1. 1.
    +154 -6
    sadece duvardaki saat sesi duyulan emekli evi gibi sessiz sakin sadece işemek için donunda bekleyen masum bir kedicik mi,

    yoksa dakikalarca karşıdan karşıya geçemediğimiz insan ve korna sesinden geçilmeyen işlek caddeler gibi mi?

    dudakları manavdan alınalı 4 gün olmuş dolapta beklemekten iyicene açılmış sulu marul gibi mi,

    yoksa yeni doğmuş ve gözlerini açmak için cebelleşen bir kedi yavrusu gibi mi ?

    mesela yatakta çıplakken yemek yesek üzerine dökülen ekmek kırıntılarını ayıklamak için 1 saat uğraştıracak kadar kıllı mı,

    yoksa kadife ceket gibi elimizi üstüne atsak yatağa kadar takılmadan kayar mı?

    soğuk kış geceleri içine ilk girildiğinde ciğerimize kadar titreten yorgan gibi soğuk mu içi,

    klimalı bir mekandan sokağa çıktığımızda yüzümüze vuran sıcaklık gibi sıcak çöl rüzgarları mı esiyor içinde?

    öğrenci evinden annenin 2 ay önce ziyarete geldiğinde yapıp dolaba koyduğu ve dökmediğimiz tarhana çorbası gibi mi kokuyor,

    yoksa bir yaz bahçesi gibi mi?

    mesela dilimizi şöyle bir değdirsek amın içindeki pıtırcıklı dokuya ağzımıza tuzlu bir pastırma tadı mı gelir,

    yoksa bol şerbetli şöbiyet gibi ağzımızın içinde dolanır mı?

    bunların cevabını ayrıntılı olarak verirsen çok sevinirim teşekkürler..

    edit: uplayalım ki görsün
    ···
   tümünü göster