1. 1.
    0
    bayadır meryem'in (yani meryem ana'nın)evine gitmiyordum. uzun zaman olmuştu görüşmeyeli. arada bir gidip ihtiyaçlarını giderirdim garibanın. aldım abdestimi, atladım arabaya, gittim meryem'in yanına.
    arabayı koydum yolun ortasına. bir tane muallak kılıklı bir vale karşıladı beni. "abi nasılsın? yengeye göz kulak oldum" falan filan, bir sürü zütünü yiyeyim ayağı çektikten sonra gönderdim puştu.
    bizimkinin ev biraz ormanlık alanda haliyle. malum kimse yanlış anlamasın münasebeti diye sote bir mekanda tutuyorum hatunu. tükürdüm topuklara, başladım yukarı doğru çıkmaya.
    yolda yürürken garip garip şeyler görmeye başladım. daha önce hiç görmediğim evler, kiliseler filan... kiliseler böyle küçücük, sanki yüzyıllardır kullanılmamış gibiler. sanki kilise değil, konsolusluk binası gibi havaları vardı bir de amk.
    bana söker mi? giberim havasını dedim, vurdum tekmeyi kapıya girdim. bir de baktım, ne göreyim? taş gibi bir kız, esmer, hafif balık etli, bebek yüzlü. tam benim kalem. aynı meryem'ime benziyor.
    neyse, bu başladı durduk yere kaçmaya. ben de affader miyim hiç, başladım arkasından koşmaya. yakalarsam affı yok yani. koşarken sağdan, soldan garip garip korkunç şeyler çıkıyor. bir yandan ödüm takumda, bir yandan da yeni bir amın peşinde ilahi bir kuvvetle depardayım. derken bu şıllık bir durdu, döndü arkasına, başladı benimle garip bir ses tonuyla konuşmaya. Gören de the exorcist'teki karının dublörü sanar. dediklerinden de bir tak anlamıyorum. Tek anladığım bu karının ya içine şeytan kaçmış, ya da şeytan'ın ta kendisi bu karı dedim.
    kapattım ağzını, bastım çelmeyi, bir güzel gibtim ben bunu kilisesinde. o günden bu yana düşmadır bana bu huur çocuğu. sakın ona uyayım demeyin. sonra sizi de giberim, ona göre...
    ···
   tümünü göster