1. 1.
    0
    Bir ygs mağduru olarak sözel sınıfında 2.şansımı denemek için dün kaydımı yaptırmıştım. Sabah sigaramı içip üstümdeki depresif ruh halini atarak bir solukta dershane kapısından içeri girdim. Rehberlik katından sınıfımı öğrenip sınıfa geçtim. Oturup kitap okumaya başlamıştım bi ara baya dalgınlaştım ve o geldi. Aslında pek uzak değil, biraz yakından tanıdığım biri. Hayal meyal hatırlıyo zaten beni. Gerek felsefe dersinde hocalarla tartışmalarımda, gerek diğer derslerde gözü hep üstümdeydi. Sürekli arkasına bakıp bakıp gülümsüyordu,bi ara tenefüste noldu diye sordum birden konuşmaya başladı, adın ne nasılsın, nereden geldin neler yapıyorsun yok şunu tanıyon mu bunu tanıyon mu falan filan. Haliyle bu son şansım. Aylardır arkasından koşuyorum bu sınavın. Sizce napıyım yani azıcık da aşka, huzura sevgiye zaman ayırıyım mı beyler? Sonuçta insanız bizim de omuzumuza yaslanıcak bir başa ihtiyacımız oluyo. Sizin fikrinizi alıyım dedim. Sinir bozucu abuk subuk şeyler yazıp keyfimi kaçırmayın, ciddi bir durum söz konusu

    edit: Bu arada küfür eden arkadaşlar adına üzülüyorum. Beni yaşım üzerinden değerlendiren arkadaşlar isterse 30 yaşına gelsin yine ahlakını, terbiyesini düzeltemez bu saatten sonra. Azıcık olgun olun

    Bu arada Ankara üniversitesi hayalim beyler. Kazanırsam bakın siz curcunaya
    ···
   tümünü göster