1. 51.
    0
    bir anı daha

    dün saat 23:00 civarlarında arkadaşlarla bu konuyu tartışıyoruz. hadi lan alalım için dediler bi' arkadaşla bana 5 kişiyiz. 2 kişi içicez. tabi sonra iş bana kitlendi herkesin sabah yapacağı bir şey var.

    23:30 civarlarında 10 tane tükettim bu haptan. bi' 40 dk sonra şu yunan mitolojisindeki aslanlardan gördüm bi arabanın üstünde yaklaştık kayboldu tabi... 1.saatin sonunda ışıklara bakıyorum; kafamı çevirince iz bırakarak diğer tarafa geçiyorlar. dedim aha şimdi başladı etkisi. bu ışıklar gitgide yoğunlaşmaya başladılar. artık etrafımda adeta bir hava küresi oluşturmaya başladılar. sonra geç oldu tabi saat gecenin 1i falan o işim var benim sabah diyen arkadaş -daha yeni tanışmıştık- benle kaldı diğerleri gitti. kaç yıllık arkadaşlarım. takdir ettim bu yeni dostu tabi. sonra onla da biraz daha oturup eve doğru yola koyulmaya başladık.

    ben tabi yolda her tarafa bakıyorum. bakalım neler görecem hangi yaratıkları falan. sonra polis karakolunun yanından bakarken bir de ne göreyim. bir ağacın arkasından bana bakan; küçük, yeşil kafalı, yoda ve yeşil cin karışımı bir şey dik dik bana bakıyor. dedim hasgibtir. arkadaş sordu noldu falan. ben de anlattım kanka yodaya benzer garip bi canlı var. yaklaştım. yanıma çağırdım gelmedi maalesef. sonra arkadaş uzaklaştırdı beni. nöbetçi polis varmış orada görmedim tabi ben. ama sanki çok yaklaşınca o uzaktan bakılınca çok net olarak yoda-yeşil cin karışımı yaratık ağaç dalıymış. en azından öyle gördüm. sonra parkın ilerisinde bir kadın ve bir erkeği gördüm çömelmiş oturuyorlardı. yaklaştım kayaymış. garipti çok garip. arkadaş sağolsun eve bıraktı beni.

    iş artık korkutucu boyutlara ulaşmaya başlamıştı. eve geldim mp3'ü kulağıma taktım -çünkü garip sesler duymaktan korkuyordum- duvara döndüm gözlerimi kapattım yaklaşık böyle 5 saat durdum. evet tam 5 saat. uyumadım ama belki vücudum uyudu anlayamadım çünkü gözlerimi kapattığımdan 1 saat sonra falan resimler çıkmaya başladı.

    resimler o kadar hızlı gidip geliyordu ki. mesela bir bayanın vegibalık fotoğrafına gördüm. sonra o bayanın boynuna odaklandım. 1 saniye geçmeden daha bunları görmeyeli sos oyunu tablosu çıktı. sıkıcı dedim bejeweled oldu. sonra satranca çevirdim. kendimle 2 saniyede bir maç attım kapattım. okul anılarına gittim. bunlar olurken kendimi o kadar zeki hissediyordum ki yani kasparov'a meydan okuyabilirdim o ruh halimle.* sonra daha hatırlayamadığım bir sürü saçma resimler falan. sanırım lucid olabilirdim ama aklıma gelmedi.

    saat 5:00 civarları bi' odaya bakayım dedim. ışık süzmeleri ve karanlık gölgeler dolaşıyordu. direk eski pozisyonuma döndüm.

    sabah 8 gibi kalktım. zombi gibiydim. zor yürüyordum. başım dönüyordu. midem bulanıyordu hiç uyuyamamıştım. son kalan ışık süzmeleriyle oynayıp arkadaşlarıma mesaj atıyordum. korkudan altıma sıçacaktım lan diye. gerçekten çok garip ve unutulmaz bir geceydi.

    bu hapı içmemin başlıca nedeni bir kızı unutmamdı. ki hayatımda en çok sevdiğim kızdı bu. hani insan sadece 1 kere aşık olur derler ya işte bu oydu. kızın ne tipine ne davranışlarına aşık olmuştum. ben bile bilmiyordum tam neden onu sevdiğimi. ona açılmıştım. çıkmadı benle. yapacak bir şeyim yok sevmeyince sevmiyor tabii ki insan... ama bu tantum etkisinde onu bir kere bile düşünmedim. düşünmeye çalışsam da direk aklımdan uçup gitti. sadece sabah kendime geldiğimde biraz hüzünlenmiştim o kadar.

    böyle bir ilaçtır tantum tam etkisini göremedim çünkü korkudan ölecektim. ama bir gün arkadaşların hepsiyle içeceğiz sabahlayacağız. o zaman tam etkisini yazacam buralara
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster