1. 126.
    0
    her şey yolundayken hatta mehmet bile artık aklıma çok gelmezken, işe girdiğimin ikinci haftasonunda, bir cumartesi akşamı bara mehmet geldi. sevindim mi,üzüldüm mü anlamamıştım açıkcası. sevinmiştim çünkü o gelince sanki tam güven içindeydim, öyle bir enerjisi vardı üstümde bir de ne kadar özlediğimi farkettim, üzülmüştüm çünkü çok kalabalıktı bar. ee be adam, insan gelmek için cumartesiyi mi seçer dedim içimden.

    o kadar kalabalıktı ki bar, sadece bir hoşgeldin deyip, boş masaya aldım. anlamsızca bir de niyeyse tokalaşırken, öpmüşüm bunu yanaklarından. ben bile yadırgadım yaptığımı ama kötü bir niyetle değil gerçekten sadece o an ki şaşkınlık, kafası karışıklık ve meşguliyetle alakalı bir durum sanırım.

    boş kaldıkça yanına gidiyordum, havadan sudan konuşuyorduk. moralinin bozuk olduğunu farkettim. hiç gülümsemiyordu çünkü, alyansını takmadığını farkettim bir de. üstelememiştim ama. servis yaparken başka masaya, iclal çekti köşeye. kim kızım o, adam valla heykel gibi adammış dedi. hiiiç eski bir arkadaşım dedim. bana ayarlasana gııı dedi bu muzipçe. söyleyemedim iclale o an... o an söylesem kesin ipler kopardı... gülümsedim, yok bebeğim benim gözüm onda dedim. vay sürtük dedi bana gözkırparak..
    ···
   tümünü göster