1. 401.
    0
    Akşam erken iner mahpusaneye

    Akşam erken iner mahpusaneye.
    Ejderha olsan kar etmez.
    Ne kavgada ustalığın,
    Ne de çatal yürek civan oluşun.
    Kar etmez, inceden içine dolan,
    Alıp zütüren hasrete.

    Akşam erken iner mahpusaneye.
    iner, yedi kol demiri,
    Yedi kapıya.
    Birden, ağlamaklı olur bahçe.
    Karşıda, duvar dibinde,
    Üç dal gece sefası,
    Üç kök hercai menekşe…

    Aynı korkunç sevdadadır
    Gökte bulut, dalda kaysı.
    Başlar koymağa hapislik.
    Karanlık can sıkıntısı…
    “Kürdün Gelini”ni söyler maltada biri,
    Bense volta’dayım ranza dibinde
    Ve hep olmayacak şeyler kurarım,
    Gülünç, acemi, çocuksu…

    Vurulsam kaybolsam derim,
    Çırılçıplak, bir kavgada,
    Erkekçe olsun isterim,
    Dostluk da, düşmanlık da.
    Hiçbiri olmaz halbuki,
    Geçer süngüler namluya.
    Başlar gece devriyesi jandarmaların…

    Hırsla çakarım kibriti,
    ilk nefeste yarılanır cıgaram,
    Bir duman, kendimi öldüresiye.
    Biliyorum, “sen de mi?” diyeceksin,
    Ama akşam erken iniyor mahpusaneye.
    Ve dışarda delikanlı bir bahar,
    Seviyorum seni,
    Çıldırasıya

    ahmed arif
    ···
   tümünü göster