0
biraz yattım biraz dolandım akşamı ettim.
saat 6 gibi eve geldim. ben eve gittiğimde nesrin halam gelmişti. nevzat abi de 1 saate gelecekmiş.
tabii bi de nesrin halamdan yedim zılgıtı.
"sen niye bizi haberdar etmiyosun sıkıntılarından?", "niye kapandın içine?", "biz sana yakın değilmiyiz?" içerikli bi konuşma yaparken kapı çaldı volkan abi geldi.
nesrin halamların 2 çocuğu var az onların yanına gittim naber falan sonra volkan abi salona geçmiş onun yanına gittim.
"naber nasılsın" faslından sonra içerde oturduk biraz.
volkan abi'ye yalandan "işler nasıl" abi muhabbeti açtım ki benden başka konusulacak bişeyler olsun. volkan abiye çalıştığı yerden sormuşum amk. başladı anlatmaya. aha dedim bu muhabbet bizi 45 dakika zütürür. volkan abi iş konusup ben dinliyo gibi yaparken benim iki hala da mutfaktaydı. konu belli "nolcak bu adnan'ın hali?"
ben muhabbet 45 dakika gider diye düşünürken bi yarım saat sonra kapı çaldı.
nevzat abi geldi.
nermin halam açtı kapıyı.
"hoşgeldin" muhabbetinden sonra salona girdi.
nevzat abi 120 kilo bi adam. heybetli.
heybetinin yanında babasına bile haksızsa haksızsın sen arkadaş diyen bi adam. asla lafını esirgemez.
işi gücü de iyi. sevilir sayılır iş çevresinde. ailede ise bi benim hala oğlu mustafa'nın babasını ve benim babamı üstün görür kendisinden. onların yanında konusması gerekirse, "hadi biraz da sen konus nevzat" konusur sadece. babama özel bi saygısı vardı. halam hiç ihtiyacımız olmadığı halde sarıyerde bi markette kasiyerlik yapıyodu. maksat çeyiz hazırlamak, boş vakit değerlendirmek falan. babamdan zar zor izin alınıp babamın tanığı birinin marketinde kasiyer olarak işe baladı işte. o zaman amk nerede migros falan. sarıyerin dandirik marketleri süpermarket yazıp tabelaya müşteri çekiyodu.
bu nevzat abi de nesrin halamı orada görmüş beğenmiş falan.
ama üniversiteyi de yeni bitirmiş. askerlik kapıda.
halamla tanıştıktan bi kaç ay sonra askerlik dayanıyo kapıya.
halama "nesrin bu böyle olmaz ben gidip abinle konusayım benim böyle bi niyetim var ama askere gitmem lazım. annemi babamı alıp söz keselim, nişan yapalım" diyeyim" diyo halama.
halam tabii çekiniyo abisinden. babam da o zaman genç amk. gençten kastım 30lu yaşlarda. bi de hafif atraksiyonu sever. hani kavga falan olsun önden peder dalarmış.
halam ne kadar kabul etmese de birliğe teslim olmaya 2-3 gün kala bu babamın dukkana gidiyo. babamın dukkan da o zaman maslak oto sanayiide. amk ıslık çalsa 30 adam birikiyo. herkes birbirini tanıyo falan.
bu hafif tırsa tırsa gidiyo dukkana babasının renault spring'i ile.
dukkanın o taraflara çekmiş önü kapamadan. babam o ara baska bi arabayla uğrasıyo falan bu geçmiş bi kenara beklemiş. babam bunu tanımıyo ama adettendir ya çay da söylemiş. o kadar beklemiş ki nevzat abi orada babam bi ara yemek molası vermiş bakmış bu hala orada buna da söylemiş yemek beraber yemişler.
en sonunda babam gitmiş bunun yanına "birader kaç saattir bekliyorum bişey mi isteyecek, iş mi yaptıracak diye çıtın çıkmıyo. derdin ne?" diyo.
bu da utana sıkıla "abi beni yanlış anlamayın. niyetim ciddi... " diye giriyo mevzuya.
halam ile evlenmek istediğini, okulu yeni bitirdiğini, ama askerlik için gitmesi gerektiğini, annesi babası ile gelip niyetlerinin ciddiyetini göstermek istediklerini söz möz bişey yapıp askere gitmek istediğini anlatıyo.
nevzat abinin anlattığına göre sözü bitince dayak yeme pozisonunu alıp bekliyo.
ama bizim peder beklenmedik bi olgunlukta "oyle askerlik öncesi nişan söz falan olmaz. sen git gel askere sonra bakarız. nesrin'in abisiyim ben dün de bana emanetti, bugün de bana emanet sen askerdeyken de bana emanet. sen git borcunu öde gel. dönünce de gel buraya konusalım" diyerek bunu yolluyo dukkandan.
verdiği sözü de tutup halama gelen bi iki görücü teklifini abisi olarak "hayır" diye reddediyo.
sonra bu askerden geliyo evleniyolar. zamanla bizim nevzat abi parayı buluyo. hali vakti duzeltiyo falan...
velhasıl kelam; adamın taa o zamandan benim babama bi abi gibi bağlanmışlığı var.
kendi kardeşinden çok seviyo benim babamı, dolayısıyla beni.
Tümünü Göster