0
yazdığım bu satırlar yarın yani 26 haziran cumartesi günü granma'da yayınlandığından sadece 32 gün sonra imparatorluğa gösterdiğimiz onurlu direniş olan 26 temmuz gününü kutlayacağız.
insanlığın düşmanları her adımlarını ölçüp biçerek atıyorlar. özellikle aklında sadece kâr hırsı ve hammadde olan, insanlığın ortak değerlerini gözardı eden abd emperyalizmi.
16 haziran günkü yazımda şunları yazmışım: "bu cehennem habercisi gibi gelişmeler dünya kupası maçları arasında unutulup gidiyor, kimsenin umurunda olmaksızın."
bu önemli spor olayı en çekişmeli aşamasına giriyor. 14 gün boyunca 32 ülkeden futbolcular ilk 16'ya girebilmek için çaba gösterdiler. şimdi ise çeyrek finale, yarı finale ve finale kalabilmek için mücadele edecekler.
futbol fanatizmi giderek artmakta, dünya üzerinde milyonlarca insanı etkisine almaya başladı bile.
artık şunu sorabiliriz; kaçımız şu sıralarda abd donanmasının en büyük uçak gemilerinden harry s. truman'ın beraberinde nükleer denizaltılarla birlikte süveyş kanalından geçerek iran körfezine doğru yol almakta olduğunu biliyoruz?
abd donanmasına eşlik eden gemiler arasında benzer ateş gücüne sahip israil savaş gemilerinin de olduğu bilinmekte. bu donanma iran'a uygulanan abluka uyarınca ülkeye giriş çıkış yapan ticari gemileri arama yetkisine sahip olacak.
hatırlanacağı gibi birleşmiş milletler güvenlik konseyi, abd'nin önerisi ve ingiltere, fransa ile almanya'nın desteğiyle çok ağır koşulları olan bir yaptırım kararı almıştı.
diğer bir ağır yaptırım kararı da abd senatosundan çıkmıştı.
üçüncü ve en ağır yaptırım kararı ise avrupa birliği tarafından alındı. bütün bu gelişmeler 20 haziran gününden önce oldu. o dönemde fransa başkan acil bir ziyaretle rusya federasyonu devlet başkanı dmitri medvedev ile görüşmüş, rusya'nın iran ile görüşerek durumun daha kötüye gitmesine engel olması istenmişti.
şimdi zaten iran açıklarında bulunan abd donanmasına, abd ve israil savaş uçaklarını taşıyan uçak gemisinin varması bekleniyor.
işin en düşündürücü yanı ise abd'nin ortadoğudaki jandarması israil'in elinde son derece gelişmiş nükleer silahlar ve bunları kullanabilecek modern savaş uçaklarının bulunuyor olması.
iran şahı 1979 yılında tek bir silah atılmadan ayetullah humeyni tarafından devrilmişti. abd, iran'a karşı savaş açan ırak'ı desteklemiş ve ırak tarafından iran ordusuna ve devrim muhafızlarına karşı kullanılan kimyasal silahları tedarik etmişti. o dönemler bağlantısızlar hareketinin lideri konumunda olan küba bu konuyla ilgili bilgiye sahipti. savaşın etkilerine maruz kalan sivillerin durumunu da çok iyi biliyorduk. bugün iran başkan olan mahmut ahmedinejad o dönemde devrim muhafızları 6. ordu komutanı olarak iran - ırak savaşının en sıcak çatışmalarının yaşandığı batı cephesindeydi.
bugün 2010 yılında 31 yıldan sonra abd ve israil devletleri, iran silahlı kuvvetlerininin milyonlarca askerini, hava, deniz ve kara kuvvetlerini ve devrim muhafızlarını hafife alıyor.
bu saydıklarıma 12-60 yaş arasındaki 20 milyon erkek ve kadın ile toplam 70 milyon nüfusa sahip, düzenli şekilde milis eğitimi alan bir toplumu ekleyin.
abd hükümeti bir plan uygulama çabasında. buna göre kapitalist tüketime sahip çıkan bir siyasi muhalefet hareketi yaratılacak, iran halkı bölünecek ve iran'daki rejim devrilecek.
ancak artık bu plan geçersizdir. ülkelerine saldıran abd ve israil savaş uçakları karşısında hiçbir iranlının abd'den yana olacağı iddia edilemez.
son gelişmeleri tahlil ettiğimde şöyle bir sonuca varmıştım; çatışma kore yarımadasında başlayacak, burada çıkartılacak ikinci kore savaşından sonra abd'nin iran'a ikinci müdahalesi başlatılacak.
bugünden baktığımda ise çatışmaların sırasının değiştiğini görüyorum; silahlı saldırı önce iran'a karşı düzenlenecek.
artık abd özel harekat kuvvetleri ve istihbaratı tarafından batırıldığı bilinen güney kore savaş gemisi cheonan'ı batırmakla suçlanan kuzey kore yönetimi ise iran'a saldırıldıktan sonra sırada kendilerinin olduğunu çok iyi biliyor.
gamsız futbolseverler dünya kupası maçlarının tadını çıkarmaya baksın. kahraman halkımıza, hayat ve umut dolu küba gençliğine, o muhteşem çocuklarımıza ve daima iyi geleceklerini aklımızdan çıkartmadığımız insanlığa şunları söylemeyi görev addediyorum; bu gelişmeler bizi hiçbir şekilde şaşırtmıyor.
sadece, bir kaç bin yıl içinde insanoğlu tarafından gerçekleştirilen sayısız hayallere ve geliştirilen uygarlığa acıyorum.
devrimci hayallerimiz gerçekleşmeye ve anavatanımız ayakları üzerinde doğrulmaya başlamışken, "yanılmış olmayı o kadar isterdim ki!"
fidel castro ruz
24 haziran 2010