okulun kantininde arzuladığım

sevimle işler yolunda gidiyordu artık onunda baglandıgını hissediyordum tabi bu arada cansuyuda ekarte etmistim. cok fazla dırdır yapıyordu niye sevvalle bu kadar ileri konusuyorsun hep onun yanındasın vesaire vesaire beynimi gibiyordu. bundan sonra 2 kızım kalmıstı ve bunlara iyi bakmam lazımdı. tabi kantine giden huuryla kavga ettim iş başa düşmüştü. amk kantinine inmek bile eziyetti. bir gün yine şevvalle görüsmek icin teneffusde dısarıya cıktım 15 dakikalık teneffus en kıyak teneffustu herkes 15 dakıkayı yer bitirirdi diger teneffusler 5 6 dakikaydı. herneyse şevvali gördüğüm saniye gel diye işaret yaptı gittim yanına kulagıma fısıldadı hadi kantine gidelim. ama nasıl bi söyleyiş o sanki hadi şuracıkta gib beni der gibi... bi anda bi hoş oldum neden ? diye ahmakça bi soru sordum. ne biliyim çay falan içeriz dedi gülümsedi... o sıcacık gülümsemesini hala unutamıyorum saçları kahverengiydi ve kendine özel stili vardı ne uzun ne kısa. çok hoş biraz dalgalı biraz düz.. gerçekten hoş bir kokusu vardı. bunları yazarken onu hatırlıyorumda keşke o günler geri gelse