Düşman değildiler...
Schirmer, hipnoz altında yaratıkların boyunu 120-130 cm olarak tanımladı, başlarının insanlara göre daha uzun ve dar olduğunu söylerken, derilerinin gri-beyaz, burunlarının çok düz, ağızlarının bir yarık gibi olduğunu ve ağzın hiç hareket etmediğini belirtiyordu. Yaratıkların gözleri oval ama çok büyük değildi, gözlerini kırpmıyorlardı. Giysileri gümüş grisiydi ve vücutlarına yapışıktı, başlarının sağ tarafında antene benzer bir çıkıntı vardı. Göğüslerinin sağ tarafında ise kanatlı bir yılana benzer bir amblem görmüştü. Hipnoz altında yaptığı çizimlerde Schirmer´in çizdiği yaratıkların insana çok benzediği ve çok bilinen "Griler" denen uzaylı tipine pek benzemediği görüldü. Griler, genelde kaçırma olaylarında görülüyorlardı. Olayın devamı da vardı; sonraki 15 dakika içinde Schirmer, telepatik sesler duymuştu. Çevresinde daha küçük bir aracın uçtuğunu sannmıştı, yaratıklar uzun zamandan beri insan ırkını izlediklerini ve adına "Üreme Analiz Programı" dedikleri bir proje ile meşguldular. Dediklerine göre, rasgele insanlar seçiyorlar ve örnekler alıyorlardı. Güvencede kalmak istiyorlardı, Schirmer onların bizleri kendi varlıklarına karşı tehlike olarak gördüklerini söylüyordu. Düşmanca davranmamışlardı ama olanları hatırlamayacağını ve onu yine ziyaret edeceklerini söylemişlerdi. Schirmer´e "Unutma Gözetleyici, yine geleceğiz ve birgün evreni göreceksin." demişlerdi.
Herbert Schirmer aracına döndükten sonra uzay cismi uçup gitti. Boynundaki leke, yaratığın ona dokunduğu yerdi. Hipnoz altında herşeyi hatırladıktan sonra bir daha polislik yapmadı. Kuşkusuz 3 Aralık 1967´den sonra Schirmer´in yaşamı tümüyle değişmişti ve o artık eski Schirmer değildi. Şimdi özel bir işte çalışıyor ve bekliyor. Neyi mi? Evreni göreceği günü...
Demiryolunda dev UFO
Aralık 1997´de çok büyük bir UFO´nun Kuzey Avustralya´daki bir demiryolu yük istasyonunun yakınına indiği bildirildi. UFO´yu, istasyonda yükleme yapan tüm işçiler gördüler. Olayın geçtiği yer, Queensland Eyaleti, Kajabbi Bölgesi, istasyon Brisbane ile Isa Dağı arasındaki tren hattının üzerinde ve Brisbane´in 1936 km. kuzeybatısında. Yük trenine yükleme yapan işçiler gök cismini "Dev bir bina" ya benzettiler. Bir tanık; "Şeffaf bir şeydi, pas renginde kahverengiydi, büyüklüğü bana göre bir tren dizisi kadar vardı." diyordu. Ortalama bir trenin uzunluğu 300 metredir. UFO yere inmiş gibiydi ama temas gerçekleşmemişti. işçiler olay sırasında çıngıraklı yılan takırdamasına benzettikleri bir ses duymuşlardı ve bazıları; "Böyle birşeyi yaşam boyu görmedik." diyorlardı. Kuzey Queensland´da yaşayan ilkel yerli kabileler yani Aborginler, efsanelerinde de yer alan "Min Min Işıkları" dedikleri garip gök cisimlerinden sürekli söz etmektedirler.
Kaynak: Ross Dowe/Avustralya/Yeni Zelanda Ulusal UFO Haber Merkezi)
Zaman Kaybı ve UFO akrobasisi
iki grup tanık 19 Şubat 1998´de, New Jersey, Toms Irmağı´nda UFO gördüklerini söylediler. Grubun birisi. zaman kaybına uğradıklarını belirtiyordu. Olay yeri New York´un 160 km. güneyi idi. O gün, saat 10:00´da etfaiyeci Bob Moorie ve arkadaşı George Pazzinski, 37 no´lu yolda arabaları ile gidiyorlardı, bölge çam ormanlarından oluşmaktadır, daha kısa olan bir yan yola sapmaya karar verdiler, tam yola girdiklerinde araba sallanmaya ve savrulmaya başladı, birden önlerinde koca bir cisim belirince, zorlukla frenlere asılan George arabayı durdurdu, çarpmaktan son anda kurtulmuşlardı. Yolun ortasında tabak şeklinde, üç bacaklı bir araç duruyordu. Kayarak durdukları yerle cisim arasında en fazla on metre vardı. Sabit bakışlarla ikisi de cismi bir dakika kadar ses çıkarmadan izlediler ve Bob sordu; "Gördüğümü görüyor musun?", George cevap verdi; "Eğer bir uçan daire görüyorsan, ben de görüyorum." Birden paniğe giren George haykırarak; "Bu cehennem olası yerden gidelim" diyerek arabayı geri vitese taktı, gazı sonuna kadar kökledi, arabayı çevirerek geri dönmeye çalışırken, birden durdu ve arabayı da durdurdu. Sabit bakışlarla bakarken, Bob gitmeleri için ısrar ediyordu. Sonra George arabayı çevirdi ve hiç durmadan ve konuşmadan araba sürerek doğrudan eve gittiler ama Bob´un evine yaklaştıklarında inanamadıkları bir şeyi fark ettiler. Gün batıyordu ve saat altıyı çeyrek geçiyordu oysa en fazla bir saat araba sürmüşlerdi. Aradaki saatlere ne olmuştu? Daha sonraki günlerde, UFO´nun ayaklarının arasında yere inik bir merdiven bulunduğunu, üzerinde hiçbir işaret olmadığını ve cismin mat aleminyum renginde olduğunu anımsadılar. Bob ve George´un saat 11:00 ile akşamüstü 05:00 arasındaki anıları yok oldu. Bu altı saati hiç anımsamıyorlar.
Aynı gün öğleden sonra 04:30 sıralarında Ellis Smith, yanındaki dokuz yaşındaki oğlu ve beş yaşındaki kızıyla beraber Toms Irmağı üzerindeki bir UFO´nun akrobatik hareketlerini izledi. Smith şöyle anlatıyor; "Sinemadan çıkmıştık ve arabamı Toms Irmağı´na doğru sürüyordum, güneybatıya doğru, 40-45 derece ufuk doğrultusunda çok parlak beyaz bir ışık gördüm. Gök çok berraktı ama ben ışığın nereden geldiğini görememiştim. Önce özel bir hava aracı sandım ama benzemiyordu, bir ara üzerimize bir kıtalararası roket atılmış olabileceğini düşündüm ama cisim birden yavaşladı, neredeyse gökte asılı gibiydi, çok yavaş olarak yükseliyordu. Üç dakika kadar böyle devam ederek, bir J harfi hareketi oluşturdu, parlaklığı gittikçe artıyor, sanki boyutu değişiyordu, sisli veya dumanlı bir ışığın içinde katı bir cismin bulunduğunu fark edebileceğim kadar büyümüştu." Tanık UFO´nun aynı hareketi altı kez yaptığını ama her hareketin süresinin değiştiğini ve sonuncusunun en fazla 30 saniye sürdüğünü belirtiyor. UFO, bu hareketlerin ardından yine yavaşlamış ve tabaksı şekli daha belirginleşirken parlaklığı daha da artmış sonra bir top şekline dönüşürken, çevresinde yoğunlaşan sisin içinde birden yok olmuş.
Kaynak: MUFON
Köpek UFO´ları haber veriyor
21 Şubat 1988´de sabah saat 09:00 civarında Adam Tanner ve köpeği Kala Colorado, Longment kentindeki evlerinin yakınında caddede yürüyorlardı. Adam anlatıyor; "Köpeğimi gezdiriyordum, Kala çimenliğe doğru koştu ve çağırmama rağmen geri gelmedi. Yere oturdu ve göğe doğru bakarak ağlar gibi inlemeye başladı. Nereye baktığını merak ettim, çimenliğin üzerinde ve hemen ardındaki evimin tepesinde alev gibi titreşen beş veya altı tane portakal renkli ışıklar gördüm. Sonra birden ikiye ayrıldılar ve V şeklinde açılarak yükseli; kayboldular. Heyecanla eve gidip karıma anlattım dışarı çıkıp beraber yine baktık ama gitmişlerdi, yanıma kameramı alıp birkaç gün bekledim ama gelmediler. Herhalde en fazla 30 saniye görebilmiştim, portakal renkli ışıklar göz kırpıyorlardı, ne gördügümü bilmiyorum ama bu ışıkların bildiğimiz uçan araçlarla hiç ilgisi olmadığına eminim. Eğer bu bütün bir araçsa, herhalde 7000 metre yükseklikteydi ama dedim ya ne gördüğümü bilmiyorum ve böyle bir şeyi ömrümde hiç görmedim."
Kaynak: MUFON
devamı gelecek
kaynak:
http://www.zamandayolculu...dosya2/AlienAbduction.htm