1. 1.
    -1
    hiç bilmediğiniz bi gezegen de yaşar dı adı dediğim gibi afet
    afet ki ne afet
    güne sabahlığını çıkarma çabalarından biriyle başladı, çıplak vücudunu göstermek istemezdi utangaçtı yatak örtüsüne sarardı bazı sabahlar kendini ciksi görüntüsünü teşhir etmekten kaçınırdı,tam 19 yaşında kumral saçları kıvrımlı vücut hatları olan na mütanahi bakışlara sahip ürkek bir ceylan dı karaca döğmesini belinin kalçasıyla birleştiği noktasına yaptırmıştı sevişirken bile elletmekten çekinirdi incelemek isterdim ama o izin vermezdi sebebini sormama bile tahammülü yoktu büyüsünün o olduğuna inanır onu herşeyinden çok sakınırdı.
    sabahları bi başka güzel olurdu afet
    ölümsüzlüğünü hissettirirdi ona bakanlara sabahlığını sıyırıp siyah sütyenine son ayarlamaları yapıp bir çırpıda takardı öyle ucuz kaşar numaraları yapmazdı sütyeni sen takarmısın diyip puan toplama telaşı gütmezdi, karakteristik hatlarına hakim di tangası dantel işlemeli olurdu hep bir diğer uğuru olduğuna inanırdı sexi kalçalarını ayıran tanga giymeyi kendini mecbur hissderdi.
    elbiselerini giymeden teninin belirli noktalarına losyon sürerdi boyun çeperine göğüs kafesine kalçalarına ce ayaklarına
    hiç üşenmeden mütemadien nizami bir işmiş gibi hergün bunu yapardı bağzı sabahlar duş almazdı terinin kokusu losyonların kokusuna karışır ve afrodizyak etki yaratır diye düşünür ve bi çok kişinin bunu bilmesini isterdi.
    siyah fileli eteğini giyer askılı bordo penyenin üzerine fileli bir transparan penye geçirir göğüslerini sütyenine sıkıştırır yürürken taş gibi görünmesini ister göğüs çatalına fransız marka parfüm den tek bir doz sıkardı.
    saçları hep düzdü tarama ihtiyacı duymayan bir yapıya sahip dümdüz saçlar yeşil kocaman gözlerle uyumlu dümdüz saçlar
    fileli siyah çorabını bacak bacak üstüne atarak giyer etek ucuna kadar çekip bırakırdı
    çok uyumsuz gibi dursada sarı çizmelerini giyer ve sokaga çıkmak için yatağın başına gelip dudaklarını ıslatıp dudaklarıma bastırarak öperdi.
    bir süre için dışarı çıkacağını ve dışardan döndüğünde bana bir süpriz yapacağını söyledi
    sorma cesareti bulamaz sadece dudaklarına baka kalırdım
    yaklaşık üç saat sonra döndüğünde yanında sarışın uzun boylu ince belli narin bir yürüyüşe sahip bir afetle döndü
    süprizin bu olduğunu vurgularcasına bana doğru itip ona yaklaşmamı isterdi çizmelerini çıkarır ve parmak uçlarında yürür sarap kadehleriyle ve fransız markalı ama ucuz bir şarapla kapıya yaklaşır kdehleri yere bırakıp şişeyi açmak için yere çömelir ve şarap şişesiyle sevişir gibi garip hareketler yapıp şişeyi açardı.
    kadehler dolar sarhoş olmak için içilir ve yatak odasına geçilirdi sarhoş halde yatakta göz göze gelinir bu iki doğa üstü varlıkla yapılıcak türlü fanteziler kafada canlandırılırdı
    sarı çizmeli kız çok ateşliydi ona sahip olmak isteyen herkezi içtenlikle kabul eder erkeksi ihtiyaçlarının ötesinde duygular yaşamasına izin verirdi ona sahip olanların.
    işte böyleydi bir eylül sonu sonbahar ilki günlerin başlangıcı böyle olmalıydı hayatın senfonisi gidişatı.
    kozmozun diplerine ulaşmak böyle olmalıydı ve aslında bunlar daha başlangıçtı yeni hayallere gebeydi hayat
    ···
   tümünü göster