1. 101.
    +1
    fantazi...

    ludwig van beethoven 32. sonatını dinlerken,( http://www.youtube.com/watch?v=CBFphuxUlQA ) bir insanı müzik eşliğinde öldürmeyi çok isterdim, şarkı eski bir müzik çalardan çalacak. kırık dökük bir ev ve yaşamayı haketmeyen, sürekli şikayet eden bir insan olacak karşımda. hiç konuşmıyacak, madem bu kadar şikayetçi, konuşmaması lazım değil mi ? önce sigaramı yakcam karşısına geçip, dertlerini anlatcak, ben de dinliycem. sadece, dinliycem. bittiğinde, silah olmayacak elimde veya bir bıçak, herhangi bir alet, yavaş öldürebilecek bir alet, onu öldürürken acısını gözlerinden okuyabileceğim bir alet, kalbine saplamıycam, ayaklarından başlıycam, tırnaklarını tek tek, acısını hissede hissede çekcem. biraz bekliyip, sakinleşmesini sağlıycam, kalp krizinden adamı kaybetmek istemeyiz. senfoni arkada, piano yavaş yavaş ritme giriyor, gramafondaki taş plağı, en sevdiğim yerine kadar birlikte dinliycez. beethoven'ı dinlerken, sessiz olmak gerekir, sakin. bir yere acele ederken kulaklıkla dinlenilmez, heycanlıyken veya sinirliyken dinlenmez. sakin olucaksın. nefesimizden başka ses olmıycak, ondan sonra, el tırnakları. göz göze olcaz sürekli, gözlerindeki acıyı, hayatı ne kadar sevmesede, artık yaşamak istediğini görcem gözlerinde. yada bir an önce ölmek. ama hemen öldürmiycem. zevki çıkmaz yoksa. perdeleri ve giysilerinin bir kısmını daha önceden aleve vermiştim zaten, yavaş yavaş oturdu ateş. ikimizi aydınlatacak kadar olcak tabiki. çoktan atmıştım üstüne eski bir bıçağın demirli kısmını, tam kıvamında, kor halinde. bıçağı yavaşça derisinde gezdirip, yanan derisini hafif hafif burnuma çekcem. soğuyana kadar bıçak, yaşamsal organlarına değdirmeden gezdircem tüm vucudunda. işte bu, 9.senfoni 2.movement geldi ( http://www.youtube.com/watch?v=yWaouJ6ufLE ), en sevdiğim, en ateşli, en güzel yeri. bir tane pense alıcam elime, göz kapaklarından birini gözünü çıkarırcasına elime alıcam ve penseyle sıkıştırcam. keman giriyor 1 dakika içinde, 9. senfoninin 2.movementının en güzel yerlerinden biri. bir anlık heycanlı ritimlerden sonra, biraz sakinleşiyor şimdi ortam. korna girdiği an, olağanca gücümle göz kapağını penseyle (yada kargaburunla) çekcem, deri parçası kopana, adamın çığlıkları kornaya eşlik edene kadar. 2.movement 4. partından sonra tekrar aynı ritim giriyor, bir göz kapağını daha çekiyorum, kanı durduruyor ve yaşamasını sağlıyorum. pörtlek gözleriyle bana bakıyor, ben gülüyorum, daha deminki şikayetçi adam nerde, kimbilir. yeni gelen yaşama arzusuna hoşgeldin demesine vakit kalmadan, sol el bileğini kırmak için, ağır bir nesneyle koluna vuruyorum, kırılıyor. yanmış deri kokusundan daha çok, yaşama kokusu kaplıyor kırık dökük evi. diğer eline de aynı şeyi uygulayıp, derin bir nefes alıp plağı çıkarıp zevkle klaus badelt'in şarkısını koyuyorum gramofana ( http://www.youtube.com/watch?v=MufORSL68v0 ) biraz eğlence zamanı, içkimi tazeleyip, ölüme merhaba demesini yavaş yavaş izliyorum adamın, gözlerine de ısıttığım iki metal sopayı sokup, karşısındaki kanepeye kuruluyorum, alev yavaş yavaş sönüyor, ev karanlıklaşıyor ve evi son ana kadar izliyorum, adamı, yaşamı akıyor gözlerimden ve zifire karanlığa boğuluyoruz, ikimizde.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster