1. 51.
    0
    "Madem öyle mutlu olmayan herkes intihar etsin." demeden önce biraz daha bilinç kavrdıbını inceleyelim.

    Yine insan bilincinin getirisi olan "sorumluluk" diye bir kavram mevcut.

    Bu aileye, arkadaşlara, işe, topluma olan "sorumluluk" kavramı insanın canıs sıkılınca çekip gidememesinde en büyük etken.

    Ama sorumluluk derken biraz daha geniş düşünün. Bu sorumluluk eve aile için para getirmek veya işleri zamanında yetiştirmek değildirdir. Bu sorumluluk sevgidir. En basitinden etkileşimde olduğunuz bireyler ile aranızdaki sevgidir. Duruma göre ekstra olarak bir şey yapmak (çocuğunuza filan bakmak), ama genelde sadece varolmanız ve birbiriniz ile iletişim içinde olmanın getirdiği sorumluluktur sevgi. Ama etkileşimden başka ekstra olarak bir şey yapsanız da, bu yine sevgi ile doğrudan alakalı değil midir? (bu sorumluluğun toplum tarafından da dayatılıyor olması dışında)

    En basitinden ebeveynleriniz, eşiniz veya sevgiliniz, çocuklarınız, arkadaşlarınız... Etkileşimde olduğunuz ve sevginizi paylaştığınız insanlar.

    Tabii ki her zaman insanlardan uzak olduğu, kimsesi olmadığı için depresyona girip intihar eden bireyler mevcut. Ama eğer onların gerçekten ama gerçekten herhangi bir şekilde iletişimde olup, bir sevgiyi paylaştığı bir insan yoksa, o insanın böyle bir sorumluluğu da yoktur.

    Daha basit anlatmak gerekirse, eğer ölürseniz üzülecek veya yokluğunuzdan dolayı sıkıntı yaşayacak olan insanlarak karşı bir yaşama sorumluluğunuz vardır.
    ···
   tümünü göster