1. 3451.
    +1
    madoya gittiğimde saat 9 olmamıstı daha.
    kepenkler yeni kalkmıs amk belli.
    içeri girdim ama içerde geçen çalıştığım zaman benle dukkanı acan abi yoktu.
    onun yerine yaslı bi adam gelmiş.
    "selamın aleyküm" dedim girdim içeri.
    adamın haberi var amk benim geleceğimden ama tanımadı tabii. alnımda bu cocuk mado'da çalışacak yazmıyodu.
    "aleyküm selam. hoşgeldiniz" dedi yavsak tezgahtar gülüşü ile.
    "abi ben adnan" dediğimde o gülüşün biraz değiştiğini gördüm amk.
    yine gülüyodu da elemana ilk gün gülüşü idi bu seferki.
    "hoşgeldin oğlum" dedi
    "hoşbulduk" dedim
    kendini tanıttı. bizim patronun kayınpederiymiş amk.
    sabahları o açıyomus dukkanı. daha önce de orda çalıştığımı sabah kendisini görmediği söyledim. o da basladı amk kafa gibmeye. ağzımı gibeyim ne sorduysam.
    emekli maaslarının yetersizliğinden girdi, hayatın zorluğundan çıktı, şükretmenin öneminin yanına park etti indik amk muhabbetten.
    o konusmayı bitirdiğinde o kadar emeklilik ile ilgili sey dinlemiştim ki sgk uzmanı ali tezel yanımda çırak olamazdı amk.
    "aşağıda gömlekler var. onlardan al 2 tane kendi bedenine göre. birini şimdi giyersin digerini de eve zütürsün" dedi. ben yerini falan bildiğimden cok soru sormadan "tamam" dedim sadece ve indim depoya doğru eskisi gibi amk
    ···
   tümünü göster