1. 376.
    0
    ertesi gün, cumartesi günü, ben kitapçıdaydım. bana "kayboldum" falan dedi. neyse buldum nerde olduğunu kent meydanının oraya gittim, özsüt'te oturmuş kahve içip kitap okuyor falan. geçtim yanına. el ele tutuşmuş normal bir şekilde konuşuyoruz. böyle bir duruma nasıl özlem duyduğumu sizlere anlatamam beyler, kendimi nerdeyse ilk defa o an normal bir ilişki dahilinde hissettiğimi söylesem yeridir. açtım böyle bir şeye, adamakıllı, fikr-i sabit bir gidişata. Huzur vardı bir kere içimde amk.

    neyse bir ara bana "sanırım o çocuk konusunda haklıydın" dedi. bir tane vardı ya, yavşayan diyordum. e tabi amk. sen 4 sene kal yurtta hemcinslerinin her bir örneğini gör sonra yüzüne bakınca aklında bir fikir oluşmasın. hiç yormadım kafasını, ellerini avcumun içinde ovuşturarark "anlatmak istediğin bir şey var mı?" dedim. pek bir şey söylemedi, kalktık beraber biraz vakit geçirdikten sonra. ertesi gün sınav var ve ben sınava girebileceğim en iyi kafayla girmek üzereydim. özellikle evine bırakırken bana:

    "kendimi tam hissetmiyorum, daha fazla yapabileceğim bir şeyler varmış gibi" demişti sınava motivasyonum konusunda. gülümsedim, sarıldım ve öptüm, bıraktım evine. böyle bir desteğe ihtiyacım vardı sadece.
    ···
   tümünü göster