1. 3676.
    0
    minibüs şöförüne "müsait biyerde... " dediğimde saat 12 civarıydı.
    indim kanyona doğru yürüdüm.
    içeri girmeden önce bi iki sigara daha yaktım öyle girdim kanyona.
    insanların beni zerre giblememesi nasıl koydu amk.
    ulan hadi mavi giblemiyo onun kredisi sonsuz da siz bari az üzgün takılın la.
    nerde amk...
    bakıyorum millete biri alışveriş poşeti elinde koşturuyo, öbürü saatine bakıp bekliyo, biri oturmuş karı kız kesiyo...
    kimsenin umurunda değil lan benim gibilmiş hayatım.
    tamam, çok ergenvari bi düşünce olabilir ama ne bileyim ben bu kadar taka batmışken milletin eften püften şeylerle uğraşarak vakit harcaması nasıl canımı sıkıyodu anlatamam.
    "nereden bulur bu insanlar ben mutsuzken gülünecek şeyleri" stayla yürüdüm amk mavi'nin iş yerine doğru.
    mağaza girişine geldiğimde her zaman oralarda olurdu. ama bu sefer yoktu.
    "acaba izin günü mü lan?" dedim daha geçen izin günü olduğunu bile bile.
    daldım içeri.
    kasada duran bi lavuğa "mavi nerede?" dedim.
    mal mal baktı suratıma "sen kimsin yarraaam?" der gibi.
    "mavi burada mı diyorum" dedim.
    "siz kimsiniz?" dedi.
    içimden "ben senin ananın amıyım", dışımdan ise "arkadaşıyım" dedim.
    "depoya malzeme bakmaya gitti gelir birazdan" dedi.
    depo dedikleri de arkada bi züt kadar yer var orası amk.
    geçtim kenar bi yere takılıyorum gözüm depo dedikleri kapıda.
    çok geçmedi mavi çıktı kapıdan.
    beni görmedi tabii.
    ne zaman gördü ki zaten?
    ···
   tümünü göster