0
Bölüm 2 UMUT . . .
Renklere ne oldu böyle ? Yoksa zamanım mı gelmişti, Azrail bu son sefil yaşantım için bana bu kadar güzel mi gözüküyordu acaba?. Ne gibimsonik bir durumdur lan bu?
Ama bir dakika eğer bu Azrail ise ölüm öncesi anımlarım nerede hani o çok bahsedilen film şeriti. imkansız, ölüyor olamam yoksa kalbim ilk defa sevişiyormuşçasına atmazdı, bu heyecanı taşımazdım?
Tanrım bu ne güzelliktir. Zeus'un Afroditi sanırım bu veya Romeo'nun Juileti ya da Şeytanın aşık olduğu günahtı bu.
Eğer Tanrı yaratıysa bu güzelliği yaratıcılıkta benim için sınıf atladığını yemin edebilirim. Bu hayatımda gördüğüm en güzel şeyden bile güzel, güzel kelimesine anldıbını yitirtip yeniden anlam kazandıracak kadar. Lanet olsun aşık oldum galiba?
Ama bir dakika bu güzellikteki bir kadın neden benim gibi birine gülümsesin, ben yani bu benim ötesi yok ki.
Bitmiş ben kirli sakalı duman kokulu bir türlü şekil almayı başaramayan saçları renk uyumu olmayan kıyafetleriyle duran bu pasaklı adama neden gülümsesin?
Salak erdem uyansana sana gülümsüyor olamaz arkana bak !
Eee arkamdada kimse yok neden gülümsüyor abi bu kız bana?.
Dur şimdi birazdan anlarız diyerek teselli ediyorum hücüma geçmiş bütün heyecanlı düşüncelerimi, kız bütün güzelliği ile adımlar atarken bana doğru olduğum yerden onu izliyorum. Attığı her adımdan sonra sokağa biraz daha karanlık çöküyor bir adım karanlık bir adım daha ve karanlık.
En sonunda iyice yaklaşıyor bana, ona doğru çeviriyorum rotamı bütün niyetim bu güzel gülümseyişine diz çökmek yalvarmak tüm bu kaybettiğim zamanlar için yalnızlığım için anlamsızlığım için hayat için onunla geçecek dakikalara için yalvarmak. Tıpkı bir yeni doğmuş ne istediği anlaşılamayan bir cocuk gibi aglamak istiyorum ona sonsuz bir bağlılık sonsuz bir sadakat için...
Yan yana geliyoruz artık kaderimizin ilk kesiştiği nokta burası cenneti ilk gördüğüm yer burası. Yanımda eski bir çınar ağacı üstünde durduğum yeni kaldırım taşı solumda beyaz yaya gecidi sağımda binanın siyah korkulukları 5 adım ötemde bir çöp kovası yolun karşısında 1964 model bir Lincoln continental gökyüzü soluduğum hava herşeyi bir bir kazıdım onunla yanyana geldiğimiz o dakika,
Gözlerimin içine bakarak yanımda geçti. Öylece kaldım orada kafamı çeviredim bile ki hala o anı yaşıyordum ben. Belki umrunda değildi bana yaşattığı o 3 dakika hala duruyordu gözlerimde. Bu an bozulmamalıydı ama gidiyordu belki onu bir daha göremeyecektim bu benim tek şansım olabilirdi biraz daha fazlasın ihtiyacım vardı yıllarımı geçirebilirdim ama bir kez daha göz göze gelmek için çevirdim kafamı belki dönüp gülümseyebilirdi tekrardan...
Gülümsemesi mi?
eee bana gülümsemediğine göre kimse gülümsüyordu abi bu kız?
Heyecanla çevirdim kafamı geriye kime gülümsediğinin bir değeri yoktu gidip sarılmalıydım hiç bir şey söylemeden öpücüklere boğmalıydım bunu yapmalıydım bundan başka hiç bir şeyin önemi olmamalıydı benim için diyerek heyecanlı cesaret pompalarken düşüncelerime...
Döndüğüm köşenin sokağında karşı tarafta bekleyen kaliteli bir arabadan ince iri vücutlu marka giyimli ve koca gözlü bir erkek indi lükse kaçan otomobilden. Kıza sarıldı saçlarını kokladı öptü ve onu öptü çok rahat bir şekilde hiç bir şey olmayacakmışçasına sanki o herhangi bir kadınmışçasına ona sarıldı ve onu öptü...
Sen nasıl bir oruspu cocugusun be?
Sen nasıl bir brütüssün nasıl bir şeytan nasıl bir paranoyak adaletsiz muallak zütverensin be... Senin ben ananı gibiyim be o kıza o yapılır mı Tanrıçama bu yapılır mı kimsin lan sen. Kimsin kimsesiz bin kurusu Bindiğin o kaliteli araba seni adam yapar mı ya da marka kıyafetlerin ya da o koca gözlüğün?
Yapıyor demek ki erdem salak saçma konuşma amk. Para olum para o Eğer dünyada inanılan bir tanrı olmasaydı Libyalıların bulduğu bu sistem Tanrı diye anılırdı ve o kadında doğru seçimi yapmış ... Adaletini gibiyim dünya
içimdeki küfür kıyamete engel olamıyordum
Tümünü Göster