1. 3401.
    +1
    kapıyı seçil açmadı.
    vedat açtı amk.
    "senin burda ne işin var lan" der gibi baktım yuzune ama o bana bakmadı.
    içeri girdim.
    salona ilerledim.
    bedia içerdeydi.
    beni görünce "adnan" dedi.
    sesi beni sakinleştirmek ister gibiydi.
    giblemedim.
    arkamı döndüm.
    vedat'a baktım yüzüme bakmıyodu hala.
    "seçil nerde?" dedim sesim titreyerek
    cevap vermedi.
    "seçil nerde?" dedim tekrar, ama bu defa daha yuksek bi sesle.
    yine cevap vermedi.
    üçüncü kez aynı soruyu soracakken bedia girdi araya
    "içerde, yatağında" dedi
    anlamadım ne olduğunu.
    içeri, yatak odasına girmeme 2-3 adım kalmıstı.
    kapı hafif aralıktı ama ışık yanıyordu.
    kapıyı çaldım.
    bişey vardı ama ne olduğunu anlamadım.
    ben seçil ben babamlarla konusmaya gitim diye heyecan yaptı, panik oldu sandım.
    kapıyı tıklamama cevap vermeyince seslendim.
    "seçil" dedim kısık bi sesle.
    birine seslenirken kısık sesle seslenmenin ne saçma olduğunu düşünmeden seslendim
    cevap gelmedi.
    sesimi duymadı sandım.
    birazcık, ama azıcık daha yuksek bi sesle "seçil" dedim tekrar
    ince bi çarşaf gibi bişey örtülüydü üstüne.
    onun altından duydum sesini.
    gel demiyodu, ağlıyodu.
    anlamadım,
    "ben babamla konuscam diye mi bu kadar panik yaptın sen" diye şirinlik muskası ses tonumla girdim odaya.
    yanına gittim
    yatağa oturdum.
    ben sol yanına oturmustum. sağa döndü.
    "seçil bak ben geldim" dedim
    daha cok ağlamaya basladı.
    üstündeki pike mi çarşaf mı ne zıkımsa onu açtım.
    cenin pozisyonu derler ya, aynen oyle duruyodu.
    ağlıyodu, çok ağlıyodu.
    artık "aşkım" demem kaçınılmaz olmustu.
    "aşkım niye ağlıyosun?" dedim, ama nafile
    dedim amk asrın şirinliğini yapayım amk.
    elimi karnına koyarak "yoksa benim kızım mı üzdü annesini?" dedim en ince ses tonumla.
    çığlık attı.
    ağladı, bağırdı.
    ben farkında değilim ama yan komsu gelmiş kapıyı vedat açmış göndermiş gelenleri.
    öyle bağırmış.
    secilin cıglıkları duyunca bedia daldı odaya.
    "geçicek bitanem, hepsi geçicek" diye sakinleştirmeye çalıştılar secili
    anlamadım ne olduğunu, dona kaldım amk.
    4-10 saniye hiç bişey duymadan izledim onları, hatırlıyorum.
    sonra "noldu?" diyebildim cevabın başka bişey olmasını umarak.
    secil kendinde değildi, bedia konusmadı.
    odada vedat yoktu bi tek dışarı cıktım yakasına yapıstım
    "noldu?" dedim
    sustu,
    vedat ne zaman sussa kotu bi durum vardı biliyodum ama bu durumun kötü olduğunu anlamak için vedat'a gerek yoktu ki amk.
    "vedat kafayı yedirtmeyin bana ne oldu" diyince
    "abi, beni hastaneye çağırdılar. ben gittiğimde bitmişti" dedi
    anlamadım amk. beynimin algı kanallarına pamuk kaçmıştı
    "ne hastanesi amk? ne bitmişti?" dedim
    "abi aradık seni. yenge de aramış ama acmadın. mesaj atınca da dönemedik soyleyemedim" dedi
    anladım o an.
    ama anlamak istemedim. ben anlamazsam olmayacaktı kötü şeyler sanki.
    vedat'a baktım anlamsız, korkarak, cevap istemeksizin...
    ama vedat durmadı amk söyledi
    "abi, yenge bebegi aldırdı" dedi
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster