1. 3501.
    0
    saat 11'e doğru telefonum çaldı.
    vedat arıyo.
    çıktım dışarı öyle açtım telefonu.
    "abi ben konuştum bizim abi ile o mevzuyu. bi tanışalım falan dedi. yarın 5 gibi buluşalım mı?" dedi
    "olur buluşalım da nerede buluşucaz?" dedim.
    "bizim beraber kaldığımız ev var ya abi ona çok yakın" dedi.
    "tamam ben yarın o tarafa geçerken haberleşiriz o zaman" dedim
    "tamam" dedi kappattık telefonu.
    yarın abi olacam amk ama şimdi meyhaneye girmem lazım uğur beni bekliyo.
    jubile yapar gibi içtim amk o gün.
    canım hangi mezeyi istediyse onunla içtim.
    uğur masaya oturduğumuzda soylediği biradan baska bi bira daha söyledi onun da anca yarısını içti amk.
    ama tipini gibtiğim benden daha sarhoş olmuştu.
    mekandan çıktığımızda saat 1e geliyodu.
    "lan sen eve gidecekmisin?" dedim uğura
    "giberim lan evi! yeniköye gitcez" demeye basladı.
    az içti ya erkek oldu amk. tuğçeye gitcez yeniköye.
    "tamam kardeşim gitcez ama sen bana anahtarı ver sen kullanma" dedim
    ben de sarhosum ama hiç olmazsa debriyaj ile frenin yerini hatırlayabilecek kıvamdaydım.
    gittik otopaprka aldık arabayı.
    yatırdım amk bunu arka koltuğa.
    ben de direksiyona geçtim.
    dolmabahçe sarayının yanında bi camii var ya onun önü hem otopark hem çay bahçesidir amk.
    oraya çektim arabayı.
    ben bi kahve söyledim kendime.
    uğura bişey soylemedim. kendisi anca ninni soylenilebilecek bi durumdaydı çünkü.
    çıktım arabadan, zütümü de yasladım kaputa.
    önümde boğaz düşündüm amk.
    bi de sigara yaktım.
    artık başka biri olacağımı düşündüm.
    ben bile inanmıyodum ama boğazın dalgaları kendime soylediğim yalanları kolay yutmama yardım ediyodu işte.
    kahvem bitince ben de geçtim arabaya.
    kitledim kapıyı yatırdım koltuğu uyudum amk.
    ···
   tümünü göster