baykus prenses

iki yıl geçti üzerinden henüz. nasıl ayrılmıştık hatırlasana. gözlerim yaşlı, boynum bükük hayallerim buruktu o dakika.

tuttun çenemden hafifçe, kaldırdın kendi hizana doğru. göz göze gelmemizi sağlayıp " ağlama.. " dedin bana.

nasıl ağlamayayım güzel kadın sen söyle ha? nasıl??

sen şimdi gidiyorsun başka kollara. biliyorum boş kalmıyorsun zaten hiç, geçiyor her gecen barlarda. yavşıyor mu o apaçi huur çocukları sana? söyle kadın! nereye gidiyorsun beni burada yalnız bırakıp bir başına??

ellerim boş artık, kalbim boş gözlerim bomboş. boş bakıcam senden sonra hayata. bi bitkiden farkım olmayacak belkide. ama güzel bi bitki olalım bare be.. ot gelip ot gitmeyelim şu gibik dünyadan. söyle kadın, yardım eder misin bana bu uzun yolculukta? bıraksan ellerimi yine de, tutar mısın kolumdan arkadaşça, sıkı bir dostça. düştüğümde kaldırır mısın, uzaklardan koşar mısın yamacıma acaba??..

istiyorum seni, beni sevmeni, hep yanımda olmanı, bırakmamanı istiyorum kadın. huysuz kadın, narin kırılgan sıkılgan yalnız kaldığımızdaysa baya bi sokulgan. beni seven, öpen, okşayan kadın.. gitme be.. gitme...