zamanında
andrey tarkovski'ye benzetilen
nuri bilge ceylan, şimdide bu kış uykusu filmi ile
ingmar bergman'a benzetilmiş, bazı yabancı ve yerli eleştirmenler tarafından bergman la bir tutulmuş !
bu sinema eleştirmenleri, ya sinemadan anlamıyor ya da izledikleri filmleri aşırı uykuları varken veya sarhoşken falan izliyorlar!!
güldürmeyin insanı lütfen yaa
* )
yahu nuri bilge kim, tarkovski ve bergman kim allah aşkına!!
nbc nasıl bu usta isimlerle bir tutulur??
hadi
bela tarr ı ,
aleksandr sokurov u,
theo angelopoulos u veya son filmleriyle dahil edebileceğimiz
gus van sant gibi yönetmenleri, tarkovski ve bergman gibi ustalarla bir tutabilirsiniz, onlarla benzer yönlerinden bahsedebilirsiniz anlarım ama nbc'yi (yazması uzun olduğu için böyle kısaltıyoruz hemen entel yaftası yapıştırmayın) nasıl bu isimlerle bir anarsınız??
göz var nizam var!
nbc istediği kadar son model
sony kameralar ile film çeksin! halen görüntülerinin kontrast ayarını yapamıyorsa (recep ivedik filmlerinin görüntü yönetmeni ile çalışırsa olacağı bu tabii!) son model sony kameraların bi anlamı yok!
ama insanı gıcık eden asıl konu,
nbc filmleri renksiz, cansız,derinliksiz görüntülerden oluşmasına ve yukarıda saydığım yönetmenlerin o destansı görüntülerinin ve sinematografilerinin yanına yaklaşa-mama-sına rağmen anlayamadığım bir şekilde nbc filmlerinin yıllardır ilk önce görüntülerinin övülür! (e tabi düzgün bir senaryo, replikler,olay akışı, kaliteli oyunculuk gösterileri, müzik v.s. olmadığı için filmlerinde, övecek bi şey bulmaları lazım bu insanların di mi?)
(bu arada nbc filmlerinin görüntülerine renksiz, cansız falan dedim diye sakın kimse bana "ama o karakterlerin iç dünyasının karanlığından, karamsar hayatlarından dolayı öylee" v.s diye bik bik konuşmasın! "doğallık" ve "gerçekçilik" diyorsak eğer, -ki fransızlar bu tarz sinemaya "natüral gerçekçilik" diyorlar- o ağacın, dağın, taşın v.s nin rengi gerçekte ne ise o renk olacak!)
nbc filmlerini övenlerin, yere göğe koyamayanların, abarttıkça abartanların kurdukları cümleler üç aşağı beş yukarı hep aynıdır! hep aynı şeyler denir. mesela en çok "fotoğraf karesi gibi" denir, "harika ve doğal görüntü işçiliği" v.s. denir! halbuki hiçte öyle harika ve doğal değildirler!
doğal olmak üzere yola çıkmış bir sinemacı olan nbc filmlerinde hep doğal olmayan şeyler yapar.
örneğin greenbox (veya bluebox) kullanmak gibi, oyunculara dublaj gibi, rüzgar yapmak için dev vantilatörler gibi. gibi de gibi yani...
e nerde o doğallık? doğal oyunculuk? gerçekçilik?? hayatın olağan akışındaki minimallik?
aslında ilk kısa filmi
koza ve ilk uzun metrajı
kasaba ve sonrasında çektiği
mayıs sıkıntısı ve
uzak filmlerinde bu yukarıda saydığım olumlu özellikler varken, olumsuz özellikler yoktu(gerçi dublaj vardı yine).
olumsuz özellik derken yanlış anlaşılmasın, bunlar aslında sinemanın olmazsa olmazları ama siz "doğal, geçekçi" v.s. diye överseniz orada bir yanlışa düşersiniz.
tarkovskiler, bergmanlar,antonioniler, bressonlar,kurosavalar, kubrickler(barry lyndon filmine bakınız) zamanında greenboxlar, renkleriyle oynanmış doğa (tabiat) görüntüleri , sahte rüzgarlar, dev ışık cihazları v.s. ile o doğal, minimalist,natural gerçekçi sinemaya ulaşmadılar. onlar böyle kolay ve sahte yollardan varmadılar bulundukları noktalara ve o yüzden değerli oldular!
peki nbc ne yaptı?
oyuncu olmayan kişileri (akrabaları ve ailesi) oynatarak daha doğrusu "kendileri gibi davrandırarak" ulaştığı gerçekçiliği, eski pembe dizi oyuncusu ve eski türkücü gibi isimleri oynatarak sekteye uğratmaya başladı.
sonra oldukça popüler oyuncuları oynatarak ( daha doğrusu yine kendileri gibi oynatarak yani büyük oranda doğaçlama yaptırarak) yine ilk filmleriyle yakaladığı gerçekçilikten kopmaya ve giderek "pop"ülerleşmeye başladı.
bu popülerleşmeyi her iki anlamında da kullanıyorum. yani tanınılırlığın artması ve "pop kültürü" öğelerinin filmlerine yedirilmesi olarak. ne peki bu pop kültürü öğeleri?
"
çok güzel hareketler bunlar" ile popüler gündemde olan bir
yılmaz erdoğan, "
geniş aile" ile popüler gündemde olan bir
fırat tanış, "Ada: Zombilerin dügünü" ve "öyle bir geçer zaman ki" dizisine verdiği sesi ile popüler gündeminde olan bir
taner birsel, "leyla ile mecnun" da popüler gündemde olan ahmet mümtaz taylan, niantaşı, cihangir tayfasının ve sinema camiasının popüler gündeminde olan tiyaytrocu muhammet uzuner ve doktor, yeni senarist ercan kesal, sahne sihirbazı kubilay tunçer... sonra sergio leone, tarantino, clark gable, coca cola gibi "pop öğeler" .
ve son olarak da yeni filmi "winter sleep" (evet filmi dünya bu isimle tanıyor, "uzak" filmine "uzak" diyen dünya sinema çevresi "kış uykusu"na "wintır slip" diyor... ) ve bu filmin birbirinden popüler oyuncuları...
ve yine doğallıktan artık tamamen kopan oyunculuklar, replikler,renkler artık klişeleşmiş klagib müzik kullanımları, "
at" görüntüleri v.s.
neyse bu filmle ilgili olumlu veya olumsuz eleştirilerimizi filmi izledikten sonra yaparız ama gerçi nbc ye türkiyeden ve dünyadan (daha çok fransadan) gelen sonsuz destek , övgü ve pohpolamadan sonra nasıl "olumsuz eleştiri" yapacağız o da meçhul.
artık nbc ye olumsuz eleştiri yapınca "kültürel linç"e uğruyorsunuz bu ülkede!
hele, kendisini dünya sinema eleştirmenlerine kabul ettirmiş, aralarına girmiş medarı iftarımız biricik sinema yazarımız, süper ve derinlikli film analizleriyle ufkumuzu açan(!) alin taşçıyan hanfendimiz "sinemasının yetkinliği neredeyse tartışılmayacak düzeyde olan nuri bilge ceylan" gibi tanımlamar yaptıktan sonra nbc yi eleştirmek giderek daha da zorlaşacak bu ülkede.
hele birde ne yapıp edip bu sefer o 1. lik ödülünü (altın palmiye) alırsa, vay halimize !