1. 1.
    -2
    okuyalim:

    “Ulusal gurur duygusu” bize, biz bilinçli Büyük Türk emekçilerine yabancı bir duygu mudur?
    Elbette ki değildir!
    Biz, ulusumuzu, dilimizi, kültürümüzü ve yurdumuzu severiz; biz, yurdumuzun emekçi yığınlarını (yani yurdumuz nüfusunun onda-dokuzunu) demokratik ve sosyalist bilinç düzeyine yükseltmek için elimizden geleni yapıyoruz. Oligarşinin kasapları, soylular ve kapitalistler elinde, güzel yurdumuzun uğradığı hakaretleri, zulüm ve aşağılamaları görmek ve duymak bizim için çok acıdır.
    Deniz’leri, Mahir’leri ve 1970′lerin devrimcilerini kendi içinden yaratmış olan biz Büyük Türklerin, bu zulüm ve aşağılamalara karşı göstermiş olduğumuz direnişten ötürü gurur duyuyoruz.

    Büyük Türk işçi sınıfının 15-16 Haziran’daki güçlü direnişini, yığınların devrimci partisini yaratmış olmasından ötürü; Büyük Türk köylülüğünün demokrasiyi benimsemeye başlamasından, şeyhlerin ve büyük toprak sahiplerinin boyunduruğunu kırma işine girişiminden ötürü gurur duyuyoruz.

    Yaşdıbını devrim davasına adamış olan büyük Türk şairi Nazım Hikmet bundan yarım yüzyıl önce: “Zavallı bir ulus; tepeden tırnağa köleler ulusu; hepsi köle”dediğini anımsıyoruz.
    Açık ve gizli Büyük Türk köleleri (Oligarşinin boyunduruğunu taşımalarından ötürü Büyük Türk köleleri) bu sözü anımsamaktan hoşlanmazlar.
    Oysa bu söz, bizce gerçek yurt sevgisini, Büyük Türk halk yığınlarında bir devrimci ruhun olmayışından ötürü duyulan acıyı içeren bir sevgiyi ifade eder.
    Nazım’ın zamanında o ruh henüz yoktu. Şimdi de az var. Ama şimdiden o ruh mevcuttur.
    Büyük Türk ulusu da, bir devrimci sınıf yarattığı için, bu ulus da insanlığa, yalnızca katliamlar, sıra sıra idam sehpaları, zindanlar, büyük .açlık ve şeyhlere, şıhlara, büyük toprak sahiplerine ve kapitalistlere kölece bağlılık örnekleri değil, özgürlük ve sosyalizm uğruna savaşımdan da örnekler verebildiği için, yüreklerimiz ulusal gururla doludur.

    Yüreklerimiz ulusal gurur duygusuyla doludur; işte bundan ötürüdür ki, toprak sahibi ağaların, kölece geçmişimizden özellikle nefret ederiz:. Aynı toprak sahiplerinin, kapitalistlerin de desteğiyle, Suriye’yi ve iran’ı boğazlamak için, Latin Amerika’daki demokratik hareketi ezmek için ve Büyük Türk ulusal gururumuzun yüzkarası dinci çeteleri güçlendirmek için, bizi savaşa sürdükleri zaman, bugünümüzden de nefret ederiz. Bir kimse köle doğdu diye suçlanamaz; ama özgürlük uğruna savaşımdan kaçmakla kalmayıp köleliğini haklı bulan ve onu öven bir köle Suriye’nin ve iran’ın vb. gırtlaklanmasına Büyük Türklerin “kardeş halkı savunması” diyen bir kimse, haklı olarak, öfke, tiksinti ve nefret duyguları uyandıran bir aşağılık parazit, bayağının bayağısı bir köledir.
    ···
   tümünü göster