- 1 / 1 / 777 entry
- 187 başlık
- 5 trend
- 5,084.99 incipuan
antifenerliadam oybirinci nesil normal
-
0
bilim kurgu romanı yazıyorum beyler
merak ediyordu. Kısa bir süre sessizlikten sonra kumandan konuşmaya devam etti. “Senin yanına neden geldiğimin, bu konuşmaları neden yaptığımın farkına varmışsındır. Sen bizim gibi bu Dünya’da hayatta kalacağımızı ve neslimizin tükenmeyeceğini düşünmüyorsun. Ama şunu bilmelisin ki evlat binlerce yıl önce bizden önceki insanlardan bile önceki insanları kucaklamış bu dünya.” Gökyüzüne mutluluk dolu bir gülümsemeyle baktı. “Buz çağını yaşamış, anlatılanlara göre dinazorlara kucak açmış bir yer burası. Dinazorların sonu iyi bitmedi bunu biliyorum ama binlerce yıl sonra bizim türümüz hala bu Dünya’da var olmaya devam edecek. Nuh’un zamanındaki gibi herşey sıfırlandı diyebiliriz artık Dünya’da.”
Yelken kumandanın bu dediklerine inanmak istiyordu. içinden söylediklerinin en ufak bir doğruluk payı olması için Tanrı’ya yalvarıyordu. Ama yine de içten içe bunun doğruluğunu kabul edemiyordu. Evet, insanlar eski dönemlerde de çok zor şeyler atlatmışlardı ama hiçbirinde kıtalar yok olmamış, hayvanlar canavari boyutları ulaşacak şekilde evrim geçirmemişti. O gördüğü şeylerin hayvan olduklarından bile emin olamıyordu. Evet, evet. Onlar başka bir evrenden gelmiş olmalıydı. Küçük bir çocukken ergenlik çağındaki iki gencin konuşmasında duymuştu bunları. Paralel evrenlerden söz ediyorlardı. Bambaşka bir evren bambaşka bir Dünya. Bambaşka kanunlar… Belki de o yaratıklar başka bir evrenden gelmişlerdi bu mümkün olabilir miydi ? Bir Felaket Getiren’i ilk kez gördüğü o günden beri artık hiçbirşey ona olasılıksız gelmiyordu. Kendisinden başka hiç kimse bu yaratıkları görmemişti, öyle düşünüyordu. Çünkü kimse onun ne dediğini umursamamıştı. Ama o gördüğü şeyden emindi, bir yaratıktı ve onu gördükten sonra o şeye Felaket Getiren ismini vermesi onun için hiçte zor olmamıştı. -
+1
bilim kurgu romanı yazıyorum beyler
“Dediklerin. Eski Dünya’yı sana küçükken anlatılan masallardaki gibi görüyorsun bilemiyorum belki de baban sana masal niyetine geçmişten uydurma hikayeler anlatmıştır. Bizim bu hale gelmemizin en temel sebebi bizim yaptıklarımız. Onlarca ülke kendini savunma bahanesiyle çok sayıda tesirli bombalar yapmışlar ve insanlar eskiden de ölüyordu Yelken. O siber casus kendisini Doğanın ve Dünya’nın koruyucusu olarak görüyordu.” Yelken hemen araya girerek “Çünkü o bir deliydi.” dedi. Kumandan Yelken’i duymazdan gelerek konuşmasına devam etti. “Eski Dünya’da yaşananları bende senin kadar fazla bilmiyorum ama emin ol insanlar o dönemde birbirini katlediyordu. Yaşlı Adam’ın anlattığı gibidir herşey belki de… Tanrı, Nuh’tan sonra bize bir şans daha vermiştir.”
Kumandanın yüzündeki alaycı gülümseme bir anda yok olmuştu. Derin düşüncelere dalmış gibi görünüyordu. Göz bebekleri adeta dinlenmek için ona yalvarıyordu ama kumandan umursamıyordu. Yelken bunun farkındaydı. O yüzden en büyük kusuru olan çenesini yine tutamadı ve büyük bir merakla kumandana sordu: “Kaç gündür uyumuyorsunuz ? Çok yorgun görünüyorsunuz”. Kumandan bu sefer dişlerini göstererek tebessüm etti. Pırıl pırıl, bembeyaz dişlere sahipti. Başkent’te böyle dişleri olan insanlar görmek havada kuş tutmaktan farksızdı.
“3… Belki de 4’dür bilemiyorum.” Bir süre düşündü ve yine dişlerini göstererek tebessüm ettikten sonra konuşmaya başladı. “Göz kapaklarım her az bir şey kapandığında beni kendimden geçirecek rüyalar görmeye başlıyorum. Ama direniyorum, direnmem gerek. Eğer ben bu gemileri kontrol edemez, halkıma yiyecek bulamazsam. Düşündüklerimizle birlikte yok oluruz.” Yelken bu sorunun cevabını bildiği halde kumandana sorarak ne kadar lüzumsuz bir şey yaptığının farkındaydı. Ama merakı, kendisinden önce geliyordu. Bunun bir gün başına herhangi bir iş açıp açmayacağını çok -
+1
bilim kurgu romanı yazıyorum beyler
“Eski insanlarda bizim gibi düşünüyordu eminim ki. Dünya’da bulunan bu büyüleyici şeyler onları öylesine etkilemiş olmalı ki bu Dünya’ya yakışır şekilde yapıtlar inşa ettiler, gösteriler sergilediler, insanları eğlendirdiler. Peki bunları nasıl yaptılar ? Bu büyüleyici şeyleri yok ederek ve sonrasında da doğa bizi bu yaptıklarımızdan dolayı cezalandırdı. O insanlara ne oldu peki ? Onlar yok oldular ve bunun bedelini şuan da biz ödüyoruz. Bizden sonraki nesillerde aynen bizim gibi bedel ödemeye devam edecekler.”
Yelken kumandanın bu konuşmalarından rahatsız olmuş gibiydi. Babasının anlattığı hikayelerde insanlar bu yüzden yok olmamıştı. Başını kumandana çevirdi ve “Bu dediğiniz yanlış” dedi. Kumandan hafif alaycı bir gülümsemeyle “Nedir doğru olan anlat bakalım.”
“Eski insanlar dediğiniz gibi çok güzel yapıtlar inşa etmişler, gösteriler düzenlemişler, insanları eğlendirmişler. Ama yine dediğiniz gibi doğaya ve bu Dünya’ya bir zarar vermemişler.”
“Canlılar zarar gördü Yelken.” Diyerek araya girdi kumandan.
“Evet doğru canlılar zarar görmüş olabilir ama bu Dünya bizim için yaratılmamış mıydı ? O eski ilahi denen kitaplarda bunlardan bahsedilmiyor muydu?”
“O kitaplara inanıyor musun genç adam?”
“Hepsine değil.” Yelken başını geminin kahverengi pürüzlü tahta zeminine dikti. “Aslında neye inandığımı bilmiyorum ama buradaki çoğu insan Tanrı’ya inanıyor ve o kitaplardan birine de inandıklarına eminim.” Kafasını tekrar kumandana çevirdi ve “Dünya’da bulunan insan sayısı ulaşılamaz bir raddeye gelmişti artık. Bizi doğa ya da Dünya cezalandırmadı. Biz kendimizi cezalandırdık. Bunu da tetikleyen kişi bir siber casustu. insanlar birbirlerini yok etmediler. O adam kendi inancı için tüm Dünya’yı yok etti.” -
+1
bilim kurgu romanı yazıyorum beyler
Eski Dünya’dan kalan teknolojik birçok alet 20 sene önce kullanılamaz hale gelmişti. Yelken 17 yaşındaydı. Uzun siyah saçlı, babası gibi uzun boylu, gözleri kahverengi,iri sayılabilecek cüssede bir gençti. Bu yüzden Eski Dünya’da çekilmiş hiçbir videoyu izleyememiş,ses kayıtlarını dinleyememişti. Sadece ondan önce doğupta bu ayrıcalığa erişebilen insanlar bunu başarmıştı. Bu yüzden onların anlattıklarını duymakla yetiniyordu.
Omzunda birinin elini hissetti. Kafasını döndürüp arkasına baktığında kumandanı karşısında gördü, şaşırmıştı. Düşüncelere dalıp gittikten sonra kumandanın konuşmasını bitirdiğini ve mürettebatın da dağıldığını farkedememişti. Şaşkınlığını üzerinden atmaya çalışıp beyaz kaptan kepi takan ve üzerinde de bembeyaz üniforma bulunan kumandana baktı. Adamın yemyeşil gözlerinin altındaki beyaz tabaka kan toplamıştı, gözlerinin altı şişmişti. Uzun zamandır uykusuz ve yorgun olduğu yüzüne bakınca net bir şekilde anlaşılıyordu. Hafif bir öksürükten sonra kumandan gözünü denize dikti. “Masmavi okyanus, bembeyaz bulutlarla çevrili bir gökyüzü buradan böyle bakınca Dünya ne kadar güzel bir yer gözüküyor değil mi Yelken ?” Başını kumandanın baktığı yere doğrultarak “Evet” dedi Yelken. “Gerçekten çok güzel gözüküyor, büyüleyici.” -
+1
bilim kurgu romanı yazıyorum beyler
GiRiŞ
Güneş en tepeye yükselirken, bulutlar masmavi gökte inci tanesi gibi dizilip yere selam verirken Yelken yine görev arkadaşlarıyla beraber ıssız bucaksız okyanusun içinde avlanıyordu. Bu sefer avlanmaya geniş bir kafileyle çıkmışlardı. Bir önceki avlanmada ki başarısızlık Başkenti oldukça kötü durumda etkilemişti. insanlar sefalet içindeydi. Açıkcası son 50 yıldır öyleydiler. Bu dünyada lüks içinde yaşayan insanlara eski dünyada fakir deniyordu. Fakirlik ve zenginlik kavramı bambaşka bir boyuta uğramıştı artık.
3 gemi de tepe alanını geçtikten sonra Yelken’in içinde bulunduğu geminin kumandanı Doğu Şehri’nde yaşayan bir gözcünün buruşuk bir kağıda çizdiği haritayı çıkardı. Aslına bakılırsa buna harita bile denemezdi. Kağıt gelişigüzel kalın hatlarla çizilmiş ve bazı çizgiler dikkatli bakılınca ancak anlaşılabilecek duruma gelene kadar belirsizleşmişti. Kumandan geminin en tepe bölgesine çıktı ve haritayla baktığı yeri doğruladıktan sonra gemidekilere seslendi:
“Burada bulunma sebebimizin ne olduğunun hepiniz farkındasınız. Başkent’teki insanlar bizim başarılı bir şekilde avlanıp geri dönmemizi bekliyor. Son 20 yıldır felaketlerle yok olan tarım ve hayvancılık alanlarımızın bizi ne kadar kötü durumda etkilediğinin farkındasınız. 20 sene önce de iyi durumda olduğumuz söylenemezdi. Bazılarımız kıyametten kurtuluşumuzun ödül mü yoksa Tanrı’nın bize bir cezası mı olduğunu defalarca kez sorguluyor. Ama sorgulamak bize bir şey kazandırmayacak beyler. Şu anda bu Dünya’da yapmamız gereken tek bir şey var.”
Mürettabatın hepsi birlikte “Avlanmak ve hayatta kalmak” diye bağırdı. Yelken bu bağrışmaya katılmamıştı. Uzaktan insanların cehennemin farklı bir şekil bulduğu bu dünyada hayatta kalmak için nasıl sebepler uydurduklarını ve kumandanın varış yerini insanlara anlatmasını izlerken babasının ona küçükken anlattığı Eski Dünya’yla ilgili hikayeleri anımsıyordu. Havada süzülen uçaklar, çeşit çeşit binbir türlü spor dalı, muhteşem güzellikteki yerler ve kötü fırtınaların, okyanus felaketlerinin, suyun altından ve gökyüzünün üstünden gelen resmen evrim geçirmiş yaratıkların olmadığı bir dünya. Bu dünyayı gerçekten çok merak ediyordu. -
+1
bilim kurgu romanı yazıyorum beyler
Evet beyler başlıkta da dediğim gibi bilim kurgu fantastik tarzda roman yazmaya başladım. Yazdığım vakitlerde partları da buraya atmayı düşünüyorum. Daha önce de yazdığım hikayeler ve içlerinde trende girenler olmuştu. Şimdi de böyle bir şeye başlayayım dedim. LAN AMK KELi SEN KiMSiN DE BiLiM KURGU yazıyosun diyenler olabilir saygı duyuyorum. Ben yine de ülkemizin bu dalda ekgibliğini bildiğim için en azından amatör olarak yazdıklarımı buraya da aktarmak istiyorum. Neyse başlıyorum. -
-3
arkadaşlar kardeşim kayboldu lütfen önemli
Kardeşim hafta sonu öğlen saatlerinde ben işemeye gidiyorum diyip evden kayboldu, gören duyan varsa lütfen bana haber versin. Kendisi zihinsel engelli yani garip garip davranışlar sergileyebilir, suyuna gidin. Bu son derece ciddi bir post tur arkadaşlar. Troll falan diyecekler lütfen gibtir olup gitsinler, anamın gözleri yaşlı oğlum evde yok muydu wc ne istedin canım apartman duvarından bak kayboldun şimdi diye ağlayıp duruyor. Anamın gözyaşlarını lütfen dindirin beyler. Bulanlar, görenler bana özelden mesaj atsın lütfen! -
0
blue whale oyunu ile altüst olan hayatım iki2
Ninemin helasını yaptığı klozetin kapağının üstünde bantla yapıştırılmış bir kağıt duruyordu. Klozette leş gibi kokuyordu. Klozeti açtığımda içine saçılmış takları görmek anlık bir kusma isteği yarattı bende. Kendimi toparladım, sifonu çektim ve eldivenlerimi dikkatlice giydikten sonra bantı çıkarıp kağıdı aldım. Kağıtta bu daha başlangıç yazıyordu. Nenem beni mi trollüyor diye merak ettim, nenemi aradım ama cevap vermedi herhalde gerçekten kaybolmuştu. Ben tabiki yapmam gerekeni yapmayıp 155 i aramadan paltomu giydim ve gecenin karanlığında dışarı çıktım. -
0
blue whale oyunu ile altüst olan hayatım iki2
Bu acı verici olaydan sonra pgibolojik tedavi almaya devam ediyordum. Ben ve ninem ilk hafta gayet mutluyduk. Bu 1 hafta içinde bizi rahatsız eden tek olay polislerin bu yaşadığım olay silsilesiyle ilgili sürekli beni sorguya çekmesiydi. Ben onlara vermem gereken cevapları verdim. Bir kaç gün sonra artık gelmediklerinde huzura kavuştuğumu ninemle birlikte bu asosyal hayata kaldığım yerden devam edeceğimi sandım. Bir gece karanlık bir odayı los bir şekilde aydınlatan bilgisayar ışığının başında ferre 64 den 31 imi çekerken bir çığlık sesi duydum. Bilgisayardan geldiğini zannettim devam ettim. Ama işimi bitirip banyoya girdiğimde aslında bilgisayardan değilde ninemden geldiğini anlamıştım. -
-2
blue whale oyunu ile altüst olan hayatım iki2
Bu oyunu oynadıktan sonra bu bataklığın içine girdikten sonra asla eskisi gibi olamayacağımı biliyordum. Hoş zaten eski halim her türlü beterdi. Bu yüzden şansımı denedim ama bu 50 gün boyunca acı gerçeklerle yüzleştim. Birçok olay yaşadım, insanlara bir çok olay yaşattım ve o gün Metin gavatını toprağa gömdükten sonra her şeyin bittiğini sandım. Yanılmışım, hemde çok yanılmışım...
Evet beyler bundan bir kaç ay önce size anlattığım o hikayeden şimdi yazacağım hikayeye kadar olan aralıktaki yaşadığım olayları sizlere aktaracağım. Hikayenin 1. bölümünü bilmeyenler için
(bkz: Blue whale oyunu ile altüst olan hayatım) -
0
beyler şuan hastanede yatıyorum ve kreatinin
miktarı bana serum takılmasına rağmen yükselmeye devam ediyor. Böbreklerimde ağrı var ama idrarımın sık gelmesi dışında anormal birşeyim yok. Bu neyin habercisi yardımcı olabilecek bir pampam var mı? 1.47 şuan k i kreatinin miktarı -
+8
arkadaşımın anasına soktum
Ulan düzgün hikayeleri okumazsınız nerde gibiş içeren aptal aptal yazılmış hikayeler var onları okursunuz sizin ben amk. Düzgün bile yazamıyor amk evladı nesini okuyorsunuz bunun -
+2 -1
herkes en sevdiği basketbolcuyu yazsın
Hayal diyor mal huur evladı Ahahahhaa Spurs'unda Cleveland'ın da içinden geçtik huur çocukları babanız Kevin Durant -
0
reise klavyesinden sallayan bütün inci sözlük
Onun aslında doğru yazılışı o. Ama sizin gibi huur çocukları yüzünden hastane oldu. Hepinizin amk -
+1
reise klavyesinden sallayan bütün inci sözlük
Yazarlarını Tuzla Sahildeki mekanıma bekliyorum. Nerede olursanız olun buraya geliş masraflarınız benden. Ama size şunu söyleyeyim gelişiniz olacak gidişiniz olmayacak huur ÇOCUKLARI! SiZi MEKANIMDAKi ADAMLARIMLA TEK TEK gibMEZSEM ANANIZIN BABANIZIN YERiNi BULUP ONLARIN EViNi PATLATMASSAM ADAM DEĞiLiM. O KLAVYELERiNiZi YANINIZDA GETiRiN Bi TARAFLARINIZA MONTE EDiCEM huur ÇOCUKLARI SiZi.
Her neyse gelmek isteyen çapulcu huur çocukları pm den yazabilir.
Not:Hastahane masraflarını karşılamıyorum. - daha çok