çok övdüğünüz o avrupa

bak ben 6 senedir evimden okuluma günde 4-5 saat yol ayırıyorum. bu arabayla 30-35 dakikalık bir yol. yeri gelir günde 2 saat otobüs beklerim. sıraya bile girmekten aciz bir millet olduk.

avrupada gece sabaha kadar orada burada gezdik. varoşlara girdik çıktık. allah bilir girmememiz gereken, oranın yerli halkının tırstığı yerlere girmişizdir. 1 kere laf atılmadı. 2-3 uyuşturucu satıcısı geldi. yok istemiyoruz dedik, eyvallah dedi gitti.

bu ülkede adamın kulağında küpe var, saçı uzun diye adam öldürülüyor.

12-14 yaşlarındaki kızlara tecavüz artık gündemden düşmemekle kalmayıp bunu yapan adamların içinde abileri falan da oluyor.

küçücük kızlar etek giyse, sıfır kol bir tshirt giyse, huur, yollu gibi acayip benzetmelere maruz kalıyor.

türkiyede otobüste kız arkadaşımla beraber oturup elimi omzuna atsam, saçlarını koklasam kendimi güvende hissetmiyorum.

siyasetçiler halkın yararına çalışacağına, halkı gibiyor. belediyeler rüşvet yuvası. insanlar birbirlerine kıyak yapmaktan işlerini yapamıyorlar. belediyede böyle şeyler yok demeyin acayip sallıyorsunuz.

adamların üniversitelerine, ilkokullarına eğitimden anlamayan siyasetçiler karışmıyor.

adamlar üniversitelerde son teknoloji aletlerle eğitim yaparken biz 30-35 yıllık aletleri kullanıyoruz, yeri geliyor iş sadece teorik oluyor.

adamlar kendi ülkelerini seviyorlar. kendi mahallelerini, kendi liderlerini seviyorlar. karşı komşum ben kapıyı açtığında kendi kapısını çarpıyor ben ona ne yaptıysam.

doğudaki içler acısı durumu yazmıyorum bile.

adamların yaşantılarını kıskanıyorum, serbestliklerini, işlerini yaparken ki heveslerini kıskanıyorum.

bunların hepsini, güvenliği, eğitimi, serbestliklerini kendi ülkemde istiyorum. yukarda dediğim şeylerde neler katılmadığınızı veya istediğim şeylerden neleri istemediğinizi merak ediyorum.