1. 401.
    +3
    nihayet eve girdim. salonda yengem beni bekliyordu. yatak odasına kucağımda zütürmem gerekiyormuş yenge dedim ben seni nasıl kaldırayım ? çok ağırsın! yenge deme lan bana ben senin karınım artık ! dedi bunu duyunca sevindim, yüzümde gülümseme belirdi. benimde artık kendime ait her daim penisimi içine sokabileceğim bir am vardı. hatta hayalini kurduğum sabah ereksiyonlarını gibimi bir amın içinde bekleterek sonlandırma fantezimide gerçekleştirebilecektim. yengeme tamam karıcım diye karşılık verip çaresiz kucağıma almaya çalıştım, belim kırılıyordu. yengemi ortadan ikiye bölüp sadece züt kısmını ancak taşıyabilirdim. zaten işime yarayacak kısım orasıydı. amma ve lakin ki yasalar ve mahalle baskısı beni bu kararımdan vaz geçirdi. yengemi sırtıma alıp öyle taşımaya karar verdim. yengem deeahh cık cık atçılık oynuyoruz esprisi yapmasa çok romantik bir ortamdı bence...

    yengemi sırtımdan indirip yatağa oturttum, duvağını açıp kendisine yüz görümlüğü olarak 100 dolar taktim ettim. bu ne diyip somurttu. kendisine altının bu yükselişinin suni olduğunu ve yakında düşüşe geçeceğini söyleyip azıcık ekonomi kanalları izlemesini önerdim. daha da somurttu. kadın sonuçta ekonomiden ne anlar diyip önemsemedim. hemen namaza durdum.

    kaç rekat kıldım tam bilmiyorum, yarı dua okuyor yarı fantezi kuruyordum. hatta bi ara secdeye kapandığımda bana bişey olduğunu sanıp yengem dürttü. baya uzun kalmışım heralde, kafamda pozisyon değerlendirmesi yaparken yarım kalmıştı amk. sanırım bi 30-40 rekat namaz kıldım. zaten o günden sonra bayrama kadar namaz kılmadım başka, o gece kıldığım namaz yarım yamalakta olsa 10 sene yeter diye düşünüyorum.

    namazı bitirip yengemin yanına oturup onu soymaya başladım. ikimizde çok heycanlıydık ancak yengemin heycanlı olması çok garipti. öpecektim ama geçen ki ağız kokusu aklıma geldi. dişlerini fırçaladın mı diye sordum. ters ters bakıp yine somurttu. yengemi normalde güler yüzlü sevecen bir kadın olarak bilirdim ama son zamanlarda sohbetimiz arttıkça ne kadar somurtkan olduğunu farkettim. demek ki iç yüzü buymuş amk. yengem olduğu için kendisiyle öpüşmek çok garip geldi yanağından öpmeye başladım. bi sağ yanağından bi sol yanağından tekrar sağ filan derken arapları geçmiştim. yengem ben onun yanaklarını öperken ağzımı yakalamaya çalışıyordu. sonunda başardı ve bana serpil çakmaklıyı öpen ibrahim tatlıses muamelesi yapmaya başladı. yanlız buradaki sorun onun ibrahim tatlıses olmasıydı. resmen ağzımı yiyordu. dili mili derken ağzımda salyalar birikti neredeyse kusacaktım. hemen ağzımı kurtarıp sol taraftaki süs vazosunun içine tükürdüm. zaten böyle süsün içine tükürüyim demişimdir hep, mecazi anlamda söylediğim şeyi fiilen yapmış olmak tarifsiz bir mutluluk vermişti.

    yengem tekrar beni yakalayıp yatağın üzerine attı ve pantolonumun kemerini çözmeden fermuarı açarak tıpkı brazzers ferre filmlerindeki gibi içeride penisimi yakaladı. sorun şu ki aynı görüntü oluşmadı. oradaki heriflerin penisleri hormonlu patlıcan gibiydi benim penisim ise kalsium ve fosfor ekgibliği çeken yeterli üre gübresi atılmamış biber gibiydi. yengem bi iki sıvazlamasından sonra direk ağzına aldı ve emmeye başladı. gerçi anlayamadığım bir şekilde dişlerinide sürttü. bu resmen acemilere göre bir hareketti ama önemsemedim. daha sonra yengem sıra sende diyip ağzımı dıbına doğru uzattı. ben; bunu daha önce hiç yapmadığımı miğdemin bulandığını söyledim. kafamı zorla bastırarak yalattırmaya çalıştı, sonunda beceremediğimi görünce vaz geçti. beni kucağına oturtup memesini ağzıma verdi. çocukluk yıllarıma dönmüştüm. emiyor ha emiyordum ama süt gelmiyordu. yengeme süt gelmediğini, kendisinin hasta olabileceğini söyledim. gözleri kaymış bir şekildeydi dediğimi anlamadı. kendisini sırt üstü yatağa uzattım ve penisimi yengemin dıbına sokmak için hamle yaptım...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster