını, kapitalist devletlerin baskısı karşısında yıkılacağını ileri sürüyorlardı.
bu görüşe karşı, stalin ve yandaşları sosyalizmin önce sadece sscb'de sağlam bir şekilde kurulmasının mümkün ve gerektiğini savunuyorlardı. tek ülkede sosyalizmin kurulması için, sscb'nin gelişmiş ülkelerin rejimlerine karşı bir tehdit olmadığını, onlarla birlikte var olabileceğini göstermek gerekliydi. troçkistler, stalin'in bu politikasını dünya çapında devrim fırsatını kaçıran büyük bir hata ve marksizme ihanet olarak yorumladılar.
stalin'in tek ülkede sosyalizm politikası, elbette bir dünya devrimini desteklemekten daha az riskliydi. böylece konumunu pekiştiren sovyet yönetimi, ülkenin sanayileşmesi ve askeri olarak güçlenmesi için gerekli adımları attı. bu siyasetler sonucunda sscb, dünyanın en önemli güçlerinden biri haline geldi.
troçkistler, tahminlerinin aksine sscb'nin tek başına kendi rejimiyle var olabilmesini, bu rejimin gerçek bir sosyalist rejim değil, bürokratik yozlaşmaya uğramış bir işçi devleti olduğunu söyleyerek açıkladılar. (bkz. troçkizm)
stalin'in ikinci önemli katkısı, sosyalizmin gelişmesi sonucu sınıf savaşının şiddetlenmesi görüşüdür. stalin, bir ülke sosyalizm yolunda ilerledikçe, geçmişteki sömürücü sınıflarının kalıntılarının daha şiddetli bir mücadeleye gireceğini iddia eder. stalin'e göre işçi sınıfının düşmanları komünist partisine bile sızabilir.
stalin, bu görüşünü ülke içindeki muhalefeti yok etmek için giriştiği büyük tasfiye hareketinde kullandı. parti içindeki muhalefete müsamaha gösterenleri çürük liberallikle suçladı. mao da çin'de yürüttüğü kendi tasfiye ve siyasi baskı politikaları için bu fikirlerden yararlandı.
troçkistler, bu görüşe de katılmaz, sscb'de geçmişteki sömürücü sınıfların kalıntılarının bulunduğunu reddederler.
stalinizmin iki unsuru (tek ülkede sosyalizm ve sosyalizmin gelişmesi sonucu sınıf savaşının şiddetlenmesi) stalin'in siyasi alanda karşısına çıkan sorunları aşmak için kullandığı pratik araçlar oldu.
stalinizm ve lenin [değiştir]
lenin'in halefleri stalin ve troçki'nin siyasi mücadelesinde, hangisinin leninizm'in "gerçek" temsilcisi olduğu önemli bir tartışma konusu oldu.
devamlılık teorisi [değiştir]
stalin'in leninizme sadık olduğunu söyleyenler (stalin taraftarları, lenin karşıtları ve bazı tarihçiler), bu konuda yeterli tarihsel kanıt gösterebilmektedir. örneğin, lenin, 1921'de komünist parti içindeki muhalefeti yasaklamış ve bir tek parti rejimi kurmuştu. stalin de kendi muhaliflerini yok etmek ve baskı rejimi kurmak için aynı siyaseti kullandı. lenin de aynı stalin gibi parti'den muhalifleri temizlemek için tasfiye hareketlerine girişmişti.
lenin, muhalefeti susturmak için bir dehşet siyaseti gütmüştü. çeka (sovyet gizli servisi), daha 1917'de lenin döneminde kurulmuştu. çeka başkanı feliks derzinski, gururla "organize terör yaratmak için varız, bunu açıkça söylemek lazım" demişti. batılı tarihçiler, lenin'in 1924'teki ölümüne kadar 250.000'den fazla kişinin öldürüldüğünü tahmin etmektedir. toplama kamplarının sayısı 1919'da 80 iken 1923'te 315'e çıktı.
lenin'in, stalin'i komünist partisi genel sekreterliği makdıbına getirmesi de iki lider arasındaki devamlılığın bir kanıtı olarak gösterilir. bu makam, stalin'e gelecekte girişeceği tasfiye hareketleri için uygun bir başlangıç sağladı.
bazı tarihçilere göre, lenin'in katı hiyerarşik devleti, demokratik ülkelerdeki kontrol mekanizmalarını içermiyordu. onlara göre, bu sistem, stalin gibi baskıcı bir diktatörün iktidarı ele geçirmesine imkân tanımıştı. bu görüşe göre, lenin'in ölümü siyasi bir boşluk yarattı. bu boşluğu halefler arasında en zalim ve fırsatçı olanın doldurması doğaldı.
sonuç olarak, devamlılık teorisini savunanlar, lenin'in totaliter bir rejim kurduğunu, stalin'in ise bu rejimi daha uç bir noktaya vardırdığını ileri sürerler. bu iki liderin görüşleri uyumludur.
kesinti teorisi [değiştir]
kesinti teorisine göre, lenin'in siyaseti ölümünden sonra kesintiye uğramış, stalin farklı bir siyaset gütmüştür. bu görüşü savunan tarihçiler ve troçkistler, leninizm ve stalinizm'in karşıt ideolojiler olduğunu savunurlar. bu görüşe göre, lenin devrimci bir proletarya diktatörlüğünün lideridir, stalin ise totaliter bir rejim kurmuştur. lenin devlet etkisini kısıtlamak istedi, hatta marksist teori uyarınca devletin mümkün olduğunca çabuk yok olmasını istiyordu. stalin ise devletin etkisini hayatın her alanına ulaşacak kadar yaygınlaştırdı.
bu görüşü savunanlar, ayrıca lenin'in demokratik bir devrimci olduğunu söylerler. lenin'in partisi pek çok hizip ve görüşten oluşuyordu. stalin ise partiyi homojen bir kurum haline getirdi. lenin hizipleri ve muhalif partileri yasaklama politikasını sadece bir tedbir olarak düşünürken, stalin bu politikayı rakiplerini yok etmek için istismar etti.
ancak bu görüşler başka tarihçilerce oldukça şüpheli bulunmaktadır. lenin'in "gerçekten inanmadan", "bir önlem olarak" güttüğü siyasetler, stalin'in siyasetleriyle görünüşte aynıydı. bunların arasındaki tek farkın liderlerin görünürdeki niyeti olması, aslında arada gerçek bir fark olmadığını iddia eden devamlılık teorisyenlerinin görüşünü güçlendirmektedir. -
+1
okan bayülgen e de saldırmazsak bizi siksinler
olum o mail mi okuyo aramızda birine kontor alalım müge anlıyı arayalım. -
+1
oryantalizm
edward said'in oluşturduğu kavram doğuculuk filan demek. bu arada niye yazdım bunu murat peline öyle dediği için yazdım birileri oryantal algılamış kelimeyi doğrusu budur. -
0
pelin batu murat bardakçıyı tokatlasın
lan cidden ağlıyo hamua koyum gidek basak pelin i alak mı stüdyodan. -
0
pelin batu murat bardakçıyı tokatlasın
aga ablaya ağlatıcak bu adamlar gitsin fırlatsın tüm doğu kaynaklarını. tüm doğu çullansın muratı ağlattılar kızı yaaa! söylediği hiç bir şeyin anlamı kalmamış yaa. -
0
erhan afyoncu murat bardakçıyı tokatlasın
şöyle al ulan cem sultanın parası diyip çaksa ya ya da gelin la biz gidelim vuralım iki tane. -
0
lan okumuş adam yok mu burda
2 üni terkledim hatta 4 üni 2 açık iki kapalı yenisi de yoldda at yarraaa yaliyim ki. -
0
eskilerin yeni sözlük girişimi
group1024825@groupsim.com lan gelin şurdan konuşak şu durumu ekliyin amua. - daha çok