1. 101.
    0
    kapısı açıktı bahçe kapısı yani. musluk falan abdest alınan yerlerin olduğu bahçesine girdik hemen. iki tane bak vardı oturduk hepimiz. cemal, biraz önce kaybolan kıza sorular soruyordu. nereye gittin ne oldu ne gördün diyordu. kız da ağlayarak, onu uçsuz bucaksız bir tarlaya zütürdüklerini tarlayı korkunç yaratıkların sürmekte olduğunu, ona bağırarak bir şeyler söylediklerini anlattı. sonra da buraya dönmüştü. ben ayağa kalktım yeniden, cami binası kapalıydı. bahçede, kapının yanına koyulmuş olan taşı aldım ve camı parçaladım. bütün camları indirdik ve içeri girdik. ama caminin iç kapısı yine kapalıydı ve kilidi eskiydi. kapı deseniz eşe kadar demir kapı. gibsen kırılmaz. ama hiç yoktan iyidir dedik, camii halısına çömeldik. o sırada telefonum çaldı. baktım bir arkadaş arıyor. saate baktım iki buçuğu geçmiş. açtım. ben sana demedim mi? dedi arayan kişi. arayan adamı tam tanımıyordum hani vardır ya sadece numarası vardı bende. bir arkadaşın arkadaşı işte. ne diyorsun sen dedim. karşıdaki kişi, evinizi ocağınızı başınıza yıkıcam. diye bağırdı. ben de korkup telefonu fırlattım.

    birazdaha oturduk derken camiinin imamı geldi. telefon etmişler, birileri girdi camı kırdılar demişler. polisi de aramışlar. polis gelmemişti henüz. ağlaya ağlaya durumu anlattık. ben bize inanmaz diyordum ama adam inandı. ah be dedi ne diye anlamadan uğraşırsınız böyle şeylerle. iyice anlatmamızı istedi. nasıl çağırdığımızı, neler gördüğümüzü falan. herşeyi anlattık. o da bir kaç arkadaşına telefon etti.
    ···
   tümünü göster