1. 151.
    0
    sıkı sıkı giyindim. özellikle iç çamaşırlarımı. kalın eşofman altımın içine kilotlu çorabımı giydim, sıcak tutsun diye. iç çamaşırlarım zaten çocukluğumdan kalme çocuksu şeylerdi ve onlara o zamanlar önem vermiyordum. içime kalın bir tişört, onun üzerine uzun kollu, üzerine kalınca bir kazak giydim.

    son kez yatağımda o tertemiz ve dünyayı iyi sanan çocuk olarak oturdum ve kitap okudum. babam evden gitmişti keza annemde öyle. saat bir buçuk gibi babam geldi haydi gidelim dedi.

    yukarı çıktım, montumu, beremi ve atkımı giydim. botumu bağlarken babam ellerimin titrediğini ve üşüdüğümü farkedip bana eldiven giymelisin dedi. eldivenlerimi babama giydirdim. çıktık, gideceğimiz yol on dakikaydı. araba babamı beklemeye başladık. üvey babam bu tip durumlarda babamı görür görmez beni öper uğurlar, ne onunla konuşur ne de beni yalnız bırakmış olurdu. ancak on dakika geçti babam ortalarda yoktu ve sık sık üvey babamın telefonu çalıyor, iş yerinden arıyorlardı. ben en sonunda tek başıma bekleyebileceğimi, kocaman kız olduğumu söyledim. keşke büyüdüğümü düşünmek için o kadar acele etmeseymişim..

    edit: imla
    ···
   tümünü göster