1. 3726.
    0
    ben daha sert bi tepki bekliyodum ama nevzat abi beni görünce "oo kaçak gelmiş" dedi.
    sarıldık falan.
    ben farkındadıyım tabii bunlar sürtme. az daha sürtüp sokacak biliyorum amk.
    5 dakka oturmadık nermin halam "hadi gelin yemek yiyelim sonra konusursunuz" dedi.
    gittik mutfağa yemek yedik.
    ben çok bişey yemedim. afiyet olsun dedim kalktım tuvalte gittim sigara içmeye.
    aynanın karşısında sigara içerken nevzat abinin soracaklarını tahmin ederek cevapplar hazırladım kafamda.
    "neden gittin kimseye haber vermeden?" derse çok üstünde takılmadan bunaldım abi sıkıldım falan diyecektim.
    "napmayı düşünüyosun şimdi?" derse "abi çalışcam bi sene para biriktircem okula sonra devam etcem" gibi bişeyler söyleyecektim.
    dahasını da düşünürken nesrin halamın çocuklardan biri geldi kapıya.
    "adnan abi sıkıştım" diyerek.
    zaten sigara bitmeye yakındı attım klozete geçtim içeri.
    ben içeri geçtiğimde nevzat abi ile volkan abi salonda oturuyodu. halamlar mutfakta, sofrayı topluyolar.
    nevzat abi üçlü koltukta oturuyodu. eliyle işaret etti gel buraya otur gibilerinden.
    gittim oturdum.
    ben oturunca halamlara seslendi "nesriiin. hadi gelin sonra toplarsınız" diye.
    halamlar da geldi oturdu.
    kimse konusmadan önce ben girdim lafa.
    başım öne eğik "biliyorum herkesin canını hiç olmaması gereken saçma sebepler yuzunden sıktım. kızacaksınız bana, sorular soracaksınız, belki haklı belki haksız bulacaksınız ama ben hepsinden önce sizden özür diliyorum" dedim.
    nevzat abi "oğlum bizden özür falan dileme. git anandan babandan dile" dedi direkt.
    "diliycem abi" dedim.
    "nasıl dileyeceksin?" dedi.
    "gidicem dileyecem işte" dedim.
    "öyle özür dilenmez oğlum. sen onlara ben adam değildim ama artık adam olucam bunun için de hem çalışıp hem okulumu bitirecem diyeceksin" dedi.
    "abi ben de aynısını yapmayı dusunuyorum" dedim.
    "nasıl?" diye sordu.
    "okulu bi iki sene dondurup bu sürede çalışıp bi düzen kurmak, para kazanmak, kendi ayaklarım üstünde duracak dereceye gelmek sonra ise okulu bitirmek istiyorum" dedim.
    hafiften bana döndü, dikildi.
    "sen hala akıllanmamışsın" diye bağırıdı.
    halamlar falan biraz daha sakin falan diyince duruldu az.
    "sen kaç yaşındasın?" dedi.
    "22" dedim.
    "2 sene okula gitme oldun mu 24. okulun bitmesine kaç senen var?" dedi.
    "4 dedim"
    "2 sene de kalsan olursun 30. sen 30undan sonra adam mı olacaksın?" dedi.
    "napayım abi?" dedim.
    "sen adam olmak istiyomusun?" dedi.
    "abi oyle olmasa neden çıkayım karsınızda bu kadar ezileyim?" dedim.
    "o zaman bundan sonra önce allah sonra volkanla ben" dedi.
    o ana kadar başım öne eğikti.
    nevzat abi öyle diyince gözlerimi ona doğrulttum.
    "babam varken, babam bana küs de olsa evlatlıktan da reddetse ben babamı ezmem" dedim.
    "aferin bak adam olmaya başlamıssın. ama sen babanı ezdin haberin yok. sen yokken dümdüz oldu o adam. oğlum senin baban kalp hastası. senle uğrasırken ölür gider bi ömür vicdan azabı çekersin" dedi.
    haklıydı amk.
    devam etti.
    "yarın birlikte sen ben volkan gidicez babana. öpeceksin babanın elini. ben bi hata yaptım. ama bu hatamdan ders aldım. bunu da size ispatlamak için sizden 4 sene istiyorum. bu 4 senede gidip diplomamı alıp getircem size diyeceksin" dedi.
    "abi benim de kafamdaki o zaten" dedim.
    "kafandaki o ama senin hedefe ulaşma yolun farklı. sen ben ve volkan ne derse yapacakmısın?" dedi.
    "abi ne zaman yapmadım?" dedim.
    "tamam o zaman. gidiyosun yarın sarıyere. sonra geliyosun volkan'ın yanında hastanede işe başlıyosun. 2 sene sonra da geliyosun benim yanıma benimle çalışıyosun" dedi.
    ben bozuldum biraz. ık mık ettim. çünkü ben babamın himayesinden çıkmaya çalışıyodum başka bi himayeye girmek değil. bi de akraba ile çalışmak tersdi bana.
    "abi ben size yuk olmak istemiyorum" dedim.
    ben oyle diyince halamlar girdi araya.
    "olur mu ne yuku" falan...
    velhasıl kelam karar verildi. yarın gidilecek babmla görüşcem fırcamı yiyecek oturacaktım aşağı.
    konusma bitince nevzat abi "tamam daha uzatmıyoruz bu konuyu. şimdi maç izliycez biz siz de istiyosanız gidin dizi mizi izleyin diğer odada" dedi konuyu uzatmaya çalışan, konuşmak isteyen halamlara.
    onlar yan odaya geçti biz maçı açtık.
    o günün tarihi 7 haziran 2008'di.
    arda turan'ın son dakikada attığı gol ile isviçre'yi 2-1 yendiğimiz maçı izledik.
    turkuaz forma denen saçmalık gözlerimizi tırmalarken ben yarın babamla çıkacağım maçı düşünmeye başladım...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster