1. 351.
    0
    bir perşembe günü. o günün ardından. adliye'de oturuyorum böyle işte. aramız biraz daha iyi gibi. bana şey diyor "aslına bakarsan herkes senden bahsediyor, yani senin gibi birinden" falan. biraz ısınmış olması hoşuma gidiyor aslında. neyse abi sonraları, ben mesajı falan kesiyorum. "bim çiğköftesi sendin aşkım." falan diye taşak geçiyo, "osmanoğlu profiterölüm benim" diyorum falan, benim açımdan eğlenceli durumlar. "bin." diye bir karşılık aldım hadii, buyur. tepki vermiyorum.

    aşrak'tayım o akşam, uyumuşum. telefona ardıardına mesajlar yollamış beyler, kelimesi kelimesine yazıyorum mesajları:
    yok ol bin. seni sevmiyorum hiç, cidden. beni rahat bırakmanı o kadar çok isterdim ki. ama bir anlama problemi yaşıyoruz sorun sende. Seni sevmiyor olduğumu anlamamakta diretiyorsun. Ya bi düşün, seviyor olsam neden her hafta "bence biz ayrılalım" derim ki veya her gün neden taktan sebeplerden kavga çıkarayım. ben burda senin hiçbir şeyin olmak istemiyorum ama o kadar anlayışsın ki bunları dememe rağmen yarın yine sevgili kalıbında olucaz. Her neyse, allahtan kolay idare edilebilen bir tipsin. Tip ama, karakter değil. Ah, edebiyat kalp ben."

    aradan uzunca bir süre geçtikten sonra da:
    " sevgilim? :( "
    ···
   tümünü göster