pokemonlarla yaşadığım olayları anlatıyorum

Doğruca Saffron city’ye döndüm. Bu yine mi yenilmek istiyosun liseli diyip somurttu. Gidip abrayı attı dedim bu dönüşmemiş miydi eevt ama deksi haline döndürdüm dedi. Töbe bismillah diyip gengar’ı attım bunun beti benzi attı doğal olarak. Bişey değil alt tarafı gengar diyerek gene kadabraya çevirtti oyuncak mı lan bu bi ona bi buna çeviriyon it dedim karışma diye çığlık attı tırstım büyücü sonuçta ne yapacağını kestiremiyom. Gengar’a psybeam yolladı ben de gengar’ın saldırılarını bilmiyorum pokedex’ten bakarak night shade diye bağırdım bu bi anda mor&pembe karışımı karanlık bi ışın yolladı psybeam’i delip geçti direk kadabraya çarptı. Kadabra pert rozet benim artık diye seviniyodum kadabra kalkmaya çalıştı elini uzattı kaldır diye. Ben buna baktım bi süre, sonra direk bi nightshade daha verdim (acıyacağımı zannettiniz dimi binler) orosu çocuğu electabuzz’ımı ne hale getirmişti. Gengar’ın gücünü o an anladım kadabra tekrar abra olmuştu hasgibtir dedim. bu sabrina’nın yüzü gözü karardı çığlık atıp salonu birbirine katmaya başladı eşyalar havada uçuyo yer sallanıyo falan dedim yarra yedik gengar bizi çıkarırmısın? Sadece kendim çıkarım gibi bişeyler dedi (pokeçeviri’den çeviriyom pokedex’in bi güzelliği daha) olmaz dedim beraer ölücez burada. Bu bana sarıldı bir iki dakika duygu sömürüsü derken bi anda kendimizi dışarıda bulduk gene aynı adam. “sana bu rozeti vermek benim görevim ben eski antrenör, sabrina’nın babasıyım o kadabrayı bayıltarak pek iyi bi iş çıkarmadın kadabra onu insan olarak tutan tek şeydi dedi. Cin mi peri mi lan ne bu amk dedim kızımla doğru konuş oç diye bağırdı. Özür dileyince tamam bu rozeti al ve git sabrinayı ben yatıştırırım dedi. O psişik aile genetiği kendini sişik alanında gereğinden fazla geliştirdi o yüzden bu halde şimdi git dedi. Tamam canıma minnet diyerek celadon city’ye doğru yola koyuldum