0
Bu zamana kadar çok nadir kavga ediyorduk. Kavgalarımız da genelde ilgisiz olduğumdan dolayı çıkıyordu. Evet o zamana kadar bana böyle bir terim kullanmıyordu. ilgisizlik şimdiki kavgalarımızın temelini oluşturuyordu. Bana kalırsa ben ona karşı çok ilgiliydim fakat benim ilgim onu karşılayacak cinsten değilmiş. Her zaman başıma kakıyordu bana neden ilgisizsin diye, bende ona ben böyleyim ayrıca sana karşı da gayet ilgiliyim diyerek cevaplıyordum. Kabul etmiyordum ilgisiz olmayı. Hemen hemen her gün beraber takılır. Akşamları da telefonla görüşürdük. Başka bir kavga sebebimiz de o sene facebook yeni yeni revaçta olmaya başlamıştı. Biz de oradan bir hesap açtık daha doğrusu ben hesap açınca meryem de açtı. Aslında doğru kullanıldıktan sonra facebook o kadar da kötü bir şey değildi. Burada ki kavgalarımız da baya bir hiddetli oluyordu. Sebeplerine gelince onun tanımadığı ve benim lise yada bursa da ki mahalle arkadaşlarımın bende ekli olmasıydı. Tamam ben buna hak verebilirim sonuçta meryem kıskanç bir insandı ve beni kıskanması kadar doğal bir şey de olamazdı. Ben de onu kıskanırdım. Bir gün meryem bizde kalırken oda da birbirimizin facebooklarına giriyorduk , bakalım kimlerle arkadaş ve kimlerle konuşuyor diye. Benim şifrem onda vardı ve ben çok rahattım ona yanlış gelebilecek bir şey yapmadığımdan adım gibi emindim. Öyle de oldu benimkisini kapadıktan sonra onun facebookunu açtık . tanımadığı bir kişiyle konuşmuştu. Konuşma şekli benim sevgilim var demesine rağmen onunla daha önce muhabbet etmiş olduğu mesajların gönderiliş biçimden belliydi. O akşam o muhabbet yüzünden birbirimizi kırmıştık. Ama biz ne kadar büyük kavga etsekte eğer yan yanaysak küslüğümüz çok fazla sürmüyor. O akşam her ne kadar ona kızsam da ben yine de büyük bir jest yaptım. Bizim alt katımızda coşku, hakkı ve bahadır diye çok sevdiğim 3 arkadaşım oturuyordu. Biz kavga ettikten sonra aşağıdan çok güzel gitar ve şarkı sesleri geliyordu. Sonra aşağıya inip’’ nabıyosunuz? Bizde meryemle oturuyoruz canımız sıkıldı yanınızda takılabilirmiyiz? ‘’ demek için aşağıya inmiştim. Normalde ben bu tarz şeyleri pek yapmam fakat o akşam en azından kafamız dağılsın diye bunu yaptım. Meryem’e de hadi aşağıya fasıl yapmaya inelim dedim. O da dünden razıydı çok severdi böyle şeyleri, sevdiğini bildiğim için ben de mutsuz olmamak adına hep beraber eğlenmeye indik. Onlar çaldı biz söyledik. Ben size meryem’in sesinin ne kadar güzel olduğunu söylemiş miydim? Meryem’in sesi, Allah’ı var çok güzeldi. Onunla alem yapması gerçekten çok güzel oluyordu. O akşam da deli gibi şarkı söylemiştik. Şuan demek istediğim biz yarım saat önce ayrılma derecesine kadar kavga etsekte 1 saat sonra öyle bir hale geliriz ki bizi görenler -bu çift hayatı boyunca kavga etmemiştir filan der o derece yani.
Ayrılmaktan bahsetmişken sizlere bir olay daha anlatacağım. Zannedersem 2. Senemizin mart ayı gibiydi. Bizim genelde 2. Senede çokça takıldığımız ‘’Çatı kafe’’ diye bir kafe vardı. Sık sık oraya giderdik. Ayrıca bu kafenin bir uğursuzluğu olduğuna inanıyorduk. Muhtemelen o kafe de 4 kere ayrılmışızdır. Artık çalışanlar bile şaşırmıştır bizi görünce. El ele içeri girer üzgün bir ifadeyle oradan ayrılırdık. işte böyle uğursuz bir mekandı orası. Yine böyle bir gün de meryem benden ayrılmıştı o kafede Ayrılma sebebi ise benim ona olan ilgizsizliğimmiş. Ne kadar dil döksem de ayrılmayı kafaya koymuştu. O gün de bende sinirlenerek ordan tek başıma uzaklaşmıştım. Ardından eve gittiğimde bir telefon geldi arayan meryem’in yurdundan yakın bir kız arkadaşıydı ( adını o kadar hatırlamaya çalışsam da getiremedim). Bu kız mavi gözlü aslen Sakarya ‘nın köylerindendi. Bu sene meryem’in yurduna gelmişti ve biranda meryem’in sevdiği ve benim de kanımın ısındığı, yanlışını pek görmediğim, saygı duyduğum bir insandı. Telefonu açtığımda benim çatı kafeye gelmemi istedi. Bende meryem benden ayrıldı gelmeme gerek yok dedikçe sen gel dedi konuşacaklarımız var diyerek beni ikna etti. Aslında ikna etti değil de ben dünden razı olduğum için öyle oldu. Tekrar dolmuşa binerek çatı kafeye gittim. Meryem de oradaydı doğal olarak. Sonra o arkadaşı bizi barıştırdı zaten meryem ‘de pişmanmış. işte bizim böyle saatlik ayrılmalarımız oldu. Abartmıyorum ama ilişkimiz boyunca belki 15 kere ayrılmışızdır.
O gün arkadaşının bana yaptığı jest hoşuma gittiğinden dolayı bir akşam meryemle beraber onu bizim evde misafir etmiştim. Ben meryemle uyurken o da karşı çekyatta yatıyordu. ilk defa odamızda bir misafir ağırlamıştık. Daha sonradan dışarıya çıktığımızda mutlaka onu da arar yanımıza gelmesini isterdik. Onun çıktığı yoktu ve meryemle ona bir sevgili yapsak fena olmaz diye düşünüyorduk hem grup olarak takılırız daha güzel vakit geçerdi. Benim aklımda ise ona göre bir sevgili adayı olarak şahin’i uygun görüyordum. Bir gün ortam ayarladık ve çarkın arka sokaklarında bir diskoya gitmeye karar verdik. Neden disko olduğu ise şahin çok güzel dans ettiği ve kızı böylelikle daha kolay etkileyebileceğini düşündüğümüzdendi. Yanımıza Davut’u da almıştık. Şahin, Davut , meryem, ben ve arkadaşı diskoya gittik. Baya güldük eğlendik dans ettik. ilk defa meryemle karşılıklı dans etmiştim o gün. Daha sonradan benim dans etmemle baya dalga geçtiler ya orası ayrı konu. Fakat ben kafam güzel değilse çok kötü dans ederim, o gün de aynısı oldu. Gerçekten berbat bir dans edişim vardı kabul ediyorum. O gün güzel geçmesine rağmen, buluşma amacı onların arasını yapmaktı fakat ikiside birbirinden hani derler ya elektrik alamamış. Bu yüzden sonuç olarak aralarını yapamadık.
O aralar meryemle bir iyi bir kötüydük. ilişkimizde artık kavga kendini yavaş yavaş hissettiriyordu fakat bu kavgalar duygularımızda gram azalma meydana getirmiyordu , aksine daha sıkı sıkı birbirimize sarılmamızı sağlıyordu. Hazır kavgalarımızı anlatmaya başlamışken ilginç kavgalarımızdan birini daha anlatayım. Aylardan nisan olması lazım. Kavga sebebimizde o zamanlar çok revaçta olan facebook kavgalarımızdandı. Ben facebookta kimseyle muhabbet etmem, kimseyi eklemem ve sadece oyun oynardım. Oynadığım oyun ise pokerdi. Çok seviyordum o oyunu. Orada oyun oynarken benim oyunun parası diye tabir edilen chip’im bitmişti. Oradan bir tane kız bana yüklü miktarda chip verdi. Daha sonradan oyun arkadaşı olmuştuk. Benim yaptığım tamamen çıkar üzerine kuruluydu. Oyuna girdiğimde ondan bir kereliğine mahsus olmak üzere chip almıştım. Muhabbet bu kadar başkada bir şey olmadı hiçbir şekilde. Benim facebook şifrem meryem’de de vardı. Her yaptığımı takip ediyordu. Ben yine kendimden çok eminim yanlış yapmadığıma dair. Bir gün meryem facebook u kurcalarken benim bununla olan poker arkadaşlığımı gördü ve beni asılsız şeylerle suçladı. Hayır aşkım hiç bişi yapmıyorum dedikçe sen bu huuryla beni mi aldatıyorsuna kadar beni suçlamalar olmuyacak triplere giriyordu. Evet belki de ben yanlış yapmıştım ondan chip alarak fakat bu kadar büyütülcek bişi göremiyordum. O zamanlar bu olaylar yüzünden çok başımız ağrımıştı. Sonunda dayanamarak facebooklarımızı kapatmıştık. Evet facebook bir ilişki için son derece tehlikeli bir icattır benden söylemesi.
O sene artık havalar ısınmaya başlamıştı günlerimiz arada kavga etsekte çok güzel geçiyordu. Meryem artık bizim evin müdayimi olmuştu. Benim arkadaşlarımın hemen hemen hepsiyle tanışmıştı. Çift olarak sevildiğimizi düşünüyorum. Bize muhakkak haftada bir yada iki gün kalmaya gelirdi. Bizim onunla ne zaman canımız sıkılsa olmayacak muhabbetlere girerdik. Neydi peki bu olmayacak muhabbetler? Cinlerden, perilerden, insan enerjisinden gibi fizikötesi konulardı. Bir gün evde hazmi, ayşe, togi, meryem ve ben takılıyoruz. Gecenin 3’ü gibi dokunarak insan kaldırmayı denedik. Tüm lambaları kapattık ve meryem’i sandalyeye oturttuk daha sonra parmaklarımızla hissetmeye çalıştık ama nafile. Başaramamıştık zaten yaptığımızda son derece saçmaydı. Bu tip işler hep meryem’in başı altından çıkıyordu.
Tümünü Göster