starbucksta kahve içip blackberry kullanan

türk kahvesi içerken cebimdeki nokia 3310'u çıkarıp masaya koymaktan çekinmem. hesabı her zaman masada öderim. ne adidas ne nike giyerim. erkek adam öyle şeyler giymez. gömleğimi çetinkayadan kumaş pantolonu abimin eskilerden giyerim. saçımı wax la spreyle falan değil briyantinle yaparım. eve gelincede elidorla pantenle değil aktardan aldığım zeytinyağı özlü sabunla yıkarım. metrociksuel takılan erkekler gibi kıllarımı kaşlarımı aldırmam. herşey olduğu gibi doğaldır. sevgililer gününde sevgilime aldığım en büyük hediye onu alnından öpmektir. elimden bileğimden tesbih ekgib olmaz. arada bi halı saha maçı yaparız. onda da giydiğim kramponun markası bile "lig" dir. ben buyum. beni böyle kabul edeceksen gel mesut olalım sevgilim. yok hayır ben o starbucks da blackberry siyle takılan tiki elemanlardan hoşlanıyorum dersen, kapı orda, gibtirip gidersin. biz babamızdan parayla değil dürüstlüğüyle övünen adamlar olmayı öğrendik. çok şükür ki hiç unutmadık. hadi eyvallah.