1. 151.
    0
    genel olarak otistik engelli bireyler
    bu kadar az konuşmaz. hatta çok fazla konuşur,
    şımarıklık yapar, isteklerde bulunurlar.
    ama doruk, on gün içinde, evet ve hayır'ları saymazsak,
    en fazla on ya da on beş kelime kullanmıştı.
    bana hala yabancılık çektiğini hiç sanmıyordum,
    zütünü bile temizledim daha ne yabancılığı.
    sanırım doruk içine kapanık bir çocuktu.
    ...
    o karı annesi değilse gibime kadar
    daha başka gerilimle, entrikayla uğraşamam dedim.
    eve döndük.
    binaya girerken,
    üst katta oturan ev sahibim zeki amca ile karşılaştık.
    normalde hiç muhabbetimiz yoktur,
    kirayı veririm sonra gibtir olup giderim.
    doruk'u işaret etti. 'bu kim?' dedi sert bir mimikle,
    doruk'a dönüp yüzüne sahte bir gülüş yerleştirmeyi de ihmal etmedi.
    'ka.. kardeşim zeki amca... ' deyiverdim.
    zaten çocuk abi diyordu bana. ama niye kardeşim?
    babasıyım demek zorunda değildim,
    otistik engelli çocuklar vakfının gönüllü üyesiyim
    diye bir yalan sallayabilirdim, gerçekçi olmazdı
    ama gibimde de olmazdı. neden kardeşim dedim?
    bu çocukla illa bi yakınlık olmalı mıydı aramda?
    neden bu çocuğa bu kadar yakınlık duyuyordum?
    ve o yüzden mi hayatım bu çocuk olmuştu?
    ···
   tümünü göster