1. 201.
    0
    kapının önüne geldiğimde anahtarları unuttugumu fark ettim
    nazlıyı arayacaktım vaz geçtim. gelip benide zütürür biliyorum...
    apartmanın altındaki herzaman ekmek aldımız metin abinin marketine girdim
    metin abi garip biriydi bir seyi anlatmak için aynı cümleyi iki defa tekrar etmek gerekirdi
    -kapıda kaldım şurada biraz oturayım dedim
    sagolsun birde çay söyledi, yanındada arkadaşı varmış
    arkadaşı al yigeenim gazete okursan dedi
    -yok ben artık ğazete okumuyorum dedim
    niyee diye sordu
    -reklamları ve yalan haberleri çıkarırsak gazeteler sadece bir sayfa olur dedim. gülüştüler
    müşteriyle ilğilenen metin abide geldi
    hal hatır sorduktan sonra, televizyondan amerikanın ırak işğali gösteriliyordu
    haliyle muhabbet oraya kaydı
    metin abinin arkadaşı hayatımda gördüğüm en sap saman adamdı
    yarım yamalak bilğisiyle konuştu konuştuklarının özeti
    amerikanın bu savaşta haklı oldugu
    kafam attı herife
    -bir savaşı haklı bulan senden başka birini görmedim
    orada insanlar ölüyor, sanki sinekler ölüyormuş ğibi konuşuyorsun
    onların yüzü yumuşaktır ama
    arifeyi gösterir bayramı göstermez adama... dedim
    sonra laf döndü dolaştı
    80 darbesine geldi amk
    yok darbe olunca amerikalı general "bizim çocuklar başardı" demiş miş
    laflarını bölüp
    -beyaz sarayda bir şey konuşuldu ve bunu sen bile duyduysan bilki onlar senin duymanı istemiştir dedim
    bu arada telefonum çaldı...
    dışarı çıkıp baktım, yabancı bir numara. açtım
    -nasılsın damat diyor bir ses
    hemen anladım hilmiydi bu...
    nerlerdesin diye sordu
    hala izmirdeyim dedim
    -ben kayınpedernin dag evine gidecegim, biraz kafa dinlemeye istersen sende gel dedi
    boş bulunup tamam dedim
    telefonu kapatınca hay beynimi gibeyim
    gıcık oluyorum bu adama, şimdi nereden çıktı bu iş diye söylendim
    biraz daha bekledikten sonra nazlı geldi
    paketleri sırtıma hamal gibi yükledim
    çıktık eve, girergirmez sordum
    sen mi verdin numaramı hilmi amcana diye
    evet, istedi verdim dedi
    buraya geliyor buradanda sizin kabakumda ki eve gidecegiz dedim
    ne tak yiyecekmiş orda dedi
    nazlı bile böyle deyince içime bir kurt düştü
    harbiden bu adam neden geliyorki diye düşündüm
    bu arada nazlı aldıgı kıyafetleri giyip gösteriyordu
    bir kıyafeti vardı ki eger hilmi geliyor olmasa ona yapacaklarımı çok iyi biliyordum...
    evde mini bir defileden sonra
    kendime bir çay yaptım yine siğarayla zütürdüm..
    derken hilmi geldi
    selamlaşma faslı falan
    hayırdır abi dedim nerden esti bu iş
    biraz kafamı dinleyeceğim dedi
    nazlı ben o eve gitmem sivri sinekten uyunmuyor, zaten bir git bir daha gitmezsin dedi
    hilmiye gidecez dedik artık, sözümü gibemezdim.
    ne zaman döneriz dedim
    fazla kalmayız dedi balığa falan gideriz...
    iyi hadi bakalım dedik hem bir degişiklik olur
    nazlıyı evde tek bırakamazdım. içimdeki koruyuculuk duygusuyla
    nazlıyı kuzenlerinin yanına, alaçatıya göndermeye karar verdim...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster