1. 176.
    +2 -1
    fısfıs kolonya kabının içine su doldurur, sineklerin üzerine sıkar önce kanatlarının yapışarak yere düşmelerini sağlardım. daha sonra bu sineği bolca ışık alan bir yere zütürür, büyüteç ve cımbız yardımıyla başlardım eziyete. önce kanatlarını koparırdım ki bir şekilde kaçmaya yeltenmesin, sonrasında bacaklarından başlardım tek tek koparmaya, genellikle tek bacağını bırakır sürünerek uzaklaşmasını incelerdim. tekrardan büyüteç altına getirip, iğne yardımıyla gözlerini patlatırdım. korkmayın! daha ölmedi, o zamanlar elde çözünen hijyen solüsyonları vardı, sineğin üzerine bir damla damlattım mı hemen rengi açılırdı, kapkara sinek bildiğin yemyeşil olurdu, ama hala canlı kalırdı. birkaç iğne darbesiyle arta kalan bedeninde yarıklar açardım, daha sonra bir damla da kolonya damlatarak bu yarıklar içerisinden organlarını asidiyle eritecek olan kolonyanın süzülmesini sağlardım. hayvan hala can çekişiyor, ve ölüm vuruşu: kibrit yardımı ile sineği ateşe verir, o çıt pıt sesleri eşliğinde burnuma gelen kolonya kokusunun zevkini yaşardım.
    ···
   tümünü göster