1. 1.
    -1
    Allah Teâlâ'nın varlığı başka bir varlığa bağlı olmayıp, zâtının îcabıdır
    Allah Teâlâ kadîmdir, ezelîdir. Yani önce yok iken sonradan vâr olmuş değildir. Geçmişe doğru ne kadar gidilirse gidilsin, Cenâb-ı Hakk'ın vâr olmadığı bir an, bir zaman, tasavvur edilemez.
    Allah Teâlâ'nın varlığının başlangıcı olmadığı gibi, sonu ve nihayeti de yoktur.
    Allah Teâlâ ne zâtında, ne de sıfatlarında kendi yarattığı varlıklara benzemez. Biz Allah'ı nasıl düşünürsek düşünelim, O, hâtır ve hayâlimize gelenlerin hepsinden başkadır. Çünkü hâtıra gelenlerin hepsi hâdis, yani, sonradan yaratılmış, yok iken vâr edilmiş şeylerdir.
    Allah Teâlâ kâmil bir irâde sahibidir. Bu kâinatı ezelî olan irâdesine uygun olarak yaratımştır. Bu kâinatta olmuş ve olacak her şey Allah'ın dilemesi ve irâde etmesiyle olmuş veya olacaktır. O'nun her dilediği mutlaka olur, dilemediği de asla vücûd bulmaz. Bu hususta Kur'an'da:

    "Allah dilediğini yaratır. Bir işe hükmederse (yani onu dilerse) ona ancak 'ol' der, o da oluverir" (Âl-i imrân, 47) buyrulur.

    Hadîs-i şerîfte de: "Allah'ın dilediği oldu, dilemediği de olmadı" denilmiştir
    ···
   tümünü göster